Eğitim-Sen’den ilk dönem raporu: İktidar politikaları çöktü

Eğitim-Sen İstanbul  2 No'lu Şube, yüz yüze eğitime geçişin üzerinden geçen üç aylık sürece ilişkin bir rapor hazırladı. Günübirlik politikalar sonucu yüz yüze eğitime geçilmesiyle binlerce öğrenci ve velinin hayatının riske atıldığını söyleyen Şube Başkanı Çayan Çalık, üç aylık süreçte 472 sınıfın uzaktan eğitime geçmek zorunda kaldığını söyledi

12 Kasım 2021 - 22:04

Pandemi nedeniyle yaklaşık 1 buçuk yıl ara verilen yüz yüze eğitime bu yıl yeniden geçildi. Artan vakalar nedeniyle kısa süre sonra ülke çapında binlerce sınıf karantinaya alındı. Bu da yeniden uzaktan eğitim tartışmalarını beraberinde getirdi. Milli Eğitim ve Sağlık Bakanlığı'ndan yapılan açıklamalarda ise uzaktan eğitimin söz konusu olmadığı vurgulandı.

Eğitim-Sen 2 No'lu Şube, İstanbul Anadolu yakasında bulunan 7 ilçedeki okullara ilişkin hazırladığı raporu basınla paylaştı. 12 Kasım Cuma günü paylaşılan raporda, öğretmen açığından sınıfların yetersizliğine, yaz saati uygulamasının getirdiği sıkıntılardan pandemiye kadar bir çok konuya yer verildi.

“BAKANLIK BİNLERCE ÖĞRENCİNİN HAYATINI RİSKE ATMIŞTIR”

"Eğitimde Yüz Yüze Kaldığımız Gerçekler" başlıklı raporun anlatıldığı basın toplantısında konuşan Şube Başkanı Çayan Çalık, "Bakanlık, günübirlik politikaları binlerce öğrenciyi, binlerce velinin hayatını riske atmıştır" dedi. Çalık, "COVID-19 vakalarının Türkiye’de de görülmeye başlandığının siyasi iktidarca kabulünün üzerinden 1 buçuk yılı aşkın bir süre geçti ve bu süreçte siyasi iktidar salgını bitirmek için gerekli adımları atmak bir  yana kontrol altına bile alamamıştır. Dün akşam açıklanan resmi rakamlara göre 203 yurttaş daha hayatını kaybetti. Salgına karşı en etkili yöntem aşı iken aşılamanın da doğru ve etkili bir biçimde planlanmadığını görmekteyiz. Salgına karşı toplumsal hayatın her alanında fabrikalarda, hastanelerde, okullarda yani kamusal hizmet üretilen her alanda tüm toplumsal kesimler salgının yıkıcı sonuçlarıyla baş başa bırakılmıştır. Eğitim ve sağlık, salgına karşı siyasi iktidarın politikalarının çöktüğünün en açık biçimde görüldüğü alanlar olmuştur. Yüz yüze eğitimin başladığı son 2 ayda da gördük ki yüz yüze eğitime devam edecek alt yapı çalışmaları yapılmamıştır” ifadelerini kullandı.

7 İLÇEDE TESPİT EDİLEN 10 MADDE
 

"Eğitimde Yüz Yüze Kaldığımız Gerçekler" metniyle hazırlanan raporu aktaran Çalık, tespit ettikleri maddeleri okudu. 

Tespit edilen maddeler şöyle:

  1. Kurumlar arası şeffaf bilgi paylaşımından dahi uzak duran yetkililer salgının bu noktaya gelmesinden bizzat sorumludurlar. BİLSEM’e giden karantinaya alınmış sınıfların bilgisi kurumla paylaşılmamakta orada çalışanlar ve öğrenciler MEB eliyle göz göre riske atılmaktadır.
  2. Salgında yüzbinlerce öğrencimizin öğretmen ihtiyacı daha da artmıştır.2022 bütçesinde yüzde 1-1,5 oranında bir artışla en az 170 bin öğretmen ataması gerçekleştirilebilecek iken yeterli öğretmen ataması yapılmadı. Atama bekleyen öğretmenler ayakta kalabilmek için güvencesiz işlerde çalışmak zorunda kalıyorlar ve ne yazık ki iş cinayetlerinde hayatlarını kaybediyorlar. En son ataması yapılmadığı için güvencesiz işte çalışan bir meslektaşımızı Fedai Altun’u daha 23 yaşında iken kaybettik. Tüm sevdiklerinin acısını yürekten paylaşıyoruz.
  3. Bugün Türkiye genelinde sayıları her geçen gün artarak, sınıflar karantinaya alınmaktadır. 12 Kasım 2021 tarihine kadar ülkemizde binlerce derslik alınmayan önlemler neticesinde uzaktan eğitime geçmek zorunda kalmıştır. Eğitim sen 2 No’lu şube olarak örgütlenme bölgemizde eylül ayından bugüne kadar tespit ettiğimiz 472 sınıf uzaktan eğitime geçmek zorunda kalmıştır. Vakalardaki artışı Bakanlık seyreltilmiş eğitime geçmek için adeta fırsata çevirmiş, kalıcı önlemler konusunda ne kaynak aktarımını ne de ek önlemleri devreye sokmayı tercih etmiştir.
  4. Deprem gerçeğine karşı Marmara depreminden bugüne 22 yıl geçmiş olmasına rağmen deprem hasarlı ve deprem dayanıksız okullarda  eğitim öğretim  devam etmektedir. Ağır hasarlı tespiti yapılarak yıkımına karar verilmiş, ancak hala yıkılmamış Burhan Felek Anadolu Lisesi bu durama örnektir.
  5. Okullarda  bağış adı altında velilerden para alınmaya devam edilmektedir. Ümraniye İstiklal Şehit Lokman Oktay Ortaokulunda velilerden mektupla para talebi tespit ettiğimiz örneklerden sadece biridir.
  6. Okulların uzun süre kapalı olması çocukların, gençlerin sosyal, duygusal, bilişsel gelişimini örselemiştir. Okulların açılması ile bu örselenme öğrencinin hem sosyal yaşamında hem de akademik başarı düzeylerinde somut olarak gözlemlenmiştir. MEB öğrencilerin 1,5 yıllık öğrenme kayıplarının giderilmesine dönük herhangi bir planlama yapmamıştır.
  7. Kalıcı yaz saati uygulamasının,  insanın biyolojik ritmine uygun olmadığı bilim insanlarınca açıklanmıştır.  Sabah hava kararmadan  okula yetişmek için yola çıkan öğrencilerin ilk  karanlıkta derse başladıkları , ilk derslerde  derse odaklanamadıkları, akşam saatinde de karanlıkta dersten çıktıkları için güvenlik kaygısı yaşadıkları veli ve öğrencilerimiz tarafından sıklıkla dillendirilmektedir. Bu nedenlerle  kalıcı yaz saati uygulamasından derhal vazgeçilmelidir.  
  8. Güvenceli kadrolu istihdam ihtiyacı olmasına rağmen ataması yapılmayan öğretmenler, yoğunlaştırılmış emek sömürüsü içerisinde ücretli olarak çalıştırılmaya devam ediyorlar. Eğitimin yüz yüze devam edebilmesi için hem destek personel hem de Öğretmen ihtiyacı vardır . Yüz yüze eğitimin sağlıklı bir biçimde devam edebilmesi için mutlaka destek personel ve  Öğretmen ataması yapılmalıdır.
  9.  Başta sağlık bakanlığın olmak üzere yetkililerin salgın önlemini maske, mesafe, hijyen basamaklarına sıkıştırarak  kişisel önlemlerle  salgınla baş edileceği yanılgısının topluma maliyeti yüksek olmuştur.
  10. Örgütlü olduğumuz yedi ilçede ortaöğretim düzeyindeki okul türlerinin dağılımına baktığımızda Anadolu Lisesi 61, İmam Hatip 43, Mesleki ve Teknik Lise 54’tür. İmam Hatip Okulları tüm okul türleriyle yarışır hale gelmiştir. Diğer taraftan söz konusu yedi ilçe içerisinde, 3 Fen Lisesi,1 Sosyal Bilimler Lisesi, 3 Güzel Sanatlar Lisesi, 2 Spor Lisesi bulunmaktadır. Buradan da anlaşılabileceği gibi meselenin imam hatip yetiştirmeyle sınırlı olmadığı, siyasal iktidarın toplum mühendisliği yapma çabasının tezahürü olduğu görülmektedir.“

"ACİL EYLEM PLANI GEREKLİ”

Raporda bulunan maddeleri sıraladıktan sonra, “Yüz yüze eğitimin devamı konusunda acil bir eylem planı gerekmektedir” diyen Çalık, “Bu eylem planı içinde üç temel şart olan maske, mesafe ve hijyen üçleminden çıkılmalıdır. Derslik sayısı arttırılmalı, metrekareye düşmesi gereken öğrenci sayısı standarda kavuşturulmalı, dersliklerin salgın koşullarına uygun hale getirilmesi için havalandırma sistemi kurulmalı, haftada iki kez PCR testi tüm eğitim bileşenlerine uygulanmalı, öğretmen ataması ihtiyaç duyulan sayı kadar olmalı, eğitime destek personel kadrosu ve sağlık personeli istihdamı sağlanmalıdır” ifadesini kullandı.


ARŞİV