Guguk Kuşu, analog kameradan daktiloya, plaktan orijinal imzalı fotoğraflara onlarca eşyayla Kadıköylüleri, nostaljik bir yolculuğa çıkarıyor
Kaan DERTÜRK
İnsanlar eskiyi hep anarlar. Bazen yaşamlarının bir döneminde bazen de tümüyle. Hele ki içinde bulunduğumuz bu günlerde ‘eskiler’ daha çok aranırken kuru kuruya anmak yeter mi? Eskilere şöyle bir dokunayım, gençliğimin eşyalarıyla tekrardan göz göze geleyim diyenler için Erenköy’deki Guguk Kuşu: Antika – Retro – Vintage dükkânı bakılması gereken bir adres. Kadıköy’ün bu farklı mekânına yaptığımız ziyarette, Guguk Kuşu’nun sahibi 20 yıllık Kadıköylü Melih Kıran ile antikaları ve dükkânının öyküsünü konuştuk
“SÜPRİZLİ BİR MESLEK”
• Farklı ve konsept bir dükkân açma fikri nerden geldi?
Yaklaşık 14 sene işletmecilik yaptım. Çeşitli restaurant ve barlarda çalıştım. Bir süre sonra ise düzenli bir işe yönelmek istedim. Gece hayatı insanı fazlasıyla yoruyor. Herkesin yapabileceği bir şey değil. Zor bir meslek yapıyordum ve önümde evlilik süreci vardı. Durum böyle olunca radikal bir karar almam gerekiyordu. Babam da yaklaşık 20 sene antikacılık yaptı. Bir nevi baba mesleği de diyebiliriz benim durumuma. Ama biraz daha farklı olarak benim aklımda antikacılık ya da eskiye yönelik bir şey yoktu. Her şey bir anda oldu.
• Aslında bir bakıma kaçış öyküsü yaşamışsınız. Radikal bir karar ile eşya toplayıcılığına girişmek zor olmadı mı?
Doğrusunu söylemek gerekirse ilk başta yaptığım işi anlayamadım. Anlama sürecim bir yıl sürdü. Daha önceden eski eşyalarla ya da geri dönüşümle alakalı hiçbir bilgim yoktu. Kendim araştırarak, öğrenerek ve esnaflarla konuşarak bu işin belli bir mertebesine gelebildim. Hala kendimi oldum saymıyorum. Çünkü çoğu mesleğin sonu yoktur. Bu mesleği hiçbir zaman öğrenemezsiniz. Her gün karşınıza yeni bir şey çıkar. Senelerdir bu işi yapsanız bile karşınıza aniden çıkan bir parça ile şok olup, öğrendiğiniz her şey geride kalır. Oldukça sürprizli ve heyecanlı bir meslek
• Peki ya ‘Guguk Kuşu’ ismi nerden geliyor?
Guguk Kuşu ismini nişanlım önerdi. Biz de, bu isimle birlikte diğer birkaç ismi sosyal medyada oylamaya sunduk. Aralarından en beğenilen ise Guguk Kuşu oldu. Herhalde bunda Jack Nicholson’ın aynı ismi taşıyan kült filminin de büyük bir payı var diye düşünüyorum. Bize de çok sıcak ve sempatik geldi ve ismimizi çok seviyoruz.
“EŞYALARI ÇÖPE ATMAYIN”
• Dükkânınızdaki favori ürününüz nedir?
18. yüzyılda yaşamış olan orkestra şefi ve müzik bestecisi Richard Wagner’in orijinal imzalı fotoğrafı var. En sevdiğim parça budur. Kurgusal karakter olan Sherlock Holmes’ün evinin olduğu yer olan Londra, Baker Street’te çekilmiş bir fotoğraf. Ayrıca fotoğrafın arkasında Wagner’in ıslak imzası halen duruyor.
• Bu fotoğrafın size geliş öyküsünü anlatabilir misiniz?
Kadıköy’de yoğun bir kentsel dönüşüm var. Bundan dolayı da çoğu insan taşınıyor. Taşınma esnasında anılar, unutulanlar ve gizli kalmış her şey ortaya çıkıyor. Birileri bir şeyleri çöpe attığı zaman sakın atmayın diyorum. Attıklarınızdan geri dönüşüm olabilir diyorum. Sizin sevmediğiniz bir obje başka birine hoş gelebilir. Guguk Kuşu da artık bilinen bir isim olduğu için çoğu insan direkt olarak eski eşyalarını göstermek için bize geliyor. Eski fotoğraflar olsun, daktilolar, kasetler, plaklar… Akla hayale gelmeyecek birçok ürün geliyor. Bu fotoğraf da bana kentsel dönüşüm bir hediyesi oldu diyebilirim.
• Fotoğrafın size geliş öyküsü gibi yaşadığınız başka ilginç anlar var mı?
Bir sürü var. Aklıma ilk gelen ise bir müşterimiz sürekli olarak evindeki plaklardan bahsediyordu. Bu muhabbet neredeyse bir yıl sürdü. En sonunda plaklarını görmek için evine gittim. Plakları karıştırırken ilginç bir şekilde Erkin Koray’ın 1962 yılında çıkardığı “Bir Eylül Akşamı” plağı karşıma çıktı. Çok nadir bir 45’liktir. Ülkedeki plakçılar arasında bile bu plağa sahip olanların sayısı on kişiyi geçmez. Bu plak ile karşılaşmak beni fazlasıyla heyecanlandırmıştı.
“4 BİN ÜRÜNÜMÜZ VAR”
• Guguk Kuşu’nda ne tarz ürünler var?
Ürünlerimiz tek bir kesime hitap eden cinsten değiller. Eski basım kitaplar, plaklar, efemera diye tabir ettiğimiz yazılı belgelerden tutun, 4 bin ürünümüz var. Müşterilerimiz yalnızca Kadıköy bölgesi ile sınırlı da değil. Ankara, İzmir, Adana, İzmir, Artvin gibi birçok ilimizden sosyal medya aracılığıyla bize ulaşanlar oluyor.
• Guguk Kuşu’nu nasıl tanımlıyorsunuz? Burası bir Antikacı mı? Zücaciyeci mi? Yoksa Mağaza mı?
Aylardan beri biz de bu soruyu düşünüyoruz. Kendimize henüz bir sınıflandırma yapabilmiş değiliz. Eskiciyle, antikacı arasında bir yerde kalıyoruz. Fakat bizim yaptığımız işin tam bir tanımı yok. Tabelamızda antikacı sıfatı da yazıyor ama tamamen bir antikacı değiliz. Bir diğer yandan ise antika ürünleri de fazlasıyla satıyorum. Kendimizi daha çok Guguk Kuşu: Antika – Retro – Vintage olarak annmayı uygun görüyoruz. Böylelikle ürün yelpazemizi daha net bir şekilde ifade etmiş oluyoruz. Üç ayrı zaman diliminden de ürünlere sahibiz.
• Dükkânınızdan alışveriş yapan ünlü koleksiyonerler var mı?
Rahmi Koç, Mabel Matiz, Onur Baştürk ve daha çok koleksiyona yatkın olan Osmantan Erkır irtibatta olduğum müşterilerim arasında. Özellikle Rahmi Koç, müzesi için enteresan ürünler arayışında. Bu arada kendisi oldukça pazarlıkçıdır. Bazen kendisiyle anlaşamıyoruz. (gülüyor) Oldukça zor beğeniyor. Eğer bir ürünü beğendiyse de oldukça sıkı bir pazarlık yapıyor.
• Ürünlerinizle antika pazarlarına katılıyor musunuz?
Yaklaşık üç senedir düzenlenmekte olan Feriköy Antika Pazarı var. Cumartesi ve pazar günleri biz de pazarda tezgâh açıyoruz. Genellikle yetmişler ve seksenler ürünlerini götürüyoruz. Renkli televizyonlar, teneke lambalar, daktilolar, analog fotoğraf makineleri ve daha nice ürün sunuyoruz. Her hafta ürünlerimizi değiştirerek tezgâhımızı açıyoruz.
Adres: Şemsettin Günaltay Cad. Tevfik Bey Sok. No:3 / Erenköy