Korona virüsü salgını nedeniyle son bir buçuk yıldır olağanüstü bir sürecin parçası haline geldik. Küresel çapta etkisini gösteren bu salgın, hayatın tüm pratiklerini etkiledi ve etkilemeye devam ediyor. Önceliklerimiz, taleplerimiz ve alışkanlıklarımız da değişime uğradı. Bu süre zarfında ev kavramı daha önemli hale gelirken, doğa ile kurduğumuz bağ da zayıfladı. İstanbul’un betona hapsedilmesi ve şehrin içinde nefes alabileceğimiz yeşil alanların sayısının azalması da salgınla mücadelenin handikaplarından biri oldu. 1971 yılı orman envanterine göre yaklaşık 270 bin hektar kadar olan İstanbul’un orman varlığı 2018 yılında 243 bin hektara kadar geriledi. 47 yılda kaybedilen orman alanı ise 27 bin hektar.
DOĞANIN SESİ
29 Nisan Perşembe günü başlayan “tam kapanma” ile parklar, bahçeler ve korular da vatandaşların kullanımına kapatıldı. 17 Mayıs’a kadar sürecek kısıtlamalar nedeniyle milyonlarca vatandaş ancak evinin penceresinden, balkonundan ya da terasından dışarıyı izleyebilecek. Gerçek anlamda bir ağacın gölgesinde oturup kuş seslerini dinlemenin yerini tutmayacak elbette ama evlere kapandığımız bu dönemde doğanın sesini dinlemek isteyenler için bir önerimiz var.
SANATÇILARA KAYNAK OLACAK
Dünyanın farklı köşelerinde yer alan ormanların sesleri dijital ortamda haritalandırılıyor. Orman seslerinin toplandığı bir ses kütüphanesi olan Ormanın Sesleri (Sounds of the Forest) aslında 2-4 Temmuz 2021 tarihleri arasında Birleşik Krallık’ta düzenlenecek Timber Festivali’nin bir alt projesi. Arşive yüklenen sesler, açık kaynak bir kütüphanede toplanıyor. Kayıtları dinlemek ve haritadaki sesleri kendi yaratıcı çalışmalarında kullanmak isteyen herkes bu kayıtlara erişebiliyor. Timber Festivali’ne katılacak seçili sanatçılar, harita üzerindeki seslerden beğendiklerini sanatsal çalışmalarında kullanabilecekler.
HEM DİNLEYİN HEM KAYDEDİN
Projenin ses haritası bölümünde, bir dünya haritası üzerindeki farklı noktalardan orman veya ağaçlık alan seslerini dinlemeniz mümkün. Haritadaki seslerin büyük çoğunluğu Avrupa’dan. Türkiye’den şu ana kadar sadece beş adet ses kaydı yüklendi. Projenin internet sitesindeki açıklamada şu çağrıda bulunuldu: “Dünyanın dört bir yanından ağaçlık alanların ve ormanların seslerini topluyor, dünyanın ormanlık alanlarından işitsel tonları ve dokuları bir araya getiren güzel bir ses haritası oluşturuyoruz. Sizi yerel ormanınızı veya ağaçlık alanınızı ziyaret etmeye ve duyduğunuz sesleri bizim için bir dakika boyunca kaydetmeye davet ediyoruz. Halihazırda ormanlardan kayıtlarınız varsa, bunları da duymak isteriz.”
Uzun bir süre ormanlık alanları ziyaret edemeyecek olsak da tam kapanmanın ardından bir koruya, ormana uğrarsanız ağaçların, kuşların ve börtü böceğin seslerini kaydedebilirsiniz. Haritaya yükleyeceğiniz sesler bir şarkının parçası olabilir.
Ormanın Sesleri haritasını görüntülemek için timberfestival.org.uk adresini ziyaret edebilirsiniz.