Kadıköy'den "savaşa hayır" sesleri yükseldi
Hepimiz Göçmeniz Irkçılığa Hayır Platformu, “21 Mart Uluslararası Irk Ayrımı İle Mücadele Günü” dolayısıyla Süreyya Operası önünde basın açıklaması yaptı
Hepimiz Göçmeniz Irkçılığa Hayır Platformu, “21 Mart Uluslararası Irk Ayrımı İle Mücadele Günü” dolayısıyla “Irkçılığa ve savaşa karşı ses çıkaralım” çağrısıyla Süreyya Operası önünde basın açıklaması yaptı. Soğuk ve karlı havaya rağmen “Irkçılığa ve savaşa karşı ses çıkaralım” pankartının etrafında bir araya gelenler, “yaşasın halkların kardeşliği” sloganı attı; “savaşa hayır”, “sınırları açın göçmenlere özgürlük” dövizini taşıdı. Katılımcılar adına basın açıklamasını Dilara Güzel okudu.
“UKRAYNA HALKI BÜYÜK ACI YAŞIYOR”
“Birleşmiş Milletler’in 56 yıl önce aldığı kararla, 21 Mart Uluslararası Irk Ayrımı İle Mücadele Günü olarak ilan edilmişti” diyen Dilara Güzel, “Yıllardır buna denk gelen haftada dünyanın onlarca ülkesindeki yüzlerce noktada ırkçılık karşıtları olarak sokaklara çıkıyor ve taleplerimizi haykırıyoruz. Bu yılki eylemimiz savaşın ve silahların gölgesinde gerçekleşiyor. Farklı emperyalist blokların arasındaki çekişmenin sonucu olarak Ukrayna halkı bugün büyük bir acı yaşıyor. Yaklaşık bir ay önce Rusya ordusu, Ukrayna topraklarına girerek fiili bir işgal başlattı. Savaş, kapitalizmin yarattığı diğer tüm sorunları besliyor ve büyütüyor. Militarizmin yarattığı nükleer silah tehdidi tüm dünyayı tehdit ediyor” dedi.
“GÖÇMENLERİN YANINDAYIZ”
Ukrayna’da görüldüğü gibi savaşın milyonlarca mülteci yarattığını dile getiren Güzel şöyle devam etti: “Yıllardır Suriye’den, Afganistan’dan, Irak’tan, İran’dan gelen tüm göçmenlerin yanında olduğumuz gibi Ukrayna’dan göçenlerle de dayanışma içerisinde olduğumuzu ilan ediyoruz. Putin’in savaşına ve işgaline hayır diyoruz. Ukrayna halkının ve göçmenlerin trajedisini, Ortadoğu’daki savaşlardan ve yoksulluktan kaçan insanlardan farklı gören ırkçı argümanları reddediyoruz Türkiye’nin ve Avrupa devletlerinin tüm sınırlarının tüm göçmenler için açılmasını talep ediyoruz. Türkiye’de yaşayan milyonlarca göçmenin yeterli ve insanca yaşamalarını sağlayacak bir statüleri yok. 'Mülteci' statüsü tanınmıyor. Göçmenler geçen yıl Altındağ’da olduğu gibi kitlesel linç girişimlerine ve İzmir’de olduğu gibi ırkçı saldırılara maruz kalıyor, en ufak bahane ile sınır dışı ediliyor, iş cinayetlerine kurban gidiyor.”
“TEMEL İHTİYAÇLAR İÇİN KAYNAK ARTIRILSIN”
“Dünyadaki ırkçılık karşıtlarıyla birlikte sesimizi yükseltiyoruz. Irkçılık bir insan suçudur. Hiçbir göçmenin ayrımcılığa maruz kalmaması için ülkeyi yönetenler etkili politikalar üretmekle yükümlüdür” diyen Güzel, taleplerini şu şekilde sıraladı:
-Göçmenlerin uğradıkları tüm haksızlıklara karşı hukuk ve adalet çerçevesinde tedbirler alınsın,
-Hem Türkiye’ye gelmek hem de buradan gitmek isteyen göçmenler için uygun koşulları oluşturacak şekilde sınırlar açılsın,
-Burada kalmak isteyen göçmenlerin insanca yaşamalarını sağlayacak politikalar üretilsin,
-Göçmenlerin sağlık, eğitim, barınma, beslenme gibi temel ihtiyaçlara erişimi konusundaki kaynaklar artırılsın,
-Çalışma hayatında en ağır sömürü koşullarına yol açan uygulamaların düzeltilmesi için adımlar atılsın,
-Irkçı saldırılara karşı yaptırımlar sertleştirilsin,
-Bütün bunların zemininin oluşturması için göçmenlerin “mülteci” statüsü tanınsın.