“Eğitime erişimde eşitsizlikler derinleşiyor"

Eğitim-Sen’in hazırladığı raporda okulların hijyen sorunu ile karşı karşıya olduğu vurgulanırken, her geçen yıl artan okul ve kırtasiye masraflarının, öğrencilerin yeterli beslenememesinin eğitime erişimde yaşanan eşitsizlikleri derinleştirdiği ifade edildi

26 Eylül 2024 - 11:34

Türkiye'de 2024-2025 eğitim-öğretim yılı, derin problemlerin gölgesinde başladı. Eğitim masraflarının artması, müfredat değişiklikleri, Öğretmenlik Mesleği Kanunu’ndaki (ÖMK) tartışmalar, öğrencilerin yeterli beslenememesi, okullardaki hijyen sorunu gibi sorunlar eğitim sisteminin başlıca problemlerini oluşturuyor. Eğitim-Sen’in hazırladığı 2024-2025 Eğitim-Öğretim Yılı Başında Eğitim Durum Raporu nda   bu sorunların nedenleri ve çözüm önerileri paylaşıldı. Eğitim-Sen Genel Başkanı Kemal Irmak, sendikanın genel merkezinde düzenlenen basın toplantısında rapor hakkında detaylı bilgiler paylaştı.

“DEZAVANTAJLI DURUMA DÜŞÜYORLAR”

Raporda yer verilen bilgilere göre 2024-2025 eğitim-öğretim yılı başında öğrenciler ve veliler, artan okul ve kırtasiye masraflarıyla karşı karşıya kaldı. Veliler, bir öğrencinin okul masraflarını karşılamak için temel kırtasiye malzemelerinden okul kıyafetlerine, spor ayakkabısından beslenme masraflarına kadar geniş bir yelpazede harcama yapmak zorunda kalıyor. Son bir yıl içinde temel kırtasiye ve okul ihtiyaçlarında en az yüzde 50 ile yüzde 70 arasında değişen oranlarda artışlar yaşandı. İlkokul öğrencisi için temel kırtasiye malzemeleri, çanta ve diğer gereksinimler hesaba katıldığında toplam maliyet 3 bin TL ila 5 bin TL arasında değişiyor. Ortaokul ve lise öğrencileri için bu maliyet 6 bin TL’yi geçiyor.

Eğer teknolojiye yönelik ihtiyaçlar (tablet, hesap makinesi vb) da eklenirse, bu rakamlar 10 bin TL’nin üzerine çıkıyor. “Eğitim masraflarındaki artışlar, özellikle düşük gelirli ailelerin çocuklarının eğitime erişim imkânlarını ciddi anlamda tehdit ediyor” ifadelerinin yer verildiği raporda, “Her geçen yıl artan okul ve kırtasiye masrafları, eğitime erişimde yaşanan eşitsizlikleri derinleştiriyor. Dar gelirli ailelerin çocukları, bu masrafları karşılayamadıkları için eğitimde dezavantajlı duruma düşüyor. Okul ihtiyaçlarının karşılanamaması, sadece eğitimde başarıyı değil, öğrencinin okula olan motivasyonunu ve aidiyet duygusunu da olumsuz etkiliyor.” denildi.

“OKULDAKİ BAŞARILARINI ETKİLİYOR”

Eğitimin en temel problemlerinden birisini de öğrencilerin fiziksel ve zihinsel gelişimlerini olumsuz etkileyen yetersiz beslenme ve temiz suya erişim sorunu oluşturuyor. Raporda yer verilen bilgilere göre 2024 yılı itibariyle Türkiye’de yaklaşık 5,4 milyon çocuk yoksulluk sınırının altında yaşıyor ve bu oran Türkiye'deki çocuk nüfusunun yüzde 25'ine tekabül ediyor. Türkiye’de çok sayıda öğrenci okula kahvaltı yapmadan giderken, yine birçok öğrencinin okulda yemek yemeden günü tamamladığı ve eve döndüğü biliniyor.

“Yetersiz ve dengesiz beslenen öğrencilerin dikkat süreleri kısalmakta, algılamaları azalmakta, zaman zaman öğrenme güçlüğü ve davranış bozuklukları gelişebilmekte ve benzeri nedenlerden dolayı okul başarıları düşebilmektedir.” tespitlerinin yer verildiği raporda şu değerlendirmeler yapıldı: “Türkiye’de yapılan araştırmalar çocuklar arasında yetersiz beslenmenin de önemli bir sorun olduğunu ortaya koyuyor. TÜİK verilerine göre, Türkiye'de okul çağındaki çocukların yüzde 8,5’i yetersiz kiloya sahip. Ayrıca, çocukların yüzde 6’sı ise aşırı zayıflık sorunu ile karşı karşıya. Özellikle düşük gelirli hanelerde bu oranlar daha yüksek. 2024 yılı verilerine göre, yaklaşık 6,5 milyon çocuk gıda güvencesizliği nedeniyle yeterli ve dengeli beslenemiyor. Yapılan bir çalışma, yetersiz beslenen çocukların okulda devamsızlık yapma ihtimallerinin yüzde 15 daha yüksek olduğunu ve bu çocukların mezun olma oranlarının da yüzde 25 oranında daha düşük olduğunu gösteriyor.”

“BÜTÇEDEN YETERLİ PAY AYRILMIYOR”

Eğitim-Sen’in raporuna göre Türkiye’deki okulların önemli bir bölümü ciddi anlamda ödenek sıkıntısı çekerken, bakanlığın okullara ihtiyacı kadar ödenek ayırmaması nedeniyle, okulların pek çok ihtiyacı öğrencilerden düzenli olarak toplanan aidatlar, bağışlar ve okulların ticari faaliyetlerinden karşılanıyor. Bütçeden yeterli pay ayrılmaması ve okullara gönderilen ödeneklerin zorunlu harcamalara bile yetmemesi, okulların altyapı sorunları ve fiziki donanım eksikliklerinin sürekli artmasına neden oluyor.

“ÖĞRENCİLERİN SAĞLIĞI TEHDİT ALTINDA”

Rapora göre 2024/25 eğitim öğretim yılı başı itibariyle okulların üçte ikisinde kadrolu yardımcı hizmetli bulunmuyor. Geçtiğimiz yıllarda okullarda geçici olarak istihdam edilmek personel alımları yapılırken, 2024-2025 eğitim-öğretim yılı başlamadan MEB tarafından yayımlanan genelgede, bu yıl okullarda İŞKUR personelinin görevlendirilmesinde belirli sınırlamalar getirildiği paylaşıldı.  Raporda, bu kararın eğitimin niteliğini olumsuz etkileyeceği vurgulanırken, şu uyarılar paylaşıldı: “Özellikle düşük gelirli bölgelerdeki okullar, İŞKUR personelinin yokluğunda temizlik ve güvenlik gibi kritik hizmetleri sağlamakta zorlanacak, okullarda hijyen ve güvenlik konusunda sorunlar yaşanacak, öğrencilerin sağlığını tehdit edebilecek sorunlar yaşanmasına neden olacak.”

“ENGELLER KALDIRILMALI”

Eğitim-Sen’in paylaştığı raporda çözüm önerilerine de yer verildi. Onlardan bazıları şöyle:

-  Tüm öğrencilerin eşit şartlarda ve ücretsiz olarak nitelikli eğitime erişim hakkının korunması için gerekli önlemler alınmalı. Eğitim materyallerinin fiyatlarının kontrol altına alınması, okul kayıt ücretlerinin kaldırılması ve eğitime erişimde yaşanan derin eşitsizliği ortadan kaldıracak politikalara öncelik verilmeli. Her çocuğun eşit ve nitelikli eğitim alabilmesi için; okul ve kırtasiye masrafları devlet tarafından karşılanmalı. Dar gelirli ailelerin eğitim masraflarını karşılayabilmesi için devlet desteği sağlanmalı.

-  Bütün eğitim kademelerinde öğrencilere ücretsiz yemek hizmeti sunulmalı. Eğitim harcamalarının tamamı devlet tarafından karşılanmalı, yetersiz beslenmenin giderek arttığı günümüz koşullarında eğitimin bütün kademelerinde öğrencilere en az bir öğün yemek ve temiz su verilmeli.

- Eğitim bütçesi acilen artırılmalı. Eğitim bütçesi başlangıç olarak en az iki kat artırılarak okullara daha fazla kaynak aktarılmalı. Eğitimde kamu hizmeti anlayışı güçlendirilmeli ve kamusal eğitim politikaları benimsenmeli.

 

 

 


ARŞİV