Erdal Sarızeybek ve Banu Avar Kadıköy'deydi

Kadıköy Belediyesi Caddebostan Kültür Merkezi’nde düzenlenen gazeteci Banu Avar ile emekli albay Erdal Sarızeybek’in konuştuğu ‘Terör ve Demokrasi Projeleri’ konulu konferansa büyük ilgi vardı.

08 Şubat 2011 - 10:03

Kadıköy Belediyesi Caddebostan Kültür Merkezi’nde düzenlenen gazeteci Banu Avar ile emekli albay Erdal Sarızeybek’in konuştuğu ‘Terör ve Demokrasi Projeleri’ konulu konferansa büyük ilgi vardı.

Gazeteci Banu Avar ile emekli albay Erdal Sarızeybek, 5 Şubat Cumartesi günü, Kadıköy Belediyesi Caddebostan Kültür Merkezi’nde “Terör ve Demokrasi Projeleri” konulu bir konferans verdiler.
Kadıköy Belediyesi Sanat Kütüphanesi tarafından organize edilen etkinliğe Kadıköylülerin ilgisi büyüktü. Ek sandalyeler konulmasına rağmen izleyicilerin merdiven boşluklarını dahi doldurduğu etkinlikte birçok kişi de ayakta ve dışarıda kaldı.
İlk olarak söz alan Erdal Sarızeybek projektör yardımıyla gerçekleştirdiği sunumu çerçevesinde anlattıklarını görsel öğeler ile destekledi. Ulusal güvenlik, ulusalcılık, hükümet, hükümet ve terör ilişkileri, PKK terörünün tarihçesi, medya, Ergenekon, BOP ve TSK üzerine konuşan Sarızeybek büyük alkış aldı.
1978-1996 yılları arasında jandarma teşkilatının sınır, eğitim ve iç güvenlik birliklerinde komutanlık yapmış olan Sarızeybe,k ulusal konularda çok titiz ve dikkatli olunması gerektiğini belirtti. Hükümetin gençlere “Türk” kelimesini kullanmayı kötü bir eylemmiş gibi aktarmak için bütün yanlı medyayı seferber ettiğini söyleyen Sarızeybek, “Türkiye’yi kuran halka Türk Milleti denir! Ne mutlu Türk’üm demekten utanan bir toplum inşa edilmeye çalışılıyor” dedi.
“Bu ülkede üç tane devlet var, biri Türkiye Cumhuriyeti, biri PKK, bir diğeri de cemaat örgütlenmesi” diyen emekli asker, bazı TV kanallarının TSK ile PKK’yı eş tutan yayınlar yapıp halk gözünde ordunun güvenilirliğini azaltmaya çalıştıkları ifadesinde bulundu. Sarızeybek, Ergenekon davasının çöktüğünü vurgulayıp, davadaki çelişkileri vurguladı. Dünyanın hiçbir yerine dozerle gece patlayıcı madde aranmadığını belirten uzman subay, “Ya patlasa? Ya oradaki polis kardeşlerimiz şehit düşerse kim hesabını verecek bunun?” diyerek farklı bir pencere açtı.
Sarızeybek sözlerini sona erdirip mikrofonu Banu Avar’a bırakmadan salondaki dinleyicilere, “Sevgili vatandaşlar yüzde10 barajı gibi bir gerçek varken şu zor günlerde ya tutarsa deyip yeni partiler kuranlar ve onun peşinde koşturanlar var. Onlara verilmiş oylar mevcut hükümete verilmiş oy demektir. Parti için değil vatan için sandığa gidin. Atatürk’ün dediği gibi söz konusu vatansa gerisi teferruattır!” çağrısında bulundu.

Söz, BANU AVAR’DA

Sarızeybek’in konuşmasından sonra Banu Avar’ın geçmişte Mısır’da yaptığı bir belgesel çalışması gösterildi, ardından Avar, mikrofona geldi. Banu Avar söylemek istediği birçok şeyin Erdal Sarızeybek tarafından dillendirildiğini belirterek, “Ben Erdal Bey’in dediği birçok şeye katılıyorum bu yüzden olayın farklı bir boyutundan sizlere bahsetmek istiyorum. Bundan 30 yıl önce Amerika’dan bir karar çıktı tank, top, tüfekle ile halledilen birçok şeyin yumuşak güç kullanılarak çok daha ucuza halledilebileceği fark edilince yeni yöntemler ürettiler. Bu yöntemin en büyük silahı zihinlerin kontrolüdür. Zihinlerimize kontrol dışı bir akış gerçekleştiriliyor; Amerikan dizileri, filmleri… Türk dizilerinde batılı yaşama özendirme çabaları… Bakın Yugoslavya’ya da aynı şeyi yapmadılar mı? Önce pembe dizileri sürdüler Yugoslav kanallarına. Bakın pembe dizi izleyen kişi analitik düşünce kabiliyetini kaybeder. Söyledikleri her şey yalan! Uyarıyorum sizi, şimdi İran’a tu kaka diyecekler; bizim şu devirde İran ile et ve tırnak gibi olmamız gerekli” dedi.

‘ASSANGE AMERİKAN AJANI’

Banu Avar, Amerikan’ın yumuşak güç politikasıyla Soros ve benzerleri ile renkli devrimler yaptırdığını, Assange’ın da bu yumuşak gücün bir parçası olduğunu söyledi. Deneyimli gazeteci Wikileaks belgeleriyle Ortadoğu’yu karıştıran Assange’ın Amerikan’ın çıkarlarına hizmet ettiğini savundu.
Etkinlik, soru-cevap bölümü ve Avar ile Sarızeybek’in kitaplarını imzalamasıyla son buldu.

Haber: C.Can YÜKSEL
Fotoğraflar: Gürbüz ENGİN


ARŞİV