Fındıklı'dan Kadıköy'e bir tiyatro
Boğaz’ın öteki yanında Fındıklı’da, 2012’de kurulan Craft Tiyatro, bir süre önce Kadıköy’de de bir sahne açtı
Gökçe UYGUN
Bugüne dek Kayıp, Uğrak Yeri, Kaset, Kabin, Garaj, Enkaz, Kalp Düğümü, Taşlar gibi birbirinden dikkat çekici 8 oyunu sahnelerine taşıyan Craft Tiyatro, Kadıköy’de şube açtı. Biz de, kadınlar tarafından idare edilen Craft’ı, kurucuları Çağ Çalışkur ve Bahar Erkal’la konuştuk.
- 3 yıllık yeni bir tiyatrosunuz. Nasıl kuruldunuz ve Craft ne demek?
Çağ Çalışkur: Oyun oynayarak başladı, bir evin bir salonunda, sonra daha büyük bir oyun alanına ihtiyacımız oldu ve Craft’ı açtık… Önce bir atölyeydi sonra çalıştıklarımızın boşuna olmadığını görmeye ihtiyacımız oldu, tiyatroyu açtık. Craft, beceri, hüner gibi anlamlara geliyor. Oyunculuk terimi olarak da oyuncunun sahip olması gereken özellikleri tanımlıyor. Adını neden Craft koyduğumuzu sorarsanız, kelimenin “sert sessizler”den oluşmasını seviyoruz…
- İstanbul’daki tiyatro dünyasında nasıl bir boşluğu doldurmak /neleri değiştirmek için yola çıkıldı?
Ç.Çalışkur: Her oyun başka bir şeyi değiştirmek için aslında ama kuruluşumuzdan beri en güçlü hissettiğimiz şey kendimizi özgürce ifade edebilme ihtiyacı, oyun oynamayı ciddiye alabilmek istedik.
-Bugüne dek sahnenizde sergilenen oyunları seçmenizdeki temel izleğiniz neydi?
Ç.Çalışkur: Hepsinin hikâyesi birbirinden çok farklı ama güncel metinler olmasını önemsiyoruz. Yerli yazarlarla çalışmanın da çok önemli olduğunu düşünüyoruz.
Bahar Erkal: Hayatta bizi etkileyen, kendimize dert edindiğimiz şeyleri sahneye taşıdık.
- Craft, Kadıköy’de şube açtı Kasım 2014’te. Ana yeriniz Fındıklı iken neden Kadıköy’e gelmeyi tercih ettiniz?
Ç.Çalışkur: Aslında en çok içinde bulunduğumuz köşke tutulduk galiba. Hem atölye hem tiyatroyu aynı binanın içine sığdırmak hiç kolay olmuyordu. Kadıköy’deki mekân bunun için kusursuzdu. Ayrıca ne kadar çok izleyiciye ulaşabilirsek o kadar mutlu oluyoruz tabi.
-Biz Kadıköylüler kültür sanatın ana merkezinin hep “karşı yaka” olmasını eleştiririz. Sizce neden Kadıköy biraz bu anlamda “ihmal edilmiş” konumda?Ç.Çalışkur: Artık tiyatro için bunu söylemek çok mümkün değil. Ama Avrupa tarafında yaşayanların bu tarafa geçmekten imtina ettikleri gibi bir durum var galiba…
B.Erkal: Bence Kadıköy’ün tek farkı daha sakin ve huzurlu olması. Karşı taraf bu konuda daha atak davranıyor olabilir. Ama ben Kadıköy’ün tiyatro anlamında kesinlikle ihmal edilmiş olduğunu düşünmüyorum. Sadık bir izleyici kitlesine sahip çok değerli özel tiyatrolar var burada.
-Kadıköy’de yeni açtığınız salon, konumu itibariyle merkezi ama biraz kör noktada… Bunu fark etmiş miydiniz yahut özellikle mi seçtiniz burayı?
Ç.Çalışkur: Evet galiba tek eksiğimiz bu. Ama atölye de olabilecek, bir miktar gürültü yapılabilinen ama dışarıdan gürültü gelmeyen çok geniş bir mekânı herhangi bir semtin göbeğinde bulmak çok kolay değil. Bulursanız da sadece kirayı ödemek için çalışmak zorunda kalıyorsunuz. Biliyorsunuz tiyatro maliyetli bir iş, her projenin bir yatırımı var. Biz çalışıyoruz ki iyi oyunlar yapabilelim… O yüzden böylesi daha doğru, seyirciye güvenmeyi seçtik…
-Kadıköylü tiyatro izleyicisinin profilini nasıl çizersiniz?
Ç. Çalışkur: Gerçekten bilmiyorum ama çok merak ediyorum.
B. Erkal: Nezih, huzurlu, sadık…
-Kadıköy’deki oyunlarınız nasıl gidiyor? Buraya gelmiş olduğunuza memnun musunuz?
Ç.Çalışkur: Yönetmen tarafım çok memnun, rahat rahat hayal kurabiliyorum. Artık 120 kişilik bir sahnemiz var, alanımız geniş. Sadece Kadıköy seyircisiyle daha tam tanışamamış gibi hissediyorum…
-Craft Kadıköy’de bu sezon hangi oyunları izleyebilecek Kadıköylüler?
Ç.Çalışkur: Kalp Düğümü, Garaj, Taşlar hali hazırda oynuyor. Bir de Personel diye yeni bir oyunun provalarını yapıyoruz. İşyerlerimizde karşılaştığımız şiddeti sorgulayan kara bir komedi.