İstanbul Üniversitesi 3’üncü sınıf öğrencisi Şule İdil Dere, 12 Mayıs 2016 tarihinde Yoğurtçu Parkı’nda yürürken İstanbul Büyükşehir Belediyesi’ne (İBB) ait hafriyat kamyonunun altında kalarak hayatını kaybetmişti. Şule İdil Dere’nin ölümüne ilişkin devam eden yargılamada beklenen 4. bilirkişi raporu mahkemeye ulaştırıldı. 3 uzman tarafından hazırlanan bilirkişi raporunda, kazanın meydana geldiği noktada herhangi bir güvenlik önleminin alınmadığı ve geri geri manevra yapan kamyonda ise söz konusu gözcünün bulunmadığı belirtildi.
“ŞÖFÖR KURALLARA UYMADI”
Raporda ayrıca önceki duruşmalarda suçsuz olduğunu ifade eden kamyon şoförü Mümin Kılıç için şu tespitlere yer verildi: “34 AJ 4681 plakalı araç sürücüsünün kanunda ve yönetmelikte belirtilen yasak ve zorunluluklara uymadığı, yol üzerinde keyfi ve kasıtlı davranışlarda bulunarak emniyet şeridine girdiği, aracının hızını hız sınırlarının üzerine çıkarttığı, araç trafiğinin seyir emniyetini ihlal etmek veya tehlikeye düşürmek suretiyle dikkatsiz ve tedbirsiz araç kullandığı anlaşılmıştır.”
“BELEDİYE GÜVENLİK ÖNLEMİ ALMADI”
Raporda ayrıca kazanın meydana geldiği noktanın Kurbağalıdere ıslah çalışmalarını yürüten İBB’nin sorumluluk alanında olduğu vurgulandı. Belediyenin ıslah çalışmalarında gerekli güvenlik önlemlerini almadığı belirtilirken, şu ifadelere yer verildi: “Motorlu taşıtların girmesinin trafik uyarı işaret levhasıyla yasaklandığı bölgeyi yaya trafiğine kapatmadan hafriyat kamyonlarının bu yaya yolu üzerinde hareket ettiği anlaşılmıştır.”
“KAZANIN ÖNÜNE GEÇİLEBİLİRDİ”
Raporda, olası risklerin hesaplanması ve önlem alınması durumunda kazanın meydana gelmeyeceği ifade edilirken, olay tarihinden önce risk değerlendirmesi yapıldığına dair belgelere rastlanılmadığı da dosyada belirtildi.Raporda, “Yapı alanı uygun şekilde işaretlenerek yetkisiz kişilerin yapı alanına girişi engellense kazalı olay yerine kamyonların sürekli geçiş yaptığı çalışma alanına girmeyecek ve kazanın önüne geçilebilecekti.” denildi.
5 SANIK ASLİ KUSURLU
Raporda, bu önlemleri almada işverenin görevli olduğu ve kazanın meydana gelmesinde işveren vekili konumunda bulunan yetkililerin asli kusurlu bulunduğu da belirtildi. Raporun sonuç kısmında ise asıl işveren adına işyerinde çalışan ve sorumlulukları bulunan koordinatör Saffet Altındağ, saha sorumlusu Celal Yıldırım ve saha sorumlusu Ergun Ata asli kusurlu bulundu. Alt işveren sorumlusu İbrahim Ruhi Kelleci de asli kusurlu bulunurken, iş güvenliği uzmanı sanık Zafer Karasaçlı ise tali kusurlu bulundu.
Sanık Tayfur Bingöl’ün ise İSTAÇ Asya yakası kıyı temizlik şefi olduğu ve kazanın meydana geldiği alanla ilgili sorumluluğu bulunmadığı gerekçesiyle kusurunun bulunmadığı belirtildi. Bilirkişi heyeti, hayatını kaybeden Şule İdil Dere’nin de kusurunun bulunmadığını bir kez daha yineledi.
“ADALET VE VİCDAN ARIYORUZ”
Şule İdil Dere davasının sonraki duruşması 3 Ekim Çarşamba günü Anadolu Asliye Ceza Mahkemesi’nde görülecek. “Adalet ve vicdan arıyoruz” diyen Dere ailesi, şu açıklamayı yaptı: “Bugüne kadar hazırlanan 4 bilirkişi raporu, akıl almaz kamu sorumsuzluğunu ortaya koymasına rağmen şoför dahil yargılanan 7 sanık hakkında paraya çevrilebilecek 2-6 yıl arası hapis cezası isteniyor. Yargı dışı bırakılan asli kusurluların da dahil edileceği adil bir yargılama istiyoruz.”