Emeklilikte Adalet Derneği’nin (EMADDER) çağrısı ile İzmir, Ankara, Bursa, Tekirdağ gibi yurdun dört bir yanından ve İstanbul’un farklı ilçelerinden gelenler, “hak, hukuk, kademe”, “direne direne kazanacağız” sloganları ve dövizleri ile Kadıköy İskele Meydanı’nda buluştu. 14 Aralık Pazar günü yapılan eylemde açıklamayı Emeklilikte Adalet Derneği Başkanı Mihriban Uğurlu okudu.

“TALEP DEĞİL ADALET”
“Bizler emekli değiliz, EYT’li değiliz. Bizler emeklilik hakkını kazanmış olmasına rağmen adaletsiz yasalar yüzünden emekli olamayan, emeklilikte kademe bekleyen milyonlarız. Bizi ‘emekli’ ya da ‘EYT’li’ diye tanımlamayın. Biz ‘Kademeli Emeklilik Bekleyen’ milyonlarız.” diyen EMADDER Başkanı Mihriban Uğurlu, şöyle devam etti: “Bu bir talep değil, bir adalet çığlığıdır. 8 Eylül 1999 sonrası işe başlayan milyonlar, yüksek prim ödemelerine rağmen emeklilik haklarından mahrum bırakıldı. Bir gün farkla 17–20 yıl kaybettirilen insanların sesi olmak için buradayız. Bu kabul edilemeyecek büyüklükte bir adaletsizliktir.” dedi.
IŞIKHAN’A RANDEVU ÇAĞRISI
Kademeli emeklilik sürecinin milyonlarca çalışan arasında derin bir eşitsizlik yarattığını, bunun bir sosyal adalet meselesi olduğunu söyleyen Mihriban Uğurlu, “Hangi matematik, hangi vicdan, hangi hukuk bir gün farkla 20 yıl çalmayı kabul eder. Biz dilenci değiliz. Peşinen ödediğimiz primlerin karşılığını istiyoruz. Sadaka değil, hakkımızı istiyoruz.” dedi.

Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Işıkhan’a randevu çağrısında bulunan Uğurlu, “Yanıma kimseyi almayacağım. Soru sormayacağım, tartışmayacağım. Siz anlatın, ben dinleyeyim. Bir gün farkla 17 yıl geciktirilmiş emekliliğin adalet olduğunu bana anlatın. Eğer ikna olursam bir daha talepte bulunmayacağım.” ifadelerini kullandı.

“SÜRECİN TAKİPÇİSİYİZ”
“Uluslararası hukuk ihlal ediliyor” diyen Uğurlu, konuşmasını şu sözlerle bitirdi: “Prim gününü doldurmuş milyonların yaş bahanesiyle cezalandırılması uluslararası emek hukuku ihlalidir. Tüm teknik dosyalarımız hazır. Gerektiğinde bu sürecin takipçisi olacağız. Son günlerde sıkça dile getirilen “nimet-külfet dengesi” söylemine de yanıt vermek istiyorum. Bu ülkenin omurgası olan milyonlar külfet olamaz. Sistemi bozan biz değiliz; sigortasız çalıştırma, kayıt dışı ekonomi, yanlış politikalardır. 2026’da bu kademeli emeklilik adaletsizliği son bulmalı.”
Uğurlu’nun konuşmasının ardından siyasi parti temsilcileri de söz alarak destek konuşması yaptı.