Eğitimde eşitsizlik derinleşiyor

İLKE Vakfı’na bağlı EPAM’ın yayımladığı “Eğitim İzleme Raporu 2024”, Türkiye’de eğitimin genel görünümünü gözler önüne serdi. Ortaöğretimde öğrenci sayısı düşerken, çocuk işçiliği artıyor

12 Mayıs 2025 - 16:24

İLKE Vakfı bünyesinde faaliyet gösteren Eğitim Politikaları Araştırma Merkezi (EPAM), Türkiye’de eğitimin mevcut durumunu ortaya koyan “Eğitim İzleme Raporu 2024”ü yayımladı. Raporda yeni müfredat çalışmaları, eğitime erişim, eğitim ortamları, eğitimin bütçesi ve finansmanı, eğitimde eşitsizlikler, öğrencilerin sosyal-duygusal gelişimi ve okullaşma gibi başlıklar yer alıyor.

ORTAÖĞRENİMDE ÖĞRENCİ SAYISI DÜŞÜYOR

Raporda 2023-2024 eğitim öğretim döneminde ilkokul hariç tüm kademelerde öğrenci sayısında düşüş yaşandığı, toplam öğrenci sayısının 18,7 milyona gerilediği bilgisi verildi. Özellikle ortaöğretimdeki yüzde 14,6’lık düşüş dikkat çekerken, bu durumun açıköğretim kayıtlarındaki azalmaya bağlı olduğu vurgulandı. Ortaöğretimdeki düşüş, ekonomik zorluklar ve gençlerin çalışmaya yönelmesiyle ilişkilendirildi.

Buna karşın, öğretmen sayılarında kısmi artışlar görülürken okul öncesi öğretmen sayısında yüzde 3,72 oranında bir azalma yaşandı. Bir diğer dikkat çeken bulgu, 2018–2024 arası dönemde mesleki ve teknik ortaöğretim kurumlarının sayısında gözlemlenen yüzde 7,9’luk azalma oldu. 

ÇOCUK İŞÇİ SAYISI ARTIYOR

Rapora göre 15-17 yaş grubunda işgücünde yer alan çocuk oranı 2023’te yüzde 22,1’e yükselerek son altı yılın zirvesine ulaştı. Ancak bu grubun ne kadarının mesleki ve teknik eğitim kapsamında olduğu, ne kadarının eğitimin dışında kalarak işgücüne katıldığı belirsizliğini koruyor.

Aynı yıl “Ne Eğitimde Ne İstihdamda (NENİ)” olan 15-29 yaş arası gençlerin oranı yüzde 26,7 olarak kaydedildi. Türkiye, bu oranla dünya sıralamasında ikinci sırada yer aldı. 15-24 yaş arasında NENİ kadın oranı (yüzde 29,8), erkeklerin (yüzde 15,6) neredeyse 2 katı.

Raporun bu yılki yeniliklerinden biri de sosyal-duygusal gelişim başlığı oldu. PISA 2022 verilerine dayanan bölümde Türkiye’deki öğrenciler merak, azim ve kararlılık alanlarında OECD ortalamasının üzerinde; ancak stres yönetimi ve duygu kontrolünde ortalamanın altında kaldı.

Türkiye, zorbalığa maruz kalma endeksinde -0,2 puanla 41 ülke arasında 13. sırada yer aldı. 2018–2022 arasında dışlanma yüzde 1,7 ve alay edilme yüzde 2,3 arttı. Fiziksel zorbalık türlerinde ise tehdit edilme yüzde 4,2, eşyaların alınması/zarar verilmesi yüzde 4,3 oranında azaldı. Raporda bu verilerin zorbalığın fiziksel zorbalıktan psikolojik ve sosyal zorbalığa doğru kaydığını gösterdiğine dikkat çekildi.

Raporda okul öncesi eğitimin yaygınlaştırılmasına yönelik önemli değişiklikler yer aldı. Anasınıflarının anaokullarına dönüştürülmesiyle resmi okul sayısı yaklaşık üç kat artarken, özel anaokullardaki artış yüzde 28,7 ile sınırlı kaldı. KYK yurt sayısındaki  yüzde 7,4’lük artış da eğitime erişimi kolaylaştıran olumlu gelişmeler arasında gösterildi.

YÜKSEKÖĞRETİME BAŞVURUDA DÜŞÜŞ 

Yükseköğretimde ise başvuru ve yerleşme oranlarında düşüş eğilimi sürerken, Açıköğretim Fakültelerine ilgi artıyor. Diğer dikkat çeken bir bulgu ise uluslararası öğrencilerin oranının yüzde 4,75’e ulaşmış olması.  

2024 verileri, sendikalı personel oranında artış yaşandığını gösteriyor. Eğitim, Öğretim ve Bilim Hizmetleri kolunda sendikalı çalışan sayısı yüzde 4,96 artarak toplamda yüzde 72,57’ye ulaştı. Sendika sayısı ise 51’den 48’e geriledi. Üye sayısı açısından en büyük sendikalar Eğitim-Bir-Sen (421.672) ve Türk Eğitim-Sen (254.971) olarak öne çıkıyor.

2024 yılı itibarıyla okul öncesinde derslik başına 34 öğrenci düşerken, diğer kademelerde bu sayı son üç yılda değişmedi.


 


ARŞİV