Bir göçün anatomisi

Almanya’ya işçi göçünün hikayesini fotoğraflarla belgeleyen Prof. Dr. Muhlis Kenter düzenlenen sergiyle yaşanmışlıkları paylaşıyor.

11 Aralık 2014 - 14:36
Almanya’ya işçi göçünün hikayesini fotoğraflarla belgeleyen Prof. Dr. Muhlis Kenter düzenlenen sergiyle yaşanmışlıkları paylaşıyor.
Fotoğraflarda, işgücü göçünün yarım asırlık hikayesi, çarpıcı karelerle sunuluyor
 
Mustafa SÜRMELİ
 
“Türkiye’den Almanya’ya göç” fotoğraf sergisi Marmara Üniversitesi Avrupa Birliği Bilgi Merkezi’nin desteğiyle 28 Kasım’da Üniversite'nin Sultanahmet'teki Sanat Müzesi'nde açıldı. Şubat ayına kadar açık kalacak serginin açılışı Rektör Prof. M. Emin Arat, Bremen Uygulamalı Bilimler Üniversitesi’nden Prof. Muhlis Kenter, Marmara Üniversitesi AB Enstitüsü Müdürü Prof. Dr. Muzaffer Dartan, Bremen Göçmenler ve Kültürlerarası Araştırmalar Merkezi Başkanı Sosyal Pedagog Ali Eliş'in katıldığı kokteylle gerçekleşti.
Prof. Muhlis Kenter serginin açılışında yaptığı konuşmada, 1970’lerden itibaren işgücü göçü sürecini bizzat yaşadığını, fotoğraf ve hikayeleriyle bunu anlatmaya çalıştığını ifade etti.
KENTER’İN OBJEKTİFİNDEN GÖÇ
Memleket hasretini, gurbeti çok genç yaşlarda tattığını ve ne demek olduğunu iyi bildiğini söyleyen Prof. Kenter, Türkiye’nin 1961'de işgücü ihracı konusunda Almanya ile anlaşmasının ardından göç sürecini fotoğraflamaya başladı. O yıllarda Türkiye’den giden işgücünün kahramanları Kenter’in fotoğraflarına konu oldu. Yaşanmışlıkları siyah beyaz kareleriyle belgeleyen Kenter, bir anlamda göçün anatomisi de sunmuş oldu.
Marmara Üniversitesi AB Enstitüsü Müdürü Prof. Dr. Muzaffer Dartan'ın teşvikiyle düzenlenen sergi hakkında açıklama yapan Kenter, yıllar sonra böyle bir sergi düzenleyeceğini aklına getirmediğini söyledi. Kenter’in göç ile ilgili 150’den fazla fotoğrafı bulunuyor. Etkinlik kapsamında “Türkiye’nin AB Üyeliği Sürecinde Avrupalı Türklerin Rolü: Almanya’daki Türk Göçmenler” konulu konferans düzenlendi. Prof. Dr. Muzaffer Dartan yaptığı konuşmada, “Göçmenlerimiz, yeni vatanları konumundaki Almanya’da toplumsal yaşamın her kesitinde yer almaya başladılar. Sosyal, kültürel, ekonomik ve siyasal boyutları itibarıyla giderek büyüyen bir potansiyel oluşturan göçmenlerimiz, Almanya’nın yanı sıra Türkiye’yi de yakından ilgilendirmekte ve dolayısıyla iki ülke arasındaki ilişkilerin en önemli yönünü oluşturmaktadır” dedi.
 

ARŞİV