Can anyone hear my voice?*

​Yukarıdaki bu cümle her depremden aşina olduğumuz ‘Sesimi duyan var mı?’ seslenişinin İngilizce yazılışı. Başlığa çıkardık bunu, zira konumuz Afette Rehber Çevirmenlik… Türkiye Konferans Tercümanları Derneği Başkanı Elif Kütük, “Arama kurtarma çalışmalarının yanında tercüman ihtiyacı detaymış gibi görünse de, pek çok durumda hayati öneme sahip oluyor” diyor

21 Şubat 2023 - 13:53

Türkiye’yi sarsan depremler sonrasında arama kurtarma faaliyetleri yapılırken hemen her meslekten kişinin bilgi ve deneyimlerine ihtiyaç duyuldu. O mesleklerden biri de çevirmenlik. Zira yurtdışından gelen gönüllü ekiplerin yereller ile iletişiminden tutun, Türkçe bilmeyen  yerel halkın yetkililer ile irtibatlanmasına dek pek çok noktada gönüllü tercümanlar devreye girdi.

Kendisi de 20 yıllık bir konferans tercümanı olan, Türkiye Konferans Tercümanları Derneği (TKTD) Başkanı Elif Kütük ile bu konuyu konuştuk. 

  • Deprem haberini duyunca aklıma Hatay/özellikle de Kırıkhan’da Suriyeli mülteci yoğunluğu ve dolayısıyla Arapça çeviri ihtiyacı doğacağı gelmişti. Bir afet anında öncelikle bölgenin yapısına göre tercüman gereksinimi oluyor diyebilir miyiz?

Elbette ancak genellikle yerelde kullanılan dil için (özellikle de bu dil Arapça, Kürtçe, Süryanice gibi, profesyonel çevirmenler açısından nispeten nadir bulunan diller olduğunda) bu dillerdeki çeviri ihtiyacı profesyonel çevirmenlerden ziyade yöre halkından karşılanıyor. 

  • Ülke dışından gelen ekipler için tercüman ihtiyacı oluyor mu? Yoksa ekipler kendi tercümanlarını getiriyor mu? 

Aslında buna ilk aşamadaki çeviri ihtiyacı diyebiliriz. Yaşadığımız gibi büyük bir depremde uluslararası yardım çağrısı yapıldığında yabancı ekipler saatler içerisinde organize olup afet bölgesine doğru yola çıkıyor. Ekiplerin havaalanında karşılanması, sahaya yönlendirilmeleri, yereldeki koordinasyondan görevli kişilerle iletişimi ve en nihayetinde de arama kurtarma çalışmaları sırasında gerek enkaz altındaki, gerek etraflarındaki kişilerle iletişimlerinde tercüman ihtiyacı oluyor. Kendi tercümanıyla gelen ekibe ben hiç rastlamadım, varsa da bilgim dahilinde değil. 

  • Tam da bu bahsettiğiniz süreç için bir oluşum var Afette Rehber Çevirmenlik (ARÇ). 

Evet, ARÇ, 99 depreminin ardından, uluslararası yardıma ihtiyaç duyulan felaketlerde ortaya çıkan çeviri ihtiyacını organize etmek ve çevirmenlerin duruma hazırlıklı olmalarını sağlamak için 2000’de oluşturulmuş bir girişim. Faaliyetlerine İstanbul Üniversitesi çatısı altında başlamış, daha sonra Çeviri Derneği altında yapılanmıştır. Resmi makamlarla arasında imzalanan bir protokole göre, afet anında gelen yabancı ekiplere çevirmen yönlendirilmesi, sahadaki ihtiyacın belirlenmesi ve bunu yetkili makamlarla koordinasyon içinde karşılaması gibi bir misyonu var. ARÇ girişimi gönüllülük esasına göre çalışır.

GÖNÜLLÜ TERCÜMAN BAŞVURULARI

  • Derneğinize tercümanlık yapmak için başvuran oldu mu bu son süreçte?

Evet, depremin olduğu günden itibaren birçok üyemizden, “Biz ne yapabiliriz?” diye mesajlar almaya başladık. Halihazırda ARÇ gönüllüsü olan üyelerimizden hemen sahaya gidenler de oldu. Sonraki süreçte de kendi üyelerimizin dışında neredeyse her yerden, buna yurtdışında yaşayanlar da dahil, gelip sahada gönüllü tercümanlık yapmak isteyenler oldu. Biz de onları, olması gerektiği şekilde, ARÇ koordinasyonuna yönlendirdik.

(ARÇ gönüllüsü, TKTD üyesi çevirmen, Polonyalı arama kurtarma ekipleri ile Adıyaman-Besni Belediye Başkanı Eyyüp Mehmet Emre arasında iletişimi sağlarken...)

 

  • Dernek olarak siz nasıl bir aksiyon aldınız? Bölgeye tercüman mı yolladınız mesela?  ARÇ yürüten Çeviri Derneği ile ortak mı çalıştınız? 

Üyelerimizden, üyelerimizin tanıdığı profesyonel konferans tercümanlarından ve üyelerimizin ders verdiği fakültelerdeki çeviri bölümü son sınıf öğrencilerinden oluşan bir liste tutmaya başladık. ARÇ ile koordinasyon halinde, hangi dil kombinasyonunda nerede ihtiyaç varsa, bizden tercüman istediklerinde listemizdeki bu kişileri sahaya yönlendirdik. Yönlendirdiğimiz çevirmenler Adıyaman, Adana, Gaziantep, Hatay gibi farklı noktalarda çeşitli ülkelerden gelen ekiplerin çalışmalarına destek oldular. 

AFET TERMİNOLOJİSİ

  •  Afetlerde çevirmenlik yapacak tercümanların ne tür bilgi ve özelliklere sahip olması gerek? Soğukkanlı olması, tıbbi terimleri bilmesi gibi… 

Afet bölgesine gidecek bir tercümanın her şeyden önce fiziksel ve zihinsel olarak saha koşullarına kendini hazırlaması gerekir. Herhangi ciddi bir sağlık sorunu olmamalı ve uzun çalışma saatlerine dayanıklı olması gerekir. Ayrıca sahada arama kurtarma ekiplerine tercümanlık yapmak, takdir edersiniz ki, bizim her zaman çeviri yapmaya aşina olduğumuz toplantı ortamlarından çok farklı. Sizden beklenen çeviri görevi de farklı. Yeri geliyor, sadece çevirmen değil, yabancı uzmanlarla sahadaki koordinasyon birimi arasındaki temas kişisi oluyorsunuz. Kısacası, her türlü fiziki zorluğa, psikolojik yıpranmaya, belirsizliklere ve dolayısıyla da son dakika değişikliklerine hazırlıklı olmak lazım. 

Ayrıca afet bölgesinde kullanılabilecek terimlere çalışmak da önemli. Bu kısım, aslına bakarsanız biz konferans çevirmenleri için işin en kolay kısmı. Biz zaten her toplantıya gitmeden önce o konuya dair terminoloji çalışırız. İlk anlardan itibaren gerek TKTD  üyelerimiz arasında, gerek ARÇ tarafından, gerekse çeşitli öğrenci grupları tarafından terminoloji listeleri hazırlandı, paylaşıldı.

Tıbbi çeviri konusu ise daha çok yabancı ekiplerin kurduğu sahra hastanelerinde görev alan çevirmenlerin aşina olması gereken bir konu. Doğrudan hasta ile sağlık çalışanı arasındaki iletişimi sağlamak gerekiyor. Sahra hastanelerinde görev alacak tercümanların, doğrudan tıp çevirisi konusunda uzmanlaşmış tercümanlar olmasa da bu konulara aşina konferans çevirmenlerinin olmasında fayda var. Yine tıbbi terimlerle ilgili de çalışmalar yapıp bunu bizimle paylaşan üyelerimiz oldu sağolsunlar. 

  • Gönüllü tercüman olmak isteyenlere neler önerirsiniz?

Daha önce afet bölgesinde görev almış tercümanlardan bilgi alsınlar. ARÇ’ın düzenlediği eğitimleri takip etsinler. Özellikle genç meslektaşlarım için söylüyorum; saha görevi “macera” yaşanacak bir ortam değil. Kendilerini en iyi şekilde hazırlayarak bu göreve soyunsunlar. ’99 depreminde sahada görev almış, yıllarca bunun travmasını yaşamış meslektaşlarımız var. 

Her ne kadar arama kurtarma çalışmalarının yanında tercüman ihtiyacı ufak bir detaymış gibi görünse de, pek çok durumda hayati öneme sahip oluyor. İletişim aksaklığından kaynaklanacak en ufak bir gecikme daha fazla hayatın kurtarılmasına engel oluyor. O yüzden sahada çok fazla gönüllüye ihtiyaç var. Bu ihtiyacı karşılamanın da en doğru yolu; sahaya koşullarına hazır, terminoloji çalışmasını yapmış, işleyişi bilen, değişen durumlara ayak uydurabilen, esnek ve işbirliğine açık gönüllülerin en kısa zamanda sahaya ulaşması. 

(Yaklaşık 6 ay önce,  İstanbul Valiliği İl Afet ve Acil Durum Müdürlüğü’nce düzenlenen toplantıda, 21 üniversite, İstanbul Rehber Odası ve Çeviri Derneği’nden katılımcılar ile, afetlerde görev alabilecek yabancı dil bilen gönüllülerin koordinasyonu konuları görüşülmüştü.)

 100’den fazla yabancı ekibe çeviri desteği

Sahada ve merkezde görevde olan Çeviri Derneği ARÇ Koordinasyon Ekibi, 10 Şubat’ta yazılı bir açıklama yaparak, şu bilgilendirmeyi yaptı: “ARÇ olarak deprem sabahından itibaren, sahaya gitmeye hazır ARÇ gönüllülerini farklı dillerde organize etmeye ve yeni başvuruları da kabul etmeye başladık. Kısa sürede formumuzu binlerce kişi doldurdu ve ikinci günden itibaren formun yönetimi ve tasnifi bu yüksek rakamlar nedeniyle zorlaşmaya başladı. Başvuruların hepsi değerlendiriliyor ama bunların içinden ancak belli ölçütlere uygun olanları görevlendirmemiz mümkün olabiliyor. İlk günlerde özellikle İstanbul ve Ankara’dan bölgeye çevirmen göndermeye çalıştık ama ulaşım zorlaşınca bölgeden çevirmenlere öncelik vermeye başladık. Bugüne kadar gelen 100’den fazla yabancı ekibin çoğuna çevirmen desteği sağlayacak şekilde çevirmen görevlendirdik ve koordine ediyoruz. Çevirmenlerimizi belli aralıklarla dinlendirmemiz ve değiştirmemiz gerektiği için yeni başvuruları da kabul etmeyi sürdürüyoruz. Ayrıca arama ve kurtarma ekiplerinin ardından yardım ekipleri de gelmeye başlayacağı için çevirmen ihtiyacı önümüzdeki haftalarda da devam edecek.”

 


ARŞİV