Bitmeyen aidat tartışmaları
Kadıköy’de bir sitenin sakinlerinin yüksek aidatlar nedeni ile site yönetimini protesto etmesi, bir süredir yaşanan aidat sorununu yeniden gündeme getirdi. Maliklerin site veya apartmanın giderlerine katılımının zorunlu olduğunu söyleyen Av. Dr. E Neval Yılmaz, yapılan giderlerin gerekli olup olmadığının sorgulanması gerektiğini söyledi
Son zamanlarda fahiş kira ve aidat konusu gündemden düşmüyor. Özellikle site içerisinde yaşayan vatandaşlar, neredeyse kiraya yakın tutarlarda aidat ödediklerini dile getiriyor. Yaşanan tartışmalara Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı da duyarsız kalmadı, Konut Politikaları Şube Müdürlüğü’nün ismini Konut Politikaları ve Tesis Yönetimi Hizmetleri Şube Müdürlüğü olarak değiştirdi.
Kat malikleri ile site yöneticilerini karşı karşıya getiren aidat konusunu Av. Dr. E. Neval YILMAZ ile görüştük.
“HARCAMALAR SIKICA DENETLENMELİ”
Aidatların fahiş olmasının nedeninin maliyet artışından kaynaklandığını kaydeden Yılmaz, “Günümüzde görülen yüksek aidat bedelleri genel olarak maliyetlerin artışlarından kaynaklansa da gayrimenkulün yönetiminde yetkili organ olan ve kat maliklerinden oluşan genel kurulda bu harcamaların neden yapıldığı, alternatiflerin neler olduğu gibi hususlar kat maliklerince sıkıca incelenmeli ve denetlenmelidir. Bilindiği üzere, ana gayrimenkul kat malikleri kurulu tarafından sözleşme, yönetim planı ve kanun hükümleri uyarınca verilecek kararlara göre yönetilir. Bütün kat malikleri, yönetici ve denetçiler, kat malikleri kurulunun kararlarına uymakla yükümlüdürler. Kat malikleri kurulunda belirlenen aidat miktarı veya başka bir konuda itirazı olan bir kat maliki, kurul toplantısına katılmış ve karar defterine bu karara itirazı olduğuna dair şerh koymuşsa karar tarihinden başlayarak bir ay içinde ana gayrimenkulün bulunduğu yerdeki sulh mahkemesine iptal davası açabilir. Eğer itirazı olan kat maliki toplantıya katılmamışsa, kararı öğrenmesinden başlayarak bir ay içinde ve her halde karar tarihinden başlayarak altı ay içinde aynı şekilde dava açma hakkına sahiptir.”
“GİDERLERE KATILIM ZORUNLUDUR”
Giderlere tüm kat maliklerinin katılmasının zorunlu olduğunu belirten Yılmaz, “Aidattan kastedilen, ana gayrimenkulün genel giderleri için ödenmesi gereken katılım payıdır. Bunun ne şekilde belirleneceği de 634 sayılı Kat Mülkiyeti Kanunu’nda düzenlenmiştir. Bu düzenlemeye göre kat maliklerinden her biri aralarında başka türlü anlaşma olmadıkça kapıcı, kaloriferci, bahçıvan ve bekçi giderlerine ve bunlar için toplanacak avansa eşit olarak, ana gayrimenkulün sigorta primlerine ve bütün ortak yerlerin bakım, koruma, güçlendirme ve onarım giderleri ile yönetici aylığı gibi diğer giderlere ve ortak tesislerin işletme giderlerine ve giderler için toplanacak avansa kendi arsa payı oranında katılmakla yükümlüdür. Yine aynı kanundaki düzenleme gereği, kat malikleri ortak yer veya tesisler üzerindeki kullanma hakkından vazgeçmek veya kendi bağımsız bölümünün durumu dolayısıyla bunlardan faydalanmaya lüzum ve ihtiyaç bulunmadığını ileri sürmek suretiyle bu gider ve avans payını ödemekten kaçınamaz. Bir başka deyişle bu giderlere tüm kat maliklerinin katılması zorunludur” dedi.
“FARKLI ÇÖZÜMLER ÜRETİLEBİLİR”
Harcamaların gerekli olup olmadığının sorgulanması gerektiğinin altını çizen Yılmaz, “Gider veya avans payını ödemeyen kat maliki hakkında, diğer kat maliklerinden her biri veya yönetici tarafından, yönetim planına, bu kanuna ve genel hükümlere göre dava açılabilir, icra takibi yapılabilir. Gider ve avans payının tamamını ödemeyen kat maliki ödemede geciktiği günler için aylık yüzde beş hesabıyla gecikme tazminatı ödemekle yükümlüdür. Bu nedenle apartman ve site harcamalarının gerekli olup olmadığı ve bu harcamalar için farklı alternatifler sürekli sorgulanmalıdır. Örneğin sürekli biçimde bir görevliden hizmet alınması yerine binanın temizlik ve kalorifer işlerinin idamesi için bir şirketle anlaşılması daha düşük maliyetle sonuçlanabilir. Her konut için farklı çözümler üretilebilir” şeklinde konuştu.
BAKANLIK DA DEVREDE
Site ve apartmanlarda aidat problemleri devam ederken, Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı da kat maliklerinin haklarını korumak üzere harekete geçti.
Bakanlığın, Mesleki Hizmetler Genel Müdürlüğü bünyesindeki Konut Politikaları Şube Müdürlüğü’nün ismi “Konut Politikaları ve Tesis Yönetimi Hizmetleri Şube Müdürlüğü” olarak değiştirildi.
Şube Müdürlüğü, kat maliklerinin haklarının korunması amacıyla birden çok bağımsız bölümü bulunan konut ve işyerlerinin 634 sayılı Kat Mülkiyeti Kanunu'na göre yönetilmesi ile ilgili faaliyet gösteren firmalara ilişkin mevzuat hazırlayacak, ilgili kamu kurum ve kuruluşları ile işbirliği yaparak site yönetimlerinin sorunlarının çözülmesine yönelik çalışmalar yürütecek. Bu kapsamda, ikincil mevzuat çalışmaları tamamlanarak sitelerde yaşanan yönetim sorunlarının azaltılması hedefleniyor.