İstanbul'un tartışmalı projelerinden ‘Haydarpaşa Port’, Belediye Meclisi’nde onaylandı.
Gökçe UYGUN
Kamuoyunda uzun süreden beri tartışılan, uzmanların karşı çıktığı “Haydarpaşa Port” projesi, İstanbul Büyükşehir Belediye Meclisi’nden geçti. “1/5000 ölçekli Harem Bölgesi ile Haydarpaşa Liman ve Geri Sahası Nazım İmar Planı’na ilişkin değişiklik teklifi,” CHP’li üyelerin ‘red’ oyu vermesine rağmen AK Partili üyelerin ‘evet’ oyu vermesiyle oy çokluğuyla kabul edildi.
Plan notlarında Gar, kültürel tesis, turizm ve konaklama alanı olarak ifade ediliyor. Binanın zemin katının TCDD işletmesinin Gar hizmetleri için kullanılması öngörülürken, diğer katların “tarihi, kültürel ve sosyal alt yapısı ile ön plana çıkacak kültür merkezi, sosyal tesis ve konaklama tesisi olarak” kullanılacağı ifade ediliyor. Projeyle Haydarpaşa'nın önemli bir “ticaret ve turizm merkezi olacağı” ifade ediliyor. Harem’den Moda burnuna kadar büyük bir alanı kapsayan Haydarpaşa Port projesi tamamlandığında bölge turizme açılmış olacak. Proje kapsamında Haydarpaşa garının da yenilenmesi planlanıyor. Buna göre, gar iki yıl yenilenme sürecine girecek. Sonrasında ise bir katı müze olarak kullanılacak ve burada tren geçmişi ile ilgili materyaller sergilenecek. Gardaki büfeler ise garın içine dahil edilip alışveriş yeri olarak kullanılacak. Harem otogarı ise yeşil alan olacak.
'GÖKDELENLER YAPILACAK’
Haydarpaşa Port projesinin 2004’ten beri tartışılan projelerden biri olduğunu belirten Mimarlar Odası İstanbul Büyükkent Şubesi 2. Başkanı Sabri Orcan, yaklaşık 4 milyon metrekarelik alanda oteller, kongre salonları, alışveriş merkezleri ve yat limanı yapılıp, bölgenin turizme açılacağını ifade etti. Ayrıca projede şu andaki liman alanında 30-40 katlı 7 tane gökdelen yapılması planlandığını söyleyen Orcan, “Bu binalar ticari amaçla yapılıyor. Kamu alanı olarak planlanmıyor. Şu andaki tren alanı da imara açılacak” dedi. Projeyle birlikte Haydarpaşa garının da ortadan kalkacağını ifade eden Orcan, Haydarpaşa garı İstanbul’un en önemli sembollerinden biridir. Belki tren yoğunluğu azaltılabilir ama tren buraya muhakkak gelmelidir. Oysa proje gerçekleştiğinde Ankara’ya trenle gitmek için önce Gebze’ye gitmek gerekecek” dedi.
‘SİLUET BOZULMAYACAK’
Turizm Bakanı Ertuğrul Günay ise projede kendilerini ilgilendiren kısmın, Haydarpaşa’nın silüetinin bozulmaması olduğunu söyledi. Günay, bu konuda herhangi bir sıkıntılarının olmadığını vurgulayarak, “Projede bizi ilgilendiren, yapının silüetinin gölgelenmemesi ve yapının özgünlüğünün ortadan kaybolmamasıydı. O konuda herhangi bir sıkıntımız yok. Haydarpaşa tarihi binası olduğu gibi korunacak ve o çevrede yüksekliğini aşan bir yapı olmayacak” dedi.
KONU YARGIDA
Öte yandan konu çoktan yargıya taşındı bile. TMMOB Mimarlar Odası İstanbul Büyükkent Şubesi, TMMOB Şehir Plancıları Odası İstanbul Şubesi, Birleşik Taşımacılık Çalışanları Sendikası ve Liman-İş (Türkiye Liman ve Kara Tahmil Tahliye İşçileri Sendikası) tarafından İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı'na, “Üsküdar İlçesi, Harem Bölgesi ile Haydarpaşa Liman Geri Sahası 1/5000 Ölçekli, 19.06.2012 Tasdik Tarihli Nazım İmar Planı"nın öncelikle yürütmesinin durdurulması ve iptali istemi ile dava açıldı. Planın kamu yararına aykırı olduğu vurgulanan dava dilekçesinde, “Haydarpaşa Garı ve Geri Sahası Kentsel Sitin tümünü ve etkileşim sahalarını içerecek biçimde yeniden ele alınması bilimsel ve hukuksal bir zorunluluktur. Söz konusu proje alanı tümüyle kamu mülkiyetindedir. Konumunun stratejik önemi nedeniyle, alanın kamu mülkiyetinde kalması gerekmektedir. Bu çerçevede, TCDD'nin, alanın mülkiyetini kamu yararına kullanma amacıyla devretmemesi gerekmektedir. Kentsel belleğe katkı sağlayacak ve onu sürekli canlı tutacak; endüstriyel miras kavramını koruyarak öne çıkaracak ve bu mirası kamuya en iyi şekilde sunacak bir alan olarak da işlevlendirilmeli ve tasarlanmalıdır. Olası bir afet durumunda Haydarpaşa alanının toplanma ve sığınma noktası olarak tasarruf edilmesi kamu yararı ve can güvenliği açısından büyük önem taşımaktadır. Bu nedenle alandaki yapılaşma yoğunluğunun son derece sınırlı tutulması ve kamusal açık alan özelliğinin korunması gerekmektedir. Sözkonusu uygulamanın devam ettirilmesi halinde ise geri dönüşü mümkün olmayacak zararlara neden olunacaktır” denildi.
İNTERNETTE İMZA KAMPANYASI
İnternet üzerinden başlatılan kampanya ile de “Haydarpaşa ve Sirkeci Garları gar olarak kalması” talep ediliyor. Kampanyayı başlatan Yıldız Teknik Üniversitesi (YTÜ) Ulaştırma Anabilim Dalı emekli öğretim üyelerinden Prof. Dr. Zerrin Bayraktar, “Öncelikle İstanbul gibi bir metropolün Anadolu ve Trakya'ya demiryolu ile bağlantısında demiryolu yolcu ulaşımı için garların mutlaka kent merkezinde olması gerekir, diğer yandan İstanbul’un ve hatta Türkiye’nin tarihindeki önemleri bakımından bu garlar işlevlerini mutlaka sürdürmelidirler. Bugün yapılmak istenen kişilerin tarih bilincini silerek geçmişle bağlantısını koparmaktır. Geçmişi olmayan bir ulusun geleceğinin de olmayacağı unutulmamalı” diyor.