Türkiye’de özellikle 2022 ve 2023 yıllarında yaşanan yüksek enflasyon oranları, asgari ücretin reel değerini olumsuz yönde etkileyerek çalışanların yaşam maliyetlerini karşılamada zorluk yaşamasına neden oldu. Geçtiğimiz günlerde konuyla ilgili açıklama yapan Maliye ve Hazine Bakanı Mehmet Şimşek "Asya'daki ülkelere, Endonezya, Filipinler, Tayland'a bakın, bir de Latin Amerika, Brezilya, Şili, Kolombiya, Avrupa'da Bulgaristan, Macaristan, ile karşılaştırın. Polonya hariç, gelişmekte olan ülkeler arasında en yüksek asgari ücret bizde. Türkiye'de asgari ücret düşük değildir" ifadelerini kullandı.
SADECE 4 AY AŞABİLDİ
Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu Araştırma Merkezi’nin 1 Temmuz Pazartesi günü yayınladığı Asgari Ücret Raporu’na göre ise dört kişilik bir ailenin sağlıklı beslenmesi için yapması gereken asgari harcama tutarını ifade eden açlık sınırı ile net asgari ücret miktarı karşılaştırıldığında asgari ücretin açlık sınırının altında kaldığı görülüyor. 2023 yılında net 8.507 TL olarak belirlenen asgari ücret yılın ikinci ayından itibaren açlık sınırının altında kaldı. Asgari ücrete 2023 yılının ikinci yarısında yapılan yüzde 34 artış ise açlık sınırının üzerine çıkamadı ve 2023’te net asgari ücret, ocak ayı sonrası açlık sınırının gerisinde kaldı. 2024 yılında yüzde 49,1’lik bir artışla net 17.002 TL olarak belirlenen asgari ücret, Nisan 2024 itibarıyla açlık sınırının altına gerildi. Böylece 2023 Ocak ve 2024 Mayıs arasında net asgari ücret, açlık sınırını yalnızca yılın 4 ayında aşabildi. Raporda 2024 yıllık enflasyon oranının en az yüzde 45 olacağı varsayımı ile açlık sınırının Aralık 2024’te 21.122 TL’ye ulaşacağı öngörüldü. Buna göre asgari ücretin artırılmaması halinde, net asgari ücret açlık sınırının yaklaşık yüzde 20 altına gerileyecek.
“YÜZDE 50’Sİ ASGARİ ÜCRETLİ”
Rapora göre asgari ücret, Nisan 2024’te açlık sınırının altına geriledi: 2023 ve 2024 yıllarında asgari ücretin açlık sınırını geçtiği ay sayısı sadece 4 oldu. Asgari ücretli 2016’ya göre 7, 2003’e göre 13 ve 2005’e göre 19 Cumhuriyet altınını kaybetti. 1970’lerde kişi başına GSYH’nin yüzde 80,6’sı düzeyinde olan asgari ücret, 2023’te kişi başına GSYH’nin yüzde 50,7’sine geriledi. 2014’te Avrupa’da Türkiye’den düşük asgari ücretli 12 ülke varken, 2024 yılı başında sadece 5 ülke bulunuyor. DİSK-AR’a göre işçilerin yaklaşık yüzde 50’si asgari ücretin altında ve civarında (+/- yüzde 20) ücret alıyor. Merkez Bankası raporlarına göre sanayide çalışanların yüzde 50’si asgari ücret civarında bir ücretle çalışıyor.
Raporda Avrupa İstatistik Ofisi’nin (Eurostat) verileri de paylaşıldı. Buna göre Türkiye, Avrupa ülkeleri içinde en düşük asgari ücrete sahip ülkeler arasında yer alıyor. Türkiye’deki asgari ücret sadece Yunanistan, Portekiz ve İspanya gibi Avrupa Birliği’nin Güney ülkelerinden ve ABD’den değil, Polonya, Romanya ve Macaristan gibi Doğu Avrupa ülkelerinden de düşük.
KADINLARIN ORANI DAHA YÜKSEK
Rapora göre kadınların çok büyük bir bölümü asgari ücret ve daha altında ücretlerle çalışıyor. Asgari ücretin altında ücret alanların oranı genelde yüzde 33,8 iken kadınlarda bu oran yüzde 41,2 olarak belirlendi. Asgari ücretin yüzde 5 fazlası ve altında ücret alanların oranı ise genelde yüzde 37,5 iken, kadınlarda yüzde 43,7’ye yükseldi. Tahmini 7 milyon kadın çalışanın yüzde 61,4’ü asgari ücretin altı ve asgari ücretin yüzde 20 fazlası ücretler ile çalışıyor.
“YILDA 4 DEFA BELİRLENMELİ”
Raporda hükümetin asgari ücrete 2024 yılında ikinci kez zam yapılmasına karşı çıktığı hatırlatılırken şu ifadelere yer verildi: “Hükümetin izlediği ekonomi politikası, asgari ücreti artırmak yerine, çalışanları enflasyona ezdirmeye yol açıyor. Gerçeği yansıtmayan asgari ücretin enflasyonu artırdığı iddiası ile hükümet asgari ücret artışına karşı çıkıyor. Türkiye’de asgari ücret kapsamı genişlerken asgari ücret zamlar karşısında iyice yetersiz kalıyor. İşçiler pahalılık altında eziliyor.”
Raporda şu öneriler sıralandı: “Asgari ücret değil, toplu iş sözleşmesi kapsamı genişletilmeli. Toplu iş sözleşmesi kapsamın yaygınlaşması için sendikalaşmanın önündeki engeller kaldırılmalı, 6356 Sayılı Yasa’da yer alan teşmil mekanizması işletilmeli. Asgari ücret yüksek enflasyon dönemlerinde yılda 4 kez belirlenmeli. Asgari ücret tespitinde asgari ücretin ortalama ücret haline geldiği dikkate alınmalı. Asgari ücret artışında resmi enflasyon oranları değil, kişi başına GSYH artışı esas alınmalıdır. Asgari ücret belirlenirken geçim şartları (açlık ve yoksulluk sınırı) göz önüne alınmalı. Asgari ücret uluslararası standartlara uygun saptanmalı, işçinin kendisi ve aile birlikte hesaba katılmalı. En düşük emekli aylığı asgari ücret düzeyine yükseltilmeli. Asgari ücret bütün işçiler ve memurlar için ortak saptanmalı.”