İSKİ tasarruf için kampanya başlattı
Su tüketiminde rekorlar kırılırken, İstanbulluların su kullanımı konusunda farkındalık yaratmayı amaçlayan İstanbul Su ve Kanalizasyon İdaresi (İSKİ), ‘Damlaya Damlaya Gelecek Olur’ sloganıyla Su Protokolü Kampanyası başlattı
İstanbul'da son yıllarda yaşanan su sıkıntısı, şehrin su yönetimi politikalarını ve gelecekteki su güvenliğini ciddi şekilde tehdit ediyor. İSKİ'nin son verilerine göre, İstanbul'un barajlarındaki su seviyesi, Temmuz 2024 itibarıyla yüzde 60’ın altına düştü. Yaz mevsiminin kurak geçmesiyle birlikte su seviyesindeki bu düşüş, özellikle yaz aylarında artan su tüketimi ve yağışların yetersiz kalmasıyla daha da belirgin hale geliyor. İstanbul, her gün yaklaşık ortalama 3 milyon metreküp su tüketirken, mevcut kaynaklar bu talebi karşılamakta zorlanıyor. Şehrin su tüketimi sadece hane halkını değil, aynı zamanda sanayi ve tarım sektörlerini de kapsıyor. Geçtiğimiz yıl İstanbul’da günlük su tüketim rekoru 27 Temmuz tarihinde 3 milyon 568 bin metreküp ile kırılırken bu yılın rekoru erken geldi. Bu yıl 14 Haziran’da 3 milyon 817 bin metreküp ile günlük su tüketim rekoru kırıldı. Uzmanlar, İstanbul'un su krizinin çözümü için acil tedbirler alınması gerektiğini vurgularken, su tasarrufu konusunda halkın bilinçlendirilmesi ve alternatif su kaynaklarının değerlendirilmesi gerektiğine dikkat çekiyor.
İstanbulluların su kullanımı konusunda farkındalık yaratmayı amaçlayan İstanbul Su ve Kanalizasyon İdaresi (İSKİ), ‘Damlaya Damlaya Gelecek Olur’ sloganıyla Su Protokolü Kampanyası başlattı. Bu kampanya ile İstanbulluları su tasarrufuna davet eden İSKİ, su tasarrufu konusunda toplumsal bilinç oluşturarak gelecek nesillere daha yaşanabilir bir İstanbul bırakmayı hedefliyor.
SU PROTOKOLÜ NEDİR?
İSKİ, Su Protokolü Kampanyası ile su tasarrufu konusunda toplumsal bilinç oluşturarak gelecek nesillere daha yaşanabilir bir İstanbul bırakmayı hedefliyor. Her bireyin küçük adımlarla büyük değişimlere katkıda bulunabileceği bu kampanya, İstanbul’un su kaynaklarının korunmasında önemli bir adım olarak görülüyor.
SU AYAK İZİNİZİ HESAPLAYIN
İstanbullular, Su Protokolü’ne katılmak için https://iski.istanbul/ adresi ya da İstanbul Senin uygulaması üzerinden Su Ayak İzini hesaplayarak gönüllülük esasına dayanan tasarruf taahhütlerinde bulunuyor. Su Ayak İzi hesaplama aracı sayesinde, hanede yaşayan kişi sayısı, haftalık yeme içme alışkanlıkları ve aylık kıyafet ile elektronik ürün harcamaları gibi su kullanımını etkileyen faktörler belirleniyor. Hesaplamanın ardından, kişisel temizlik esnasında musluğu açık bırakmamak, bulaşıkları elde değil makinede yıkamak, çamaşır makinesini tam kapasite ile çalıştırmak gibi tasarrufta etkili olabilecek taahhütler işaretlenerek Su Protokolüne katılım sağlanıyor. İstanbullular taahhütlerini sunduktan sonra İSKİ tarafından verilen teşekkür sertifikasını sosyal medya hesaplarından paylaşarak toplumsal farkındalığın artırılmasına ve kampanyanın duyurulmasına destek olabiliyor.
İSKİ Su Protokolü kampanyasının yanı sıra dijital faturanın önemine de dikkat çekiyor. Dijital fatura ile hem kâğıt tüketimini azaltarak doğayı korumak hem de fatura işlemlerini daha hızlı ve kolay bir şekilde yapmak mümkün. 602 bin 540’a ulaşan dijital fatura abone sayısı her geçen gün artıyor. Dijital faturada abone sayısının yıl sonuna kadar 1 milyona ulaşması bekleniyor.
BAŞA: TÜKETİM REKORU KIRIYORUZ
İSKİ Genel Müdürü Doç. Dr. Şafak Başa, su tasarrufunun önemine dikkat çekerek tüm İstanbulluları Su Protokolüne katılmaya davet etti. Başa, “Geçmiş yıllara göre gündüz su tüketimi oranları arttı. Bu yaz rekor üstüne rekor kırıyoruz. Normalde günlük su tüketimi 3 milyon metreküp seviyelerindeyken, bu yıl maalesef son sıcaklarla, 3 milyon 600 bin metreküpün üzerine çıktı. Bu sürdürülebilir bir durum değil. İstanbullulara, hayata geçirdiğimiz Su Protokolü Kampanyası ile çağrıda bulunuyoruz. Protokole katılalım, tasarruf taahhütlerinde bulunarak suyumuzu hep birlikte koruyalım” dedi.
GÜNDEMİ TAKİP EDENLER ENDİŞELİ
Adgager’in geçtiğimiz yıl paylaştığı “Türkiye'de Su Krizi Araştırması” beş kişiden ikisinin su krizi konusunda “çok endişeli” olduğunu ortaya koyuyor. Türkiye genelinde, 18-55 yaş arası kişilerle gerçekleştirilen araştırmada, katılımcıların yüzde 36,6’sı, “su krizi nedir?” sorusuna “iklim değişikliği ve küresel ısınmanın neden olduğu su kıtlığıdır” yanıtını verdi. Su krizi konusunda yüksek endişe duyan kesimin, çoğunlukla 45-55 yaş grubundaki katılımcılar olduğu görüldü. Araştırma, Türkiye’de su krizi konusunda yüksek endişeye sahip kesimin bu konudaki gündemi de daima takip ettiğini gösteriyor. Özellikle 45-55 yaş grubundaki katılımcıların su krizi konusunda daha endişeli olduğu görülürken, katılımcıların yüzde 67,1’inin Türkiye’deki baraj doluluk oranlarını yakından izlediği görülüyor. 3 kişiden 2’si ise baraj doluluk oranlarıyla güncel olarak ilgileniyor.