“İki yıl oldu İdil yok, adalet yok”

İBB’ye ait hafriyat kamyonun ezerek öldürdüğü üniversite öğrencisi Şule İdil Dere, ölümünün ikinci yılında anıldı. Anma etkinliğinde son yıllarda hafriyat kamyonlarının aldığı canlar da unutulmadı

14 Mayıs 2018 - 10:14

İki yıl önce Yoğurtçu Parkı’nda yürüyüş yaparken İBB’ye ait hafriyat kamyonu tarafından ezilerek yaşamını yitiren Şule İdil Dere, sevenleri tarafından anıldı. 12 Mayıs Cumartesi günü, Şule İdil Dere’nin anısına dikilen ıhlamur ağacının yanında toplananlar kent suçlarının adalete kavuşmasını talep etti. Anma etkinliğine Şule İdil Dere’nin annesi Nesrin Aslan ve babası Berdan Dere ile Kadıköy Belediye Başkanı Aykurt Nuhoğlu, HDP İstanbul Milletvekili Filiz Kerestecioğlu, CHP Kadıköy İlçe Başkanı Ali Narin, ailenin avukatı Murat Özveri ve Kadıköy Kent Dayanışması’ndan Üzeyir Uludağ katıldı. Şule İdil Dere’nin arkadaşlarının da hazır bulunduğu anma etkinliğinde “2 yıl oldu adalet yok” yazılı dövizler taşındı.

“ÖNLEM ALINSAYDI ARAMIZDA OLACAKTI”

Aile adına basın açıklamasını tiyatro sanatçısı Damla Özen okudu. Açıklamada şu ifadelere yer verildi: “İdil, kurallara uyan her medeni insan gibi parkın yaya yolunda yürüyordu. O gün eve dönemedi. İdil’i yerde gören şoför önce ambulansı değil, amirini aradı. Cenazemiz yerdeyken serbest kaldı. Kendi isteğiyle evine yakın bir yere naklini istedi, orada çalışmaya devam ediyor. Kurbağalıdere çalışmasını yürüten İstanbul Büyükşehir Belediyesi herhangi bir soruşturma başlatmadı. Bu güne kadar İdil için adalet arıyorduk, artık vicdan arıyoruz. İdil’i kaybettiğimiz 2016 yılından bugüne kadar hafriyat kamyonu ve beton mikseri yalnız İstanbul’da 58 can aldı. Bugün gördüğümüz önlemleri alsalardı, İdil bugün aramızda olacaktı. Kamu hizmeti demek önce can güvenliğini sağlamak demek.”

Özdemir’in ardından söz alan Kadıköy Kent Dayanışması’ndan Üzeyir Uludağ da olayın kaza olmadığını, cinayet olarak tanımlamak gerektiğini ifade ederek, “Bu cinayetler, mevcut iktidarın 16 yıldır kentlerde uyguladığı politikalarının ve İBB’nin kentlerimizi, yaşam alanlarımızı ranta teslim etmesinin sonucudur.” şeklinde konuştu.

“İŞ KAZASI DEĞİL CİNAYETTİR”

Uludağ’dan sonra söz alan Kadıköy Belediye Başkanı Aykurt Nuhoğlu, son bir yılda iş cinayetlerinde 2 bin insanın hayatını kaybettiğine dikkat çekerek şöyle konuştu:  “Kamunun temel görevi insanların yaşam kalitelerini arttırmak ve güvenli bir ortam sağlamaktır. Kamu,  insanların üstünde bir güç ve iktidar değildir.  Sadece ihtiyaçların karşılanmasını gerektiren bir örgütlenmedir. Biz bu örgütlenmeye talip olduk, buralar babamızın malı değil. Kurbağalıdere’deki çalışmalar 8 yıldır sürüyor. Ne bir iş güvenlikleri var, ne de gelecekle ilgili bir öngörüleri. Üçüncü köprüyü bitirdiler şimdi havalimanını bitirmeye çalışıyorlar. Üçüncü köprüden geçen yok ama burayı 8 yılda bitiremediler. Peki bu projelerde insan nerede? Yılda 2 bin kişinin iş yerlerinde  hayatını kaybetmesi kaza değildir. Bir madende 300’den fazla insan hayatını kaybediyorsa bunun adı cinayettir.”

“ADALETE ERİŞİM ENGELLENİYOR”

Nuhoğlu’ndan sonra sözü HDP İstanbul Milletvekili Filiz Kerestecioğlu aldı.  “İstanbul’a ihanet ettiğini söyleyenler hala iktidarda” diyen Kerestecioğlu, şöyle devam etti: “Bize çok şeyi unutturma çalışıyorlar ama biz unutmuyoruz. Ne yaptılar? Bu şehri beton yığını haline getirdiler. İstanbul’a ihanet ettik dediler. İhanet edenler hala görev başında. İdil’in ölmemesi için hiçbir şey yapmadıkları gibi adalete erişim sağlanmasını da engelliyorlar. Tamam diyoruz ama mücadele ederek değiştirme gücüne sahibiz.”

“İDİL ANISINA MÜCADELE EDECEĞİZ”

Anma etkinliğinde son konuşmayı Berdan Dere yaptı. Son iki yılda 58 insanın kamyon kazalarında hayatını kaybettiğini hatırlatan Dere, “İki yıl önce burada İdil’i kaybettik. Kızımdan sonra 58 insanı daha kaybettik aynı şekilde. Bunların hiçbiri telafi edilemez. Kaybettiğimiz canları geri getiremeyiz. Ama mücadele ederek bu cinayetleri önleyebiliriz. İdil ve diğer kaybettiklerimiz için mücadele etmeye devam ediyoruz ve edeceğiz. Bugün buraya gelen herkese teşekkür ediyorum.” dedi.

2 YILDA NELER OLDU?

Şule İdil Dere, Kurbağalıdere’de yürüyüş yaparken, ıslah çalışmaları kapsamında dere kenarı ile Yoğurtçu Parkı’nda hafriyat toprağı taşıyan kamyonunun çarpması sonucu 13 Mayıs 2016’da yaşamını yitirmişti. Valilik 11 İBB yetkilisinden 8’i için “yargılanamazlar” kararı verdi. Valilik kararı, Şule İdil Dere’nin 1. Yıldönümünde, 12 Mayıs 2017’de imzaladı. İstanbul Bölge İdare Mahkemesi de 11 İBB yetkilisinden 8’ine yargılama izni vermeme kararını aynen onadı.17 ay sonra yalnızca İBB’den 3 alt düzey sorumlu ve İSTAÇ A.Ş.’den şoförün de içinde olduğu 4 kişi için dava açılabildi. 20 ay sonra başlayan yargılamada İBB ve İSTAÇ A.Ş. birinci duruşmada “tedbir almak bizim işimiz değil” diyerek birbirini suçladı. İkinci duruşmada Şule İdil Dere’nin suçlu olduğu iddia edildi. Üçüncü duruşmada ise sanık avukatları Dere ailesinin “kan davası” güttüğünü iddia etti. Mahkemede İBB iştiraki İSTAÇ A.Ş.’nin sanık avukatı “Büyükşehir belediyemizin itibarı zedeleniyor” dedi ve Şule İdil Dere’yi suçladı.

Şule İdil Dere davasının 4. duruşması 21 Haziran’da görülecek.


ARŞİV