Fotoğraflar: Gürbüz Engin
Restorasyon çalışmalarının sürdüğü Haydarpaşa Garı’nın çevresindeki arkeolojik kazılar devam ediyor. İstanbul V Numaralı Kültür Varlıklarını Koruma Bölge Kurulunun kararıyla 11 Mayıs’ta başlayan arkeolojik kazı çalışmalarında 3 müze uzmanı, 18 serbest arkeolog, 1 restoratör, 1 fotoğrafçı ve yaklaşık 400 işçi görev yapıyor.
Arkeoloji Müzeler Müdürlüğü’nün denetiminde yürütülen kazı çalışmalarında neredeyse her gün yeni tarihi kalıntılar çıkartılıyor. Dönümlerce büyüklükteki arazinin her noktasında Roma, Bizans, Osmanlı ve Cumhuriyet dönemine ait tarihi bulguları görmek mümkün. Arkeologların verdiği bilgilere göre; Erken Bizans dönemine tarihlenen mimari kalıntıların yanı sıra Geç Osmanlı Dönemine ait olduğu düşünülen bir çeşme ile yine Klasik-Hellenistik, Roma, Erken Bizans, ve Osmanlı Dönemlerine ait pişmiş toprak kandil, sikke ve çanak çömlek parçalarına rastlanıldı.
Peronların olduğu kısımda ise Hellenistik döneme ait olduğu düşünülen ve demir kenetlerle birbirine bağlı kesme dörtgen blok taşlardan yapılan bir podyum bulundu. Geç Roma Erken Bizans, Orta ve Geç Bizans dönemlerine ait yol kalıntıları, hamam yapısı, kamusal veya dinsel yapılara ait çok sayıda mimari kalıntılara ve Geç Osmanlı Dönemi duvarları da şu ana kadar bulunan kalıntılar arasında.
SUR DUVARI OLABİLİR
Peronların kuzeyinde bulunan alanda sürdürülen çalışmalarda ise batı yüzü kesme dörtgen blok taşlarla çok düzgün bir şekilde inşa edilmiş, sandık duvar tekniği ile yapılmış büyük bir duvar tespit edildi. Uzunluğu 100 metre, genişliğinin ise 3 metre olan bu duvarın henüz hangi döneme ait olduğu kesinleşmiş değil. Ancak arkeologlar duvarın 2 bin yıllık bir geçmişe sahip sur duvarının devamı olduğunu düşünüyor. Duvarın önündeki toprak yapısını inceleyen arkeologlar limanının bu noktadan başladığını ifade ediyorlar. İbrahimağa bölgesinde yapılan kazılarda da Orta Bizans dönemine ait seramik tuğla fırını açığa çıktı.
“BİN YILLIK” MEZAR BULUNDU
Aylardır süren kazı çalışmalarında şimdiye kadar onlarca mezar kalıntısı çıkartıldı. Ancak yapılan son çalışmalarda ortaya çıkarılan mezarda bütünlüğü çok fazla bozulmayan ve bin yaşında olduğu düşünülen bir iskelet bulundu. İskeletin üzerinde bir de koku kolyesi bulunuyor.
İMPARATORLARIN SİKKELERİ ÇIKIYOR
Kazı alanında süren çalışmalarda şimdiye kadar yaklaşık 2 bin adet sikke bulundu. Altın ve gümüş sikkeler titizlikle incelenip numaralandırılıyor. Aldığımız bilgilere göre; bazı sikkeler oldukça temiz durumda ve üzerindeki yazılardan nerede basıldığına ve dönemine ait bilgiler de yer alıyor. Bulunan sikkelerden bazılar M.S 610- 641 III. Konstantinos, M.S 527- 565 I. Justinianus’a ait.
ÇEŞMEDEN HALA SU AKIYOR
Kazılarla birlikte Bizans dönemine ait bir de çeşme bulundu. Bu çeşmenin özelliği hala aktif olması. Yetkililerin verdiği bilgilere göre kazı alanında bulunan su kanalları bu çeşmeye bağlanıyor. Yapılan testlere göre su içilebilir kalitede. Arkeologlar, suyun temiz kalmasını o dönemki mimari faaliyetlerin özenle yapıldığını gösterir nitelikte olduğunu söylüyor.
NUHOĞLU KAZI ALANINI İNCELEDİ
Kadıköy Belediye Başkanı Aykurt Nuhoğlu kazı çalışmalarının sürdüğü alanı ziyaret etti. Nuhoğlu’na kazı alanındaki arkeologlar da eşlik etti. Çalışmalar hakkında bilgi edinen Nuhoğlu, sikkeleri, ve süs eşyalarını da inceledi.
TRENLER GARA GELEMEYEBİLİR
Kazı alanı Ulaştırma Bakanlığı’nın yetkisinde. Sahadan edindiğimiz izlenime göre yıl sonunda hizmete girmesi hedeflenen Marmaray’ın Haydarpaşa Garı’na gelmesi mümkün gözükmüyor. Haydarpaşa Garı’na trenlerin gelmesi hem kazıların akıbetine hem de Tıbbiye Köprüsü’nün tamamlanmasına bağlı.