Balkonda bir bahçe mümkün

Balkonları birer küçük bahçeye dönüştürüp, saksıda maydanoz, dereotu yetiştirmeye ne dersiniz? Buğday Ekolojik Yaşamı Destekleme Derneği üyesi Mehmet Gürmen’den acemiler için balkonda meyve, sebze yetiştirme önerileri aldık

16 Nisan 2020 - 10:32

Korona salgınıyla birlikte evlerde uzunca vakitler geçirdiğimiz şu günler, balkonları bahçeye dönüştürmek için şahane fırsatlar veriyor. Bu aralar balkonlarda neler yetiştirebiliriz, nasıl yetiştiririz ve nelere dikkat etmek gerek sorularını Buğday Ekolojik Yaşamı Destekleme Derneği’nden Mehmet Gürmen’e sorduk

Evde yani sınırlı mekanlarda neler yetiştirebiliriz, balkonda yetiştirebileceğimiz sebze veya meyveler neler?
Saksılarda roka, maydanoz, dereotu, nane gibi yeşillikleri kolaylıkla yetiştirebiliriz. Ayrıca çeri yani fındık domatesin de kökü çok derine gitmeyeceği için 20-25 cm derinlikte bir saksıda yetiştirilebilir. Bunun dışında marul, turp, soğan, sarımsak da derin kök yapmayacağı için saksıda yetiştirmeye uygundur. Ayrıca derin saksılarda biber de yetişir. Ancak büyük domatesler, kabaklar veya patlıcanlar kökü derine ve büyük alana gittiği için yetiştirmek çok zor olur. Bunlar için bahçe gerekir. Meyveler için saksılarda limon gibi narenciyelerin evlerin kapalı balkonlarında sera etkisi ile yetiştirilebileceğini biliyoruz. Tabi yine saksımız bulunabilecek en geniş ve derin saksı olmak durumunda (Tercihen 50 cm derin, 50 cm geniş)
Balkonda bitki yetiştirmek için neye veya nelere dikkat etmek gerekir? Örneğin kapalı balkonlar bitki yetiştirmeye elverişli mi?
Açık ve kapalı balkonlarda bitki yetiştirilebilir yeter ki gereken sıcaklık, gün ışığı ve nem yakalansın. Kapalı balkonlar güneş alıyorsa sera etkisi yaratacağından daha da kolay bir şekilde bazı besinlerimizi yetiştirebiliriz. Açık balkonlarda şiddetli rüzgarlara, donlara ve kuş saldırılarına dikkat etmek gerekir. Kapalı balkonlarda da gün içinde sıcaklık çok yüksek olacağı için toprağın aşırı kurumamasına dikkat etmek, buna göre daha yoğun sulama yapma ihtiyacını gözetmek gerekiyor.

Özellikle acemiler için ilk önce ne yetiştirmeye başlamalarını önerirsiniz?
Pazardan aldığımız sarmısakların her bir dişini toprağa gömerek yetiştirmeye başlayabiliriz. Bunların her birinden filizler çıkacak ve uzadıkça toprağın 2-3 cm üstünden keserek taze sarımsak olarak değerlendirebiliriz. Ayrıca yaz haricinde ilkbahar ve sonbaharda marul saksıda yetiştirmek için çok kolay ve pratik bir sebzedir. Yine nane, reyhan, fesleğen kolay adapte olan bitkiler oldukları için başlangıç olarak yetiştirilip salatalarınızda kullanabilirsiniz.

Nasıl toprak kullanmalıyız? Örneğin herhangi bir yerden bulabileceğimiz toprak sebze yetiştirmek için uygun mu?
Kaliteli ve bahçe toprağı karışımı kullanmak gerekir. Bunu ilkbahar mevsiminde fidancılarda bulabiliriz. Kaliteli bahçe toprağında ham toprak, kum, gübre ve torf karışımı bulunur. Büyük marketlerde çiçek toprağı olarak satılan torflarda bitki yetiştirmek için çabalamak anlamsızdır çünkü torfda besin bulunmaz ve ancak bazı çiçekler için ideal olabilir.

Tohumu nereden bulacağız?
Bu günümüzde en zor konulardan biri haline geldi. Eğer en yüksek besin değeri ve lezzete sahip bir bitki yetiştirmek istiyorsak mutlaka atalık/yerel tohum kullanmalıyız. Buna erişmek kolay olmayacaktır. Öyle ki köyü olanlar 2-3 kuşak büyüklerine sorduklarında bile artık o köye ait tohumların ekilmediği bilgisini alabilirler. Bu yüzden yerel tohumu koruyan belediye ve sivil toplum örgütleri ile temasa geçip, takas şenliklerinde ücretsiz olarak veya bazı belediyelerin kargo ile dağıtım hizmeti üzerinden kargo bedeli karşılığında tohum edinebiliriz. Şu anda güncel olarak Muğla Büyükşehir Belediyesi'nin bir yerel tohum kargo kampanyası olduğunu biliyoruz.

Bunun dışında İzmir'deki Seferihisar Belediyesi'ne ait Can Yücel Tohum Merkezi de yerel tohumların çoğaltılıp paylaşılması üzerine çalışan bir birim; kendileri ile temasa geçilebilir. Marketlerden, çiçekçilerden, seralardan aldığınız paketli tohumların çoğu mutlaka bir ıslah sürecinden geçmiş tohumlardır, olabildiğince uzak durmak gerekir. Fakat yeşillik yani maydanoz, roka vb. alabilirsiniz onların hibriti yok.

Tohum çimlendirmesi nasıl yapacağız? Nelere dikkat edeceğiz?
Bir bitkinin ekeceğimiz kadar tohumunu ekimden 24 saat önce bir bardak içme suyuna atıp içinde bekletmemiz ve sonra da toprağa, tohumun boyunun 1,5 - 2 katı kadar derinliğe gömmemiz, üzerini çok değil ama parmağımızın ucuyla hafifçe bastırıp kapatmamız ve çok miktarda can suyu vermemiz iyi bir çimlendirme başlangıcı olur. Ayrıca bu tohumun çimleneceği güne kadar (ki bu süre her tohum için ısıya, neme bağlı olarak değişir) güneş ışığına ihtiyacı yoktur, sadece karanlık bir yerde sabah akşam spreyleme şeklinde bir fıs fıs yardımı ile nemli tutacak şekilde sulamamız yeterli olur. Ancak asla dökme sulama yapmayalım veya 1 günü sulamadan geçirmeyelim zira bu süreçte tohum çimlenme aşamasında 1 gün bile nemini kaybederse bir daha sulasak bile büyümesine devam edemeyebilir. Saksıların üzerini streç filmle örtüp yağmurlama etkisi yapmak da kolay ve etkili bir çözüm olur (Tabi ki tohum çimlendikten sonra filmi kaldırmak şartıyla).

Nasıl saksı kullanmak gerekir? Bu koşullarda yani pek çok yer kapalı iken saksı toprak vb. bulma güçlüğü çekeceğimiz de kesin. Bu koşullarda evde neleri bitki yetiştirmek için kullanabiliriz?
Olabildiğince derin saksılar kullanmak bitkinin gelişimine ve ürün kalitesine olumlu yönde etki eder. Hiçbir yerden alışveriş edemiyorsak da evdeki eski leğenler, derin yoğurt kapları veya 5 litrelik bitmiş zeytinyağı tenekeleri (üst kapağını konserve açacağı v.b. ile çıkarmak suretiyle) bile iş görür. Saksı olarak kullanacağımız kabın mutlaka altında birkaç delik açmalıyız. Bu delikler dipte biriken fazla suyun alttan tahliye olması amacını taşır. Tahliye olmazsa bu fazla su, bitki köklerini çürütür ve ayrıca bu delikler köklere hava girmesini de sağladığı için faydalıdır. Saksının altından su akacağı için buna karşı önlem almak da iyi olur. Delikler açtığımız kabın içini; en alta varsa bir sıra çakıl taşı, onun üstüne çakıl taşını örtecek kadar kum, onun üstüne de bahçe toprağı şeklinde sıralı olarak doldurmalıyız.

Sulama hangi aralıklarla yapılmalı?
Her bitkinin su ihtiyacı hem bitkiye, hem yaşadığımız coğrafyaya hem de sezona göre farklılık gösterecektir ancak özetle toprağın nemini kaybetmeyecek kadar su vermek / toprağı devamlı nemli tutmak (ıslak veya çamur değil) ilkemiz olmalıdır. Fazla sulama bitkiyi çürütebileceği gibi boyunun da istenildiğinden çok daha fazla uzamasına ve hiç ürün vermemesine sebep olabilir. Bu yüzden toprağın 1 cm altı el ile kontrol edilmeli ve nemini yitirmeden yeterli miktarda su verilmelidir. Sulama aralığı ilkbaharda 4-7 günde bir de olabilir, yazın her gün sulamak gereken dönemler de olabilir.

Sebzelerin hasadı nasıl yapılmalı? Neye dikkat edilmeli?
Sebzeler tüketilirken bir yandan da zor ulaştığımız yerel tohumları korumak adına mutlaka en az bir sebzeye hiç dokunmayıp onu tohumluk olarak ayırmamız yerinde olur. Örneğin bir kökteki 10-15 domatesten en iri ve sağlıklı olanının dalına bir kurdele bağlarsak ve onu hiç ellemezsek yaşam döngüsünü tamamladığında yani en olgun zamanında (olabildiği en geç zamanda) alıp çekirdekilerini ayırabilir, bir tülbent üzerinde evde gölge ama havadar bir yerde 1 ay kadar kurutup sonra da kuru bir kavanoza kaldırıp bir sonraki ekim dönemine kadar saklayabiliriz. Böylece hem tohumu devam ettirmiş, hem çoğaltmış hem de yerel tohum isteyen diğer arkadaşlarımızla bir sonraki üretim sezonunda paylaşma imkanı yaratmış oluruz.
 


ARŞİV