Emekliler, savaş zamlarına karşı yürüdü
DİSK Emekli-Sen İstanbul Şubeleri üyeleri, Kadıköy Altıyol’dan iskeleye bir yürüyüş yaparak AKP hükümetinin savaş politikalarını, zamları ve cezaevlerinde yaşanan tecridi protesto etti.
Haber ve Fotoğraflar:
Baran ÇEVİK – Tunahan YURDAKUL
DİSK Emekli-Sen üyesi emekliler, 7 Kasım Çarşamba günü Kadıköy Boğa heykeli önünde buluşarak “Savaşa, tecride, zamlara hayır” pankartıyla, iskeleye kadar bir yürüyüş yaptı. Emekliler yürüyüş boyunca “Direne direne kazanacağız”, “Tecrite hayır”, “Direnen tutsaklar onurumuzdur”, “Sahte intibak yasasına hayır” sloganlarını attı.
Eminönü İskelesi önünde yapılan basın açıklamasında şu ifadelere yer verildi: “AKP hükümeti izlediği politikalar yüzünden ülkemizi Suriye ile savaşın eşiğine getirdi. Bugün işçiler, emekçiler ve yoksul halkımızla uygulanmaya çalışılan bu savaş politikalarına karşı sokaklara çıkarak sesimizi yükseltiyoruz. Çünkü sokakları ve alanları boşaltmaya çalışan hükümet, bundan aldığı güçle sermaye ile el ele vererek meclisten geçirdiği Toplu İş İlişkileri Yasasıyla işçi sınıfını; çıkarmayı hedeflediği Kamu Personel Yasası’yla kamu emekçilerini; 60’lı günlere yaklaşan cezaevlerindeki açlık grevlerine kulaklarını tıkayarak Kürt halkının taleplerini bastırarak yok edebileceğini hesaplamaktadır. Kürt halkının insanı ve demokratik talepleri kabul edilerek ölüm sınırına yaklaşmaya başlayan hayati tehlikenin önüne geçilmelidir.”
Yapılan son zamlara da dikkat çekilen açıklamada “Bir yıl içerisinde emeklilere yüzde 5 zam yapan hükümet, başta elektrik, doğalgaz ve ulaşım zamları olmak üzere, temel gıda ve tüketim maddelerine yaptığı yüzde 50’lere varan zamlarla emeklileri bu yıl da açlığa ve yoksulluğa mahkûm etti. Bir yılda elektriğe yüzde 32,6, doğalgaza yüzde 30, akaryakıta yüzde 35, ulaşımda yüzde 50’ye varan zamlar yapıldı. 2013 yılı için emeklilere birinci altı ay için yüzde 5.32, ikinci altı ay için yüzde 2.324 zam öngörülüyor. Bu öngörünün adı emeklinin yaşarken öldürülmesidir. Emeklinin kuyruklarda hayatının felç edilmesidir” denildi.
Kentsel dönüşümün kentsel rant olduğuna da değinilen açıklama şu ifadelerle son buldu: “Hayatımız boyunca çalışarak aldığımız evlerimizin kentsel dönüşüm yalanlarıyla elimizden alınmak istenmesine, yoksul halkın şehirlerin dışına sürülmek istenmesine karşı sessiz kalmayacağımızı bir kez daha buradan ilan ediyoruz.”
Eylem alkış ve sloganlarla son buldu.