İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin İstanbul’un ayrı bir rengi olan sokak çiçek satıcılarının çiçek satması için düzenlediği ve “çiçek durakları” adını verdiği çiçek satış büfeleri, Roman vatandaşları memnun etmedi. Çiçek satış büfelerinin kiralarının yüksek olmasından ve asıl satıcı dışındaki kişilere tahsis edilmesinden yakınan Romanlar, eski çalışma sistemine dönülmesini istediler.
İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin iştiraki olan Birikim AŞ. aracılığıyla İstanbul’un 58 merkezi noktasında açtığı çiçek durakları faaliyete geçmeye başladı. İstanbullulara, üreticisinin bahçesinden tüketicinin masasındaki vazoya en uygun fiyat ile kaliteli çiçeği götürmek amacıyla ortaya çıkan proje 2007’den beri hazırlık aşamasındaydı. 2010 yılının Kasım ayında hızlı bir şekilde açılan çiçekçi durakları, yıllardır İstanbul meydanlarında geçimini çiçek satarak karşılayan Roman vatandaşların tepkisine yol açtı. Geçtiğimiz günlerde Büyükşehir Belediye Sarayı’na gelen ve çiçek duraklarını protesto eden bir grup Roman vatandaş, İstanbul’un ayrı bir rengi olan çiçekçilik mesleklerinin ellerinden alınmamasını istemişti. Çiçek duraklarının, çiçek satıcılarını soğuktan ve yağmurdan koruma amacıyla hayata geçirileceği yolunda vaatlerle, kendi satış yaptığı noktalara konulduğunu anlatan Romanlar, kendi yerlerine Roman olmayan başka kişilerin getirildiğini iddia ettiler.
Kadıköy’de 61 roman çiçek satıcısı olmasına rağmen sadece 4 roman çiçek satıcısı “çiçek durağına” yerleşebildiğini kaydeden ismini açıklamak istemeyen bir Roman vatandaşımız “Bize ‘Size büfe yapacağız, rahat rahat çalışın’ dediler. Sonra gösterdikleri yerler için aylık 1000 liralık kira istediler. Şimdi hangi Roman alabiliyor o büfeleri? Biz 1000 liralık kiranın altından nasıl kalkalım 1000 lirayı bana versinler ben çiçekçi duraklarında çalışayım. Romanlara vereceğiz dediler, yüzde 90’nını ilgisi olmayan kişilere verdiler. Biz yine sokaklar da kaldık” diye konuştu.
Çiçek duraklarından şikâyet eden başka bir Roman vatandaş da, şunları söyledi:
“Çiçek duraklarında satılacak çiçeklerin nereden alınacağına dahi Onlar karar veriyor. Oysa biz şimdiye kadar mezattan cebimizdeki paraya göre çiçek alıyorduk. Ona göre de kazanıyorum. Şimdi beni bir şirketten çiçekleri almaya zorluyorlar. Bugün çiçeğin irsaliyesi KDV’li yüzde18, kulübenin kirası, elektriği derken ne kazanacağız? Nasıl geçineceğiz? Eskiden soğukta üşüyorduk ama ne kazanacağımızı biliyorduk. Bizim mesleğimizi öldürmek istiyorlar.”
Tolga Karagöz