Gezi direnişinin Kadıköy’e armağanlarından Don Kişot Bisiklet Kolektifi, atlı faytonlara karşı yapacakları eyleme hazırlanıyor. Kolektif üyeleri tüm bisikletlileri atlı fayton zulmüne karşı 27 Temmuz Cumartesi günü saat 19:00’da Rıhtım’a davet etti. Rıhtım’da buluşacak olan bisikletliler Bostancı Adalar İskelesi’ne sürerek iskelenin önünden basın açıklaması gerçekleştirecek.
“KÖLE PAZARI GİBİ…”
Kolektif tarafından yapılan açıklamada, “Farklı oluşumuzu herhangi alt-üst seviyesiye bağlamaksızın benzer olduğumuz temel şeye işaret edeceğiz: İnsan dışı hayvan olsun, insan olsun fark etmeksizin hissedebilir olanın acıyı ve mutluluğu bilme kabiliyeti vardır. Buradan yola çıkarak insan dışı hayvanların kullanılmasına insanların köleliliğine karşı olduğumuz şekilde itiraz ediyoruz ve bu itirazımızı pedalımıza basarak çevirdiğimiz tekerleğimizle büyüterek sokaklara yaymak üzere kolları sıvıyor, gemileri yakıyoruz!” ifadelerine yer verildi.
Bir atın ortalama 25 sene yaşayabiliyorken, faytona esir edilen atların; ağır bir sömürü sistemine dâhil edilerek sonu hep aynı olan ağrılı ve acılı bir ölüme mahkûm edildiği ifade edilen açıklamada, “Doğal olmayan bir şekilde yaşamını yitiren, ölürken bile paraya dönüştürülen atların yerine köle pazarına getirilir gibi hemen başka atlar getiriliyor.” Dendi.
“FAYTONCULUK DERHAL YASAKLANMALI”
Bisikletçiler taleplerinin, “Nostalji ve turizmin bir unsuru olarak pazarlanan, zulüm ve sömürü sistemi ile ayakta duran faytonculuk derhâl yasaklanmalı ve sömürülen tüm atların yaşam hakları güvence altına alınarak ömürlerinin sonuna kadar yaşamsal ihtiyaçlarının giderileceği, her türlü tehlikeden ve tehditten uzak bir şekilde özgürce yaşayacakları bir tesiste yaşamaları sağlanması” şeklinde sıraladı.
Açıklamada ticaret amacıyla sömürülen diğer hayvanlar için de şunlar söylendi: “Tıpkı ‘hayvanlı sirkler, yunus parkları, niyetçiler, hayvanat bahçeleri, kürk çiftlikleri, deney laboratuvarları’ ve bunlar gibi hayvan kullanım alanlarında eziyet edilen, türlü gerekçe ve bahanelerle insanın tüketimine sunulmuş tüm tutsak canlılar gibi... Eğlence, taşıma, eğitim, hayvan sevgisi ve engelli terapi maskesi altında, hayvan istismarı üzerinden sürdürülen tüm ticari faaliyetlerin ve sömürü biçimlerinin artık tarihe karışması gerektiğini söylüyoruz.