Ankara Gar Katliamı'nda yaşamını yitirenler, Kadıköy'de anıldı

İstanbul Emek Barış ve Demokrasi Güçleri’nin Kadıköy’de düzenlediği “10 Ekim Ankara Gar Katliamı Anması”na katılanlar, “10 Ekim’i unutmadık, unutturmayağız” diyerek adalet mücadelesine devam edeceklerini vurguladı

11 Ekim 2025 - 11:24

İstanbul Emek Barış ve Demokrasi Güçleri,  10 Ekim Ankara Gar Katliamı’nda yaşamını kaybedenleri, katliamın 10.yılında Kadıköy’de andı. Kadıköy Boğa Heykeli’nde buluşan yüzlerce kişi, “Unutmayacağız, Affetmeyeceğiz” ile yaşamını yitiren 104 kişinin fotoğrafının yer aldığı pankartla  ellerinde meşaleler, yaşamını yitirenlerin fotoğrafları ve  dillerinde “10 Ekim’i unutma, unutturma” sloganıyla Kadıköy İskele Meydanı’na kadar yürüdü. İskele Meydanı’nda bir araya gelen, “Katliamın hesabını emekçiler soracak” sloganı atan yüzlerce kişi, katliamın asıl sorumluları hesap verene kadar adalet mücadelesinin süreceğini tekrar dile getirdi.  Meydan’daki anma, katledilen 104 kişi için saygı duruşunda bulunulması ve  isimlerinin  tek tek okunması ile devam etti. 

“SONUNA KADAR MÜCADELE EDECEĞİZ”

Saygı duruşu ve isimlerin okunmasının ardından 10 Ekim Ankara Gar Katliamı davası avukatlarından Erkan Ünüvar söz aldı: “10 yıldır ailelerimizle, demokrasi güçleri ile bir adalet mücadelesi veriyoruz. Kapatılmaya çalışılan dava dosyasını gerçek bir adalet mücadelesine dönüştürmek için büyük bir çaba sarf ettik. Hala kapatmaya ve karşısına bir duvar örmeye çalışıyorlar. Tek bir kamu görevlisi yargılanmadı. Şimdi 10 yılın ardından 10 yıl önceki aynı noktadayız. Kaybettiklerimize sözümüz var.  Katilleri biliyoruz, faillerin peşindeyiz, bırakmayacağız sonuna kadar mücadele edeceğiz. “ dedi. Ünüvar’ın ardından 10 Ekim Barış Derneği’nden katliamda hayatını kaybeden Dicle Deli’nin babası Faik Deli de “Tam 10 yıl oldu ne acımız ve öfkemiz eksildi. Öfkemiz de mücadele azmimiz de daha da büyüdü. 10 sene boyunca bizlerden dosya saklamaya çalıştılar. Dosyalar karartılmaya çalışıldı. Buna katliam demek az kalır. Bu toplumsal bir saldırıydı. Onun için toplumsal bir mücadele gerekiyor. Gerçek  sorumlulular ortaya çıkana kadar mücadeleye  devam edeceğiz.” diye konuştu. 

Konuşmaların ardından İstanbul Emek Barış ve Demokrasi Güçleri adına basın açıklamasını Asalettin Arslanoğlu okudu. 

“Emek-Barış-Demokrasi” diyerek 10 Ekim 2015 tarihinde düzenlediğimiz mitingimizi hedef alan ve 104 arkadaşımızı yitirdiğimiz katliamın onuncu yıl dönümünde acılarımız hala taze, arkadaşlarımızın anısı hala sıcak.” diyen Asalettin Arslanoğlu, “Aradan geçen on yılda ne arkadaşlarımız yerde yaralı halde yatarken onlara saldıran polisleri, ne gelmeyen ambulansları, ne “kokteyl terör” açıklamalarını, ne de “oylarımız yükseliyor” itirafını unuttuk. Aradan geçen on yılda adalet yerini bulmadı! DİSK, KESK, TMMOB ve TTB olarak 10 Ekim 2015 tarihinde düzenlediğimiz “Emek, Barış ve Demokrasi Mitingi”ni hedef alan ve 104 arkadaşımızı yitirdiğimiz bombalı saldırının davasında sadece “maşalar” ceza aldı. Müfettiş raporlarına ve mahkeme kararlarına rağmen katliamda sorumluluğu bulunan hiçbir kamu görevlisi hesap vermedi. Aradan geçen on yılda aldıkları “canlı bomba” istihbaratını tertip komitesine iletmeyenler hesap vermedi. Bombacıların adını, sanını, eşkâlini bilip “patlamadan yakalamayan” kamu görevlileri mahkemeye bile çağrılmadı. Adı, sanı, eşkali belli katillerin Gaziantep’ten Ankara’nın göbeğine nasıl geldikleri, polis kontrollerini nasıl atlattıkları sorgulanmadı.” dedi. 

“ZAMAN AŞIMI OLASILIĞI DOĞDU”

Güvenliğini almakla yükümlü oldukları bir mitingde gerçekleşen katliam ile ilgili istifa eden tek bir kamu görevlisinin bile olmadığını ifade eden Asalettin Arslanoğlu, şöyle devam etti: “Eylemi gerçekleştiren örgütün şemasını, bağlantılarını, görüştükleri kişileri, örgütün hiyerarşisini ve derin ilişkilerini ortaya çıkarabilecek bilgiler ve belgeler başka illerdeki mahkemelerden talep edilmeden dava alelacele kapatılmak istendi.Aradan geçen on yılda mahkeme 10 Ekim Ankara katliamını “insanlığa karşı suç” kabul etmedi ve böylece bomba yeleklerinde parmak izi bulunan şahıslar dahi ilerleyen yıllarda yakalansa “zaman aşımı” ile cezasız kalma olasılıkları doğdu. "

“UNUTMAYACAĞIZ, HESAP SORACAĞIZ”

Adaletin yerini bulmadığını, acılarının soğumadığını belirten Arslanoğlu, konuşmasını şöyle bitirdi: "Ne bu eylemi yapan örgüt hakkıyla açığa çıkarıldı, ne ilişkilerinin üzerine gidildi, ne de kamu görevlilerinin ve ülkeyi yönetenlerin sorumlulukları sorgulandı. Bu adaletsizlikte imzası ve sorumluluğu bulunanlar tarihe bir kara leke olarak geçti. Katillerin kim olduğunu anlamak için katliamın kimleri ve neyi hedef aldığını görmek yeterlidir. Katliamı planlayanları, engel olmayıp destek verenleri, katliamın ardından ambulans yerine TOMA gönderenleri, yaralılara ve kitleye gazla saldıranları ve onları yönlendirenleri asla ve asla unutmayacağız. Gerçek failleri ısrarla koruyanları, gizleyenleri unutmayacağız! Tek tek hesap soracağız ve bir bir hesap verecekler.  Er ya da geç katiller kaybedecek.  Emeğin, barışın, demokrasinin egemen olduğu bir ülkeyi, 104 canımıza armağan edeceğiz.”

 

ARŞİV