Mayıs 2016’dan beri iki ayda bir yayımlanan, içeriğinde hukuk ve siyaset ağırlıklı olmak üzere hukukun her alanından yazı ve konulara yer veren Hukuk Defterleri dergisinin yeni dönem atölye çalışmaları başladı. İlk olarak geçtiğimiz yıl düzenlenen atölyelerde, Türkiye’deki güncel hukuk sorunları ve bunların çözüm yolları tartışılıyor. Derginin yayın kurulu üyesi Avukat Selin Aksoy ile hem dergiyi hem de Türkiye’deki hukuk meselesini konuştuk.
“HUKUKTA ÇOK HIZLI BİR DEĞİŞİM VAR”
İlk olarak dergiyi kurma amacınızı konuşalım istiyorum.
2016 yılında memleket ve hukuka baktığımızda, gördüğümüz Türkiye Cumhuriyeti’nin uzun bir süredir tasfiye sürecinde olduğu ve yeniden yapılandırılmak istendiğiydi. Şu an geldiğimiz noktada ne yazık ki, Başkanlık sistemiyle de beraber bu yapılandırmanın büyük bir kısmının tamamlanmış durumda olduğunu söylersek yanlış olmaz. Hukuk ise bu tasfiye ve yeniden yapılandırma sürecinde en önemli araçlardan biri olurken, aynı zamanda bu süreç içinde de hukuk dönüştürüldü. İşte tam da böylesi bir durumda, bu dönüşümü, hukukun sistemde oynadığı rol ve kapladığı alan ile birlikte bugün hukuka yüklenen işlevi, sömürü ve baskı mekanizmalarındaki rolünü, bu bağlamda eşitlik, özgürlük ve adalet kavramlarını farklı yöntemlerle tartışmaya ihtiyacımız olduğunu düşündük. Dergi tam da bu ihtiyacı hisseden ve arayış içinde olan bir grup akademisyen ve avukatın biraraya gelmesiyle çıkmaya başladı. Hatta bu nedenle derginin mottosunu, hukukun teorik tersyüzüne atıf yaparak amacımızın ‘bugünün hukuku’na bir müdahale çabası olduğunu gösterir şekilde ‘Hukukun Tersyüzü’ olarak belirledik.
Derginizde genel olarak hangi konulara değiniyorsunuz?
Derginin her sayısında, o sayının özel içeriğini oluşturan dosya konusu yazılar yanında güncel hukuki ve siyasi gelişmelere ilişkin yazılar ele alıyoruz. Eski sayılarımızdaki dosya konularına örnek olarak anayasa değişikliği tartışmaları, referandum, eğitimde dönüşüm, kadın hakları ve mücadelesi, sosyal devletin çöküşü gibi konuları gösterebiliriz. Ayrıca derginin her sayısında Mercek, Emeğin Notları, İktisat Notları, Öğrenci Gözünden, Hukuk ve Sanat, Hukuk Felsefesi, Portre, Mizah başlıklı sayfalar da yer alıyor.
Türkiye'de hukuk sistemi sürekli değişikliğe uğruyor. Dergi olarak bunu okuyucuya aktarmakta güçlük çekiyor musunuz?
Gerçekten hem devlet yapısı hem de hukukta çok hızlı bir değişim söz konusu. Buna ayak uydurabilmek zor. Bu sebeple, bizler tek tek yapılan değişikliklerin neler olduğunu aktarmaktan öte bu değişikliklerin ve dönüşümün nedenlerini yazar ve okuyucular olarak birlikte sorgulamaya çalışıyoruz.
ATÖLYELER BAŞLADI
Yazarlarınızdan bahseder misiniz? Kimler yazıyor dergide?
Yayın kurulu akademisyen ve avukatlardan oluşan süreli bir hukuk dergisiyiz. Bununla birlikte, Abdurrahman Bayramoğlu, Prof. Dr. Ali Murat Özdemir, Dr. Barkın Asal, Başar Yaltı, Bilgütay Hakkı Durna, İbrahim Fikri Talman, Prof. Dr. İzzettin Önder, Prof. Dr. Korkut Kanadoğlu, Ömer Faruk Eminağaoğlu, Özgür Şaplak Eryılmaz, Doç. Dr. Sevtap Metin ve Tamer Akgökçe gibi çok değerli hukukçulardan oluşan Danışma Kurulumuz, derginin hazırlanmasında ve atölyelerin gerçekleşmesinde önemli bir yere sahip.
Dergide, hukukun her alanıyla ilgili yayınlanmamış özgün eserler, değerlendirme yazıları ve çeviri metinler yayımlanabiliyor. Derginin yola çıkış amacıyla aynı hassasiyetleri paylaşan birçok akademisyen ve hukukçu dostumuz dergiye yazılarıyla katkıda bulunuyorlar. Ayrıca, [email protected] adresine gönderilen okuyucularımızın yazılarına da, Yayın Kurulu değerlendirmesi akabinde dergimizde yer verebiliyoruz.
İlk olarak geçtiğimiz yıl atölye çalışmalarına başladınız. Hangi konuları tartışıyorsunuz?
Atölyelerimize 2018 Ocak ayında başladık. Çok keyifli 7 atölye gerçekleştirdik. Yeni dönemki atölyelere ise 12 Kasım Pazartesi günü “Türkiye’nin Yeni Devlet Yapısı” atölyesiyle başladık. Bu atölyelere başlama muradımız, okuyucularımızla birlikte dergiyi çıkarma amacımızdaki konuları birlikte tartışabilmekti. Her atölyemizde belirlediğimiz atölye konusuna giriş yapacak ve tartışmayı yönlendirecek, o konuda bir atölye yürütücüsü arkadaşımız oluyor. Onun yürütücülüğünde ilgili konuyu katılımcılar olarak birlikte ele alıyoruz. Sanıyorum ki atölyelerle amaçladığımız atmosferi yakalayabildik. Atölyelere katılımların her geçen gün artması da bizi çok mutlu ediyor.
Atölyelerinize sadece hukukçular mı katılabiliyor?
Dergimiz sadece hukukçular için olmadığı gibi, atölyelerimiz de böyle değil. Bu yüzden, atölye konularına ilgi duyan, memlekete ve bu konulardaki sorunlara duyarlı olan, bunlar üzerine düşünmek ve tartışmak isteyen herkesi atölyelerimize bekliyoruz.
Derginizi temin etmek isteyen okurlar ne yapmalı?
Abonelik sistemimiz mevcut. Okuyucularımız isterlerse www.hukukdefterleri.com adresindeki abonelik bölümündeki talimatları izleyerek dergimize yıllık abone olabilirler. Ayrıca isterlerse kitabevlerinden dergimizi temin edebilirler.
Son olarak ne söylemek istersiniz?
Bir hafta on gün içinde 16. sayımız “Kriz” başlıklı dosya konusuyla çıkacağını buradan iletmiş olalım. Sevgili Gazete Kadıköy okuyucuları Kadıköy’deki birçok kitabevinden yeni sayımızı edinebilir. Yine gelecek atölyelerimizden haberdar olmak isterlerse, sosyal medya hesaplarımızdan bizi takip edebilirler. Kadıköylülerle buluşmamızı sağladığınız için de Gazete Kadıköy’e teşekkür ediyoruz.
Atölyelerden haberdar olmak için Hukuk Defterleri Dergisi'nin sosyal medya hesaplarını takip edebilirsiniz. Kadıköy Carmela Cafe’de düzenlecek atölyeler ise şu şekilde:
Aralık 2018: Cezasızlık, af yasa teklifi ve faili meçhuller
Ocak 2019: Kişisel verilerin korunması
Şubat 2019: Diego Rivera’nın resimleri üzerinden devleti okumak
Mart 2019: Hukuk ve adalet beklentisi
Nisan 2019: Avukatlık ve barolar
Mayıs 2019: Bilimkurgu ve hukuk
Haziran 2019: Ceza hukukunda güncel sorunlar
Temmuz 2019: Farklı yönleriyle yapay zeka