Erenköy Ruh ve Sinir Hastanesi yeniden tasarlanacak

Sağlık Bakanlığı’nın mülkiyetinde olan Erenköy Ruh ve Sinir Hastalıkları Eğitim ve Araştırma Hastanesi modern ve kullanışlı hale getirilmek amacıyla yeniden yapılacak. Yerleşkenin tasarımı için açılan Bizimköy Mimari Proje Yarışması'na 3 Mart’a kadar başvurulabilecek

10 Aralık 2019 - 12:30

Sağlık Bakanlığı,1932-1976 yılları arasında sanatoryum ve 1976 yılından beri de ruh ve sinir hastalıkları hastanesi olarak hizmet veren Erenköy’deki sağlık yerleşkesinin yeniden planlanması amacıyla mimari proje düzenlediğini duyurdu.

Bakanlığın ilanında şu ifadelere yer verildi: “Yarışma sürecinde hedef, hastane yerleşkesinin mevcut işlevini sürdürecek şekilde çağdaş, bütüncül bir anlayışla tasarlanması ve alanın tüm potansiyellerinin değerlendirilerek mekânsal kalitesinin yükseltilmesidir. Yarışma, ruh ve sinir hastalıklarının tedavi edildiği ortamlarda, nitelikli sağlık hizmeti ve nitelikli mimarinin birarada nasıl daha iyi sonuçlara ulaşılmasına katkı sağlayabileceğine yönelik çevresel ve sosyal duyarlılığa sahip örnekler elde edilmesi girişimidir.”

Bakanlığın paylaştığı bilgilere göre; Yerleşkede psikiyatri, çocuk psikiyatrisi, nöroloji ve bağımlılık alanlarında günlük yaklaşık bin 700 hastaya sağlık hizmeti veriliyor. Kurum, aynı zamanda erişkin psikiyatri, çocuk psikiyatri ve nöroloji alanında uzmanlık eğitimi veren, bu alanlarda öne çıkan bir eğitim ve araştırma hastanesi olarak biliniyor.

“AĞAÇLAR KORUNACAK”

Yarışma alanı içerisinde tescillenmiş çok sayıda ağaç bulunuyor. Yarışma şartnamesinde ağaçlara zarar verilmeden korunacağı ifade edilirken, şöyle denildi:  “Bu yoğun ağaç dokusuna zarar vermeden, yakın çevresi ile duyarlı şekilde ilişki kuracak yerleşme ve yapılaşma önerilerinin geliştirilmesi esastır.”

ESKİ YAPILAR KULLANILACAK

Yerleşkenin de içinde yer aldığı yaklaşık 9.7 hektar büyüklüğündeki çamlık alanda farklı tarihlerde yapılmış iki adet ahşap yapı da yer alıyor. Bu yapıların, rölöve, restitüsyon ve restorasyon projelerinin hazırlandığı belirtilirken, iki ahşap köşkün sosyal ve kültürel amaçlar doğrultusunda kullanılmak üzere yeniden kullanılacağı bilgisi verildi. Yarışma alanında aynı zamanda, tescilleri bulunmayan ama alanın belleğinde önemli yere sahip ve dönemlerine ait karakteristik özellikleri barındıran dört adet kâgir yapının bulunduğu da ifade edildi. Bu yapıların da yıkılmadan depreme karşı güvenli hale getirileceği belirtildi.

ÇEVRE DOSTU MALZEMELER

Bakanlığın paylaştığı bilgilere göre, kullanılacak malzemelerde çevre dostu yaklaşımın esas alınacağı vurgulandı. Ayrıca yarışmacıların önerilerinde mümkün olduğunca az katlı tasarımları tercih etmeleri gerektiği de belirtildi.

SON TARİH 3 MART

Birincilik ödülünün 120 bin TL olarak belirlendiği yarışmaya katılmak isteyenler projelerini en son 3 Mart Salı (2020) gününe kadar iletebilecek. Ödül töreni ise 14 Mart Cumartesi  günü düzenlenecek. 

YERLEŞKENİN TARİHİ

Erenköy sağlık yerleşkesi, farklı yıllarda inşa edilmiş tarihi servis binaları ve çam ağaçlarıyla kaplı geniş bahçesiyle İstanbul’un özgün sağlık mekânlarından biri olarak biliniyor. Yerleşkenin bir sağlık tesisi haline getirilmesi ise 1932 yılında Erenköy Sanatoryumu’nun kuruluşu ile başlamış.

Erenköy Sanatoryumu, İstanbul Verem Mücadelesi Cemiyeti (bugünkü adıyla İstanbul Verem Savaşı Derneği) tarafından kurulmuş. Derneğin 1930 yılındaki kongresinde İstanbul’da yeni bir sanatoryum daha kurulması kararı alınmış ve 1931 yılında Hilal-i Ahmer Cemiyeti’nden temin edilen yardımla Erenköy’de bulunan Feshane Nazırı Muhittin Paşa’nın köşkü ve çevresindeki arazi satın alınmış. Erenköy Sanatoryumu, 16 Mayıs 1932 günü hasta kabul etmeye başlamış ve 1976 yılına kadar aktif bir şekilde tüberküloz (verem) hastalarına hizmet vermiş. Yıllar içinde veremle mücadelenin gelişmesi, etkili aşı ve yeni tedavilerin yaygınlaşmasıyla birlikte sanatoryumların önemi geçmiş yıllara göre azalmaya başlamış. Erenköy Sanatoryumu 1976 yılında, tüm arazisi ve yapılarıyla birlikte Sosyal Sigortalar Kurumu’na devredilmiş ve SSK Erenköy Ruh ve Sinir Hastalıkları Hastanesi’ne dönüştürülerek 1977 yılından itibaren psikiyatri ve nöroloji hastalarına hizmet vermeye başlamış. 2005 yılında hastane SSK’dan Sağlık Bakanlığı’na devredilmiş, 2006 yılında ise eğitim ve araştırma hastanesi olmaya hak kazanarak Erenköy Ruh ve Sinir Hastalıkları Eğitim ve Araştırma Hastanesi adıyla tüm ülkeye hizmet vermeye devam etmiş.

 TARİHİ YAPILAR

Erenköy sağlık yerleşkesi, 1932 yılından itibaren yeni servis binalarının açılması, dönemin ihtiyaçları doğrultusunda ilaveler yapılması yoluyla genişlemiş. Özellikle sanatoryum döneminde inşa edilen ve halen kullanımda olan binalar dönemin karakteristik özelliklerini taşıyor. Bununla birlikte sanatoryum açılmadan önce arazi üzerinde bulunan ahşap köşklerin biri yıkılmış, halen ayakta olan ikisi ise kullanılamaz durumda.

Erenköy Sanatoryumu, 1932 yılında arazi üzerinde bulunan ve durumu iyi halde olan ahşap köşkün hasta servisine dönüştürülmesiyle faaliyete başlamış. 25 yataklı servis olan ve Merkez Pavyonu (Servisi) ismi verilen bu ahşap köşk, zamanla işlevini kaybetmiş ve1968 yılında köşkün bulunduğu alanda yeni bir binanın (Akbaytugan Servisi) yapılması için yıkılmış. Erenköy Sanatoryumu kısa süre sonra 25 yataklık kapasitesini doldurduğu için yerleşkede bulunan ikinci köşk de yataklı servis haline getirilmiş. 5 yatak kapasitesi ile sadece kadın verem hastalarına hizmet vermeye başlayan bu servise “Kadınlar Pavyonu” ismi verilmiş. Bugün yerleşkede tek ve harap haldeki ahşap köşk, 1930’lu yıllarda kadın verem hastalarının kaldığı bu köşk olarak biliniyor.

Kızılay Pavyonu ise sanatoryumun ilk kâgir binası. Bu bina 42 yataklı servis olarak 8 Ağustos 1938 tarihinde düzenlenen törenle hizmete açılmış. Bu yeni binaya, en önemli bağışı yapan Kızılay Derneği’ne atfen Kızılay Pavyonu (Servisi) ismi verilmiş. Bina günümüzde AMATEM Kliniği olarak kullanılıyor.

-Yarışmanın detaylarına  Sağlık Bakanlığı’nın sayfasından ulaşmak mümkün.

-Yarışma şartnamesini indirmek için tıklayın 


ARŞİV