Çağdaş Hukukçular Derneği’nin Hatay raporuna göre depremin ikinci ayına gelinirken barınma ve su sorunu hala çözülemedi. Kentteki birçok yardım noktasında duş ve tuvalette kullanılacak su sorunu devam ediyor
Çağdaş Hukukçular Derneği (ÇHD), 6 Şubat depremlerinden etkilenen Hatay’ın Antakya, Defne ve Samandağ ilçelerinde 8 Şubat – 6 Mart arasındaki gözlemleri ve çalışmalarına dair raporu kamuoyu ile paylaştı. Yardımlar ve Arama Kurtarma Bakımından Yapılan Ayrımcılık, Yapıların Hukuka Aykırılığı/Eskiliği/Denetimsizliği, Acil Müdahale Noksanlığı, Temel İhtiyaçların Noksanlığı, İkinci Büyük Depremlere İlişkin İhlaller başlıklarının yer aldığı raporda ÇHD olarak müdahil olunan işkence ve kötü muamele vakalarına dair veriler de yer alıyor.
Depremde ölü ve yaralı sayısının hala tespit edilemediğinin hatırlatıldığı raporda tanık olunan hak ihlalleri özetle şöyle:
- Depremin ilk gününde yapılan uluslararası yardım çağrısı üzerine hızlıca ülkemize gelen pek çok ülkenin profesyonel arama kurtarma ekipleri saatlerce Adana Havalimanı'nda bekletildi. Ekipler ihtiyaç duyulan alanlara zamanında ulaştırılamadı ve sahaya ulaşan ekiplere gönüllüler dışında hiçbir lojistik destekte bulunulmadı.
- Enkazlardan ağır yaralı şekilde çıkmayı başaran depremzedeler çok uzun süre en temel sağlık hizmetlerinden yoksun kaldı.
- Depremin gerçekleştiği hafta Sağlık Bakanlığı Ölüm Bildirim Sisteminin çalışmaması nedeniyle depremde vefat eden birçok kişinin ölüm kaydı sisteme girilemedi.
- Elektrik gibi sular da deprem itibariyle günlerce kesik kaldı ve depremin birinci ayı geride kalırken Hatay ili genelinde su sorunu çözülemedi. Halen birçok yardım noktasında duş ve tuvalette kullanılacak su sorunu devam ediyor.
“UYUZ SALGINI BAŞLADI”
- Depremin üzerinden bir ay geçmiş olmasına rağmen hala birçok kişinin barınma sorunu çözülemedi.
- Özellikle çocukların, bebeklerin, hastaların temel beslenme ihtiyaçlarını karşılayacakları destekler yapılmadı.
- Depremin üçüncü günden sonra kurulabilen seyyar tuvaletlerin birçoğunun Asi Nehri’ne boşalıyor olması, bölgeye hijyen ürünlerinin ikinci günden sonra gelmeye başlaması salgın hastalıklara zemin hazırladığı gibi insanların psikolojik olarak da yıpranmalarına sebep oldu.
- Uyuz salgını başladı, gönüllü sağlıkçılar kendi imkânları ile uyuz ilacı yaparak köyler dahil insanlara ulaştırmaya çalıştı.
- Bebek ve çocuklarda soğuk algınlığı vakalarıyla birlikte hijyen koşulları ve beslenmeye bağlı olarak mide ve bağırsak enfeksiyonları arttı.
- Su sıkıntısı, tuvaletlerin banyoların yeterli ve hijyenik olmaması, temel hijyen ürünlerine erişilememesi birçok bölgede özellikle kadınlar başta olmak üzere tüm depremzedeler açısından çeşitli enfeksiyonların artmasına sebep oldu.
YALNIZ KADINLARA ÇADIR VERİLMEDİ
- Depremzede kadınlar hijyenik pede ve ihtiyaç duydukları diğer ürünlere erişemedi. Yardım paketlerinden sınırlı sayıdaki ürünler hızla tükendi.
- Çadır gibi listeyle dağıtılan belli ürünlere yalnız yaşayan kadınlar hiçbir koşulda erişemedi.
- Bazı kadınlar deprem anında üzerlerinde bulunan kıyafetlerle dışarıda bekleyemedikleri için rahatsız hissedip giyinme ihtiyacıyla hasarlı evlerine geri dönmek zorunda kaldı.
- Kalabalık çadırlarda da kadınlar fiziksel/psikolojik boyutlarıyla erkek şiddetine ve cinsel tacize maruz kaldı.
İŞKENCE VE KÖTÜ MUAMELE
- Birçok demokratik kitle örgütünün yardım araçları şehir girişinde veya şehir içinde dağıtım aşamasında kolluk kuvvetlerince engellendi.
- Bölgede Polis Özel Harekat (PÖH) tarafından depremzedelere uygulanan kötü muamele ve işkenceye tanık olundu.
- Ahmet Güreşçi gözaltında gördüğü işkence sonucu hayatını kaybetti.
- Depremin ikinci haftası Antakya'da üniformalı ve silahlı özel harekat polislerinin kullandığı plakasız sivil araçlar ve plakasız akrepler tespit edildi. ÇHD plakasız araçlarla ilgili suç duyurusunda bulundu.