“İşsiz sayısı yaklaşık 2 milyon arttı!”

Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu Araştırma Merkezi’nin (DİSK-AR) yayınladığı rapora göre Türkiye, Ekonomik İşbirliği ve Kalkınma Örgütü ülkeleri içinde en yüksek işsizliğe sahip dördüncü ülke

19 Eylül 2024 - 11:48

DİSK-AR, TÜİK’in işgücü istatistiklerini yayımlamasının ardından ''İşsizlik ve İstihdamın Görünümü Raporu''nu yayınladı. DİSK-AR tarafından TÜİK verilerinden yararlanarak yapılan hesaplamaya göre mevsim etkisinden arındırılmış geniş tanımlı işsiz sayısı ise Temmuz 2024’te 10 milyon 681 bin kişi olarak gerçekleşti. TÜİK’e göre pandemi öncesinde, 2019 Temmuz’da yüzde 13,9 olan dar tanımlı işsizlik Temmuz 2024’te yüzde 8,8 olarak gerçekleşti. Ancak aynı dönemde geniş tanımlı işsizlik oranı ise yüzde 19,3’ten yüzde 26,5’e yükseldi. Son 1 yılda geniş tanımlı işsiz sayısı 1 milyon 977 bin artarak 8,7 milyondan 10,7 milyona yükseldi. Covid-19 salgını sonrası geniş tanımlı işsizlik oranı 7,2 puan, geniş tanımlı işsiz sayısı ise 4 milyon 75 bin kişi arttı.

“CİDDİ BİR ARTIŞ VAR”

OECD ülkeleri içinde en yüksek dar tanımlı işsizliğe sahip ilk üç ülke yüzde 11,5 ile İspanya, yüzde 9,9 ile Yunanistan, yüzde 9,8 ile Kolombiya. Türkiye, yüzde 8,8’lik dar tanımlı işsizlik oranı ile en yüksek işsizliğe sahip dördüncü ülke. AB ülkeleri ortalamasında dar tanımlı işsizlik oranı yüzde 6 ve OECD üyesi ülkeler ortalamasında ise işsizlik oranı yüzde 5. Yüzde 8,8 ile Türkiye’de dar tanımlı işsizlik, AB ortalamasından 2,8 ve OECD ortalamasından ise 3,8 puan daha yüksek. Türkiye’de son yıllarda dar tanımlı işsizlikte düşüş olmasına karşın işgücündeki gerçek görünümü yansıtan geniş tanımlı işsizlikte ciddi bir artış söz konusu. Başka bir deyişle, Türkiye’de iş bulma ümidini kaybedenlerin ve zamana balı eksik istihdam edilenlerin sayısı Türkiye’deki yapısal sorunlar sebebiyle AB ve ABD’den çok daha fazla.

FARK AÇILIYOR

Rapora göre kadınların istihdama erişimi önemli kısıtlılıklar içeriyor ve kadın işsizliği ile erkek işsizliği arasındaki fark açılıyor. Türkiye’de bir yandan kadınların istihdama katılma oranları erkeklere göre oldukça düşük seyrederken öte yandan Türkiye’de kadın işsizliği erkeklere kıyasla oldukça yüksek seyretmeye devam ediyor.  TÜİK tarafından açıklanan dört ayrı işsizlik türünde de kadın işsizliği erkek işsizliğinden oldukça yüksek. Temmuz 2024’te mevsim etkisinden arındırılmış dar tanımlı işsizlik oranı erkeklerde yüzde 7,0 iken kadınlarda yüzde 12,4 olarak gerçekleşti. Geniş tanımlı işsizlik (âtıl işgücü) erkeklerde yüzde 21,1 kadınlarda ise yüzde 35,7 olarak hesaplandı. Geniş tanımlı kadın işsizliği ile geniş tanımlı erkek işsizliği arasındaki fark 14,6 puan oldu. 

“2,7 MİLYON KİŞİ  İŞSİZLİK ÖDENEĞİNDEN YOKSUN”

Raporda yer alan verilere göre işsizlik ödeneğinden yararlanma koşullarının ağır olması ve işsizlik sigortası kaynaklarının amacı dışında kullanılması sebebiyle işsizlerin büyük çoğunluğu işsizlik ödeneğinden yararlanamıyor.  Temmuz 2024’te TÜİK toplam dar tanımlı işsiz sayısını 3 milyon 167 bin kişi olarak açıklarken, İŞKUR’un Temmuz 2024 İşsizlik Sigortası Bültenleri verilerine göre ise bu ayda işsizlik ödeneği alabilenlerin sayısı 403 bin civarında gerçekleşti. Buna göre Temmuz 2024’te resmi işsizlerin sadece yüzde 12,7’si işsizlik ödeneği alabildi. Yaklaşık 2,7 milyon işsiz işsizlik ödeneğinden yoksun kaldı. Bu da işsizlerin yüzde 87,3’ü işsizlik ödeneği alamadığı anlamına geliyor.

İŞSİZLİKLE MÜCADELE İÇİN ÖNERİLER

Raporda, işsizlikle mücadele etmek için şu öneriler paylaşıldı:

-Herkesin çalışması için, herkesin daha az çalışması ilkesi doğrultusunda haftalık çalışma süresi gelir kaybı olmaksızın 37,5 saate, fazla mesailer için uygulanan yıllık 270 saat sınırı, 90 saate düşürülmeli. 

-Uluslararası Çalışma Örgütü’nün (ILO) “insana yaraşır iş” yaklaşımı temelinde herkese güvenceli ve nitelikli işler sağlanmalı.

-İş Yasasının 25/II. Maddesi yeniden düzenlenmeli ve keyfi işten çıkarmalar sona ermeli.

-İşsizlik sigortası ödeneğinden yararlanma koşulları ve ödenek miktarı iyileştirilmeli. 

-İşsizlik Sigortası Fonu’nun amaç dışı kullanımına son verilmeli. Fon’dan işverenlere dönük teşvik ve destekler sona erdirilmeli.

-Kamu girişimciliği ve hizmetleri istihdam yaratacak şekilde yeniden ele alınmalı ve kamuda personel açığı derhal kapatılmalı. 

-İşbaşında eğitim adı altında çırak, stajyer, kursiyerlerin ve bursiyerlerin ucuz işgücü deposu olarak kullanılması uygulamasına son verilmeli.

-Uluslararası çalışma normları doğrultusunda herkese en az bir ay ücretli yıllık izin hakkı tanınmalı. 

-Sendikal hak ve özgürlüklerin kullanımı güvence altına alınmalı, sendikal barajlar kaldırılmalı, herkesin sendika hakkını özgürce kullanabilmesi için gerekli yasal düzenlemeler yapılmalı.

-Kadın istihdamının artırılması ve işsizliğinin azaltılması için işgücü piyasalarındaki cinsiyetçi uygulamalara son verilmeli, ev içi bakım hizmetleri devletin gereken nitelikli, yaygın ve ücretsiz bakım hizmetlerini sağlaması ile kadının üzerinden alınmalı.


ARŞİV