Depreme hazır mıyız?

Düzce depreminin 19. yılında “İstanbul Depreme Hazır mı?” paneli düzenlendi. Uzmanlar, İstanbul’un olası bir depreme karşı hazır olmadığı görüşünde

21 Kasım 2018 - 09:19

Kadıköy Belediyesi Kentsel Arama ve Kurtarma Takımı (BAK) ve Jeofizik Mühendisleri İstanbul Şubesi, Düzce depreminin 19. yılında “İstanbul Depreme hazır mı?” paneli düzenledi. Kadıköy Belediyesi Akademi’de düzenlenen panelin moderatörlüğünü Jeofizik Mühendisleri Odası İstanbul Şube Başkanı Erdal Şahan yaptı. Panele Kadıköy Kent Konseyi Başkanı Saltuk Yüceer, Kadıköy Belediyesi Arama Kurtarma Takımı Sorumlusu ve Jeoloji Mühendisi Hakan Özdemir, AKUT Onursal Başkanı Nasuh Mahruki, İstanbul Teknik Üniversitesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Reşat Atalay ve Kocaeli Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr Şerif Barış konuşmacı olarak katıldı.

“BİLGİ VERİLMİYOR”

Panelin açılış konuşmasını Erdal Şahan gerçekleştirdi. Şahan, İstanbul Valiliği’nden bilgi almak için başvuruda bulunduklarını belirterek şöyle konuştu: “ Oda olarak AFAD’a yazı yazdık ve deprem toplanma alanlarıyla ilgili bilgi istedik. Bunun yanında diğer konuların da yanıtlanmasını talep ettik. Deprem toplanma alanları yeterli mi? Polis deprem konusunda eğitiliyor mu? Biz bu soruları yönelttik ama cevap alamadık.”

“600 BİN BİNA ZARAR GÖRDÜ”

Şahan’dan sonra sözü Kadıköy Kent Konseyi Başkanı Saltuk Yüceer aldı. Yüceer, “Son 70 yılda meydana gelen çeşitli afetlerden zarar gören bina sayısı 600 bin. Bu binaların yüzde 66’sı depremden etkilenmiş. Deprem ülkesiyiz ama Çevre ve Şehircilik Bakanlığı yeni bir imar affı çıkardı. Bu yasanın çıkarılma sebebi tamamen piyasayı rahatlatmak. Kadıköy’ün nüfusu gibi binaları da yaşlı. Binaların çoğu 1975 Deprem Yönetmeliği’nden önce yapılmış. Kentsel dönüşüm devam ediyor ama bunun depreme hazırlık için yapıldığını söylemem mümkün değil.” şeklinde konuştu.

HANGİ BİNALAR GÜVENLİ?

Yüceer’den sonra konuşan İstanbul Teknik Üniversitesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Reşat Atalay ise riskli binaların onarımına ilişkin bilgileri paylaştı. 1968 yılından bugüne birçok defa deprem yönetmeliğinin değiştiğini ifade eden Atalay, “Duvarları çatlak olan bir binanın riskli olduğunu söyleyemeyiz. 75’ten önceki binaları ne yapacağız? İnşaat mühendisi olarak şunu söyleyebilirim: hasar gören her binayı güçlendirebiliriz.” dedi.

KADIKÖY BELEDİYESİ NE YAPIYOR?

Atalay’ın ardından konuşan Kadıköy Belediyesi Arama Kurtarma Takımı Sorumlusu Hakan Özdemir de Kadıköy Belediyesi’nin çalışmaları hakkında bilgileri paylaştı. Özdemir, “2000 yılında afet yönetim projesini hayata geçirdik. Özgürlük Parkı deprem toplanma alanı olarak belirlendi. 2005 yılında AKUT ile beraber BAK’ı kurduk. Eğitimler aldık ve yıllar ilerledikçe BAK olarak binlerce kişiye eğitim verdik. 2009 yılında Kadıköy’de mahalle mahalle gezerek eğitimlere devam ettik. Eğitimleri eğlenceli hale getirmek için tiyatro oyunlarıyla eğitimlerimizi birleştirdik. Kadıköy’deki sivil toplum kuruluşlarıyla protokol imzaladık ve 21 mahallede şu an örgütlenme çalışmalarını yürütüyoruz.” dedi.

Özdemir, geçtiğimiz ay hizmete açılan Kadıköy Belediyesi Afet Parkı hakkında da bir sunum gerçekleştirdi.

“KURUMSAL HAZIRLIKLAR YETERSİZ”

Özdemir’in ardından söz alan Kocaeli Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr Şerif Barış da şöyle konuştu: “Afetler nedeniyle Türkiye’de yılda 950 kişi hayatını kaybediyor. İstanbul’da 30 yıl içinde bir deprem bekleniyor. 33 bin can kaybı, 132 bin ağır yaralı olması öngörülüyor. Bu rakamlar çok ciddi. Depremden korunmak için devlet görevini yapacak ama bireysel olarak da çözümler geliştirmemiz gerekiyor. Kurumsal hazırlıklar yetersiz. Gönüllülerin sayısı yetersiz. AFAD’ın imkanları yetersiz ve 1 tane bile arama kurtartma helikopteri yok. İmar affı sorunlu zaten, deprem toplanma alanlarının sayısını tam olarak bilmiyoruz. Afet yönetimi yasaklarla dolu ama bu şekilde bir yere gidemeyiz.”

“BU KOŞULLARDA DEPREME HAZIR OLAMAYIZ”

Panelin son konuşmasını AKUT Onursal Başkanı Nasuh Mahruki gerçekleştirdi. Türkiye’nin çağdaş ilkelerle yönetilmediğini söyleyen Mahruki, “Bir ülkenin A’sı neyse Z’si de odur. İstanbul coğrafi olarak Türkiye’nin en küçük şehirlerinden biri ama nüfusun büyük çoğunluğu bu şehirde yaşıyor. Bu koşullarda İstanbul’un depreme hazır hale getirilmesi imkansız. Anadolu’da cazibe merkezleri ve kentler kurulmalı.” diye konuştu.


ARŞİV