Fikirtepe’yi neler bekliyor?

Gayrimenkul Hukuku Enstitüsü’nün düzenlediği çevrimiçi çalıştayda, Fikirtepe’nin yeni imar planı konuşuldu. Uzmanlar yeni imar planının uygulanması halinde sorunların çözüleceğini ifade ediyor

18 Mart 2021 - 09:54

Geçtiğimiz ay askıya çıkan Fikirtepe’nin yeni imar planı, Gayrimenkul Hukuku Enstitüsü’nün düzenlediği çevrimiçi çalıştayda tartışıldı. Kentsev Vakfı Genel Sekreteri Haldun Ersen’in moderatörlüğünde gerçekleştirilen Fikirtepe Çalıştayı’nda ilk sözü Gayrımenkul Hukuku Enstitüsü Başkanı Avukat Ali Yüksel aldı.

Fikirtepe’nin kentsel dönüşüm süreci hakkında bilgi veren Yüksel, “Yeni imar planı, daha önceki planlarda yer alan şikayet konularını çözebilir. Kamu paylarını yani sosyal donatı payları alınırken nereden alınacağı çok önemli. Başka parsel ve adalardan yapılan bir kesintiyle mi sağlanacak? Fikirtepe’de yine kamu şirketlerinin aday olup olmayacağı konuşuluyor. Kamu şirketleri yüzde 54 ile bu sözleşmeleri gerçekleştirebilecek mi? Bununla ilgili bir açıklama yok. Şu anda işi yarım bırakan şirketlerin neden iş yapmadığını araştırdığımız zaman, şirketler satışların yavaş gideceği endişesiyle işe başlamadıklarını ama hak sahiplerinin kiralarını ödeyeceklerini söylüyorlar. Mahkeme süreçleri uzuyor, hak sahipleri mağdur oluyor. İnsanlarla sözleşme yapıp evlerini yıkıp kiralarını vermemek, çadıra mahkum etmek. Bu ahlaklı bir yaklaşım değil.” dedi.

“FİKİRTEPE’DE KRİZ YAŞANIYOR”

Fikirtepe’de bir kriz yaşandığını ifade eden İmpo İmar Yönetim Kurulu Başkanı Hüseyin Oflaz, “Krizin gelişimini ve önceliklerimizi belirlemek lazım. Ortak hareket etmemizde fayda var. Bu krizi ortak akıl ile yönetmek ve işin içinden çıkmak önemli. Sivil toplum örgütleri ve yerelde yaşayan insanlar olmadan bu krizin çözülme ihtimali yok.” şeklinde konuştu.

“Dönüşüm biraz yıkıcıdır, değişim ise onarmak demektir.” diyen Oflaz konuşmasını şu sözlerle sürdürdü: “Fikirtepe’de değişim değil dönüşüm yaşanıyor. Fikirtepe’deki kronik sorun 1980’li yıllarda başladı. İmar afları ile mevcut yapılar yasallaştırıldı. Küçük parseller bölgede kronik problemlerin daha da büyümesine sebep oldu. Planlı gelişme olmadığı için bölge bugünkü durumuna geldi. Fikirtepe’de yaşayan malikler bu işin asıl katılımcısı olmak zorunda. Şu anki imar planı askıda. Bunu yaşatmak amaçlanmalı. Planlarda toparlanma yapılmış, gerekli kriterler sağlanmış. Geçmiş plan hakları korunarak, ruhsatlandırma sürecine girileceğini düşünüyorum.”

“KRİZ FIRSATA ÇEVRİLMELİ”

Uygulamaya ilişkin tüm işlemlerin Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından yapılacağını söyleyen Şehir Plancısı Süleyman Karalı yeni imar planı hakkında şu bilgileri paylaştı: “Onaylanan plan birinci etabı içeriyor. Diğer kısımların ikinci ve üçüncü etap şeklinde planlanacağı anlaşılıyor. 3194 sayılı kanunun 18. Maddesine göre bütün ve etaplar halinde arsa ve arazi düzenlemesi yapılacak. 1/5000 ölçekli nazım imar planında bir hektar alanda 810 kişinin yaşayacağı öngörülüyor. Kişi başına düşen inşaat alanı ise 50 metrekare olarak belirlenmiş. Planda donatı alanları bütünlük ve süreklilik oluşturacak şekilde düzenlenmiş.”

Fikirtepe’de emsal artışlarının yüksek olduğunu söyleyen Kıralı, “Kadıköy’ün imarı 2.07’dir. Bu plan hazırlanırken yani meclise gittiği 2005 yılında  ‘Buraya bir imar verelim de kentsel dönüşüm nasıl oluyor’ denildi. Yani bir deneme yöntemiydi. Bundan sonra bu süreci krizi fırsata çevirmek önemli. Süreci akıllı bir şekilde bitirmek hem orada yaşayanlara hem de memlekete faydalı olacaktır.” şeklinde konuştu.

“EN ÇOK BİZ SEVİNMİŞTİK”

Kat maliklerini temsilen söz alan Mustafa Uğur, Fikirtepe’de kentsel dönüşüm başladığı zaman en çok Fikirtepe halkının sevindiğini ifade ederek, “Çok sevinmiştik ama işler istediğimiz gibi gitmedi. Bizim üstesinden geleceğimiz işler değildi bunlar. İnsanların önünü açmak için devletin daha farklı uygulamalar yapması gerekirdi. Dünyanın en iyi sözleşmesini yapsanız dahi müteahhit firmalar iyi niyetli olmadıkları sürece çözüm olacağını düşünmüyorum. Benim adamda 50 aydır çivi çakılmadı. Ben mahalle temsilcisiyim. Sözleşmede edimler vardır. Bir taraf edimini yerine getirdiğinde karşı tarafın da yerine getirmesini bekleriz. Biz yaptık ama karşı tarafta bir şey yok. Böyle olunca tabii ihtarlar çekilmeye başlandı ve işin rengi değişti. Buraya katılmadan önce çevremdeki insanlarla konuştum. İnsanlar perişan durumda. Genelde kira alacaklarında büyük sıkıntı yaşanıyor.  Bu işlerin tekrar bir düzen içinde yapılacak olması insanları havaya soktu. Bütün Fikirtepe halkı bunu bekliyor.” dedi.

“İŞİN SAHİBİ ARTIK BAKANLIK”

Uğur’dan sonra söz alan FİKENTDER Başkanı Yasin Bektaş da devletin kanun çıkardığını ama vatandaşı serbest bıraktığını söylerken şu değerlendirmelerde bulundu: “Yanlış tercihler, seçimler ve attığımız imzalar maalesef bizlerin de yanılmasına sebep oldu. Kasım ayında Twitter’da bir kampanya düzenledik ve buradaki kördüğümü çözecek tek kişinin Cumhurbaşkanı olduğunu yazdık. Bu süreçten sonra bakanlık toplantı organize etti. İki ay gibi kısa bir sürede planlar açıklandı ve bizi sevindirdi. Biz bu plan notlarının iyi olduğunu düşünüyoruz. Fikirtepe’de işin sahibi artık bakanlık. Buradaki uygulamaları 6306 sayılı yasanın 6/a maddesi üzerinden yürüteceklerini söylüyorlar. Fikirtepe’de yaşanan süreçte çok sözler verildi ama yerine getirilmedi, bakanlar değişti. Şu anda malum bunların biraz da yazılı olması lazım. İnşaat teminatlarına kira yardımı ücretlerinin eklenmesi lazım. Fikirtepe’de yatırım yapan insanlar var. Bu insanların hakları ne olacak? Bunların da çözüme kavuşturulması gerekiyor.”

Çalıştayın sonunda katılımcılara söz verildi ve uzmanlar Fikirtepelilerin sorularını yanıtladı.


ARŞİV