Kadıköy aşığı İzmirli müzisyen

İzmir kökenli, Kadıköy sakini müzisyen Deniz Tuzcuoğlu, “En acılı parçalarımı huzurlu olduğum yerde yazabiliyorum. Kadıköy de bana bu huzuru verebilen yerlerden…” diyor

03 Eylül 2015 - 16:39
İzmir kökenli, Kadıköy sakini müzisyen Deniz Tuzcuoğlu, “En acılı parçalarımı huzurlu olduğum yerde yazabiliyorum. Kadıköy de bana bu huzuru verebilen yerlerden…” diyor
 
Gökçe UYGUN
Dört X Dört grubunun solisti Deniz Tuzcuoğlu, 5 yıldır Kadıköy’de yaşıyor. Müzik çalışmalarını grubuyla sürdürüyor. Bir yanda da diziler için müzikler yapıyor, reklam müzikleriyle uğraşıyor. Kadıköy’ün sosyal yapısını da müziğini de seviyor. Biz de onunla kah Kadıköy’den, kah şarkılardan konuştuk.

• Esasen İzmirli olan bir Kadıköylüsünüz. Neden yaşamak için burayı seçtiniz?
Hızlı bir geçiş oldu aslında, İzmir’den geldikten sonra ilk 10 yıl Beşiktaş’taydım orası da bazı özellikler itibariyle Kadıköy’ü andırır. Sonra birden ev değiştirme kararı aldım ve bir arkadaşıma uyup Kızıltoprak’a yatay geçiş yaptım. Açıkçası Kadıköy’de yaşamak hep aklımdaydı, cesaret edemiyordum mesafe vs. diye. Fakat zaman içinde aslında ne büyük bir nimet içinde yaşadığımızı daha net keşfettim; istediğiniz sosyal hayat ise zaten burada. Canlı müzikten tutun, kulübüne kadar hepsi var eh en önemli restoranlar, barlar, kafeler de ziyadesiyle mevcut. Şimdi Taksim tarafına gitmek benim için kısa süreli bir turistik gezi gibi oluyor ama hemen geri dönmek istiyorum (gülüyor).
• Kadıköy ve İzmir güzellik, kalite, rahatlık gibi pek çok açıdan birbirine benzer bence. Siz ne düşünüyorsunuz?
Medeniyetin yüksek olduğu yerler bir kere. İzmir’de insanlar otobüste hemen iletişim kurar hatta otobüs şoförü bile günaydın beyefendi diyerek selamlar sizi, trafikte insanlar sizi sıkıştırmaz. İstanbul kadar sıkışık olmasa da yol verilir. Kadıköy’de de bu zor bulunan görgü kurallarını bulmak çok sevindirici açıkçası. Kendi de aslen Denizli doğumlu ama İzmirli olan müzisyen dostum Sarp ile aramızda hep şunu deriz; “Kadıköy, İzmir’e daha yakın abi.”
• Kadıköy’ün müzikal ortamını nasıl buluyorsunuz?
Zaten Türk rock müziği denildiğinde İstanbul’da bir Kadıköy soundu söz konusu. İyi isimlerin çoğu buradan çıkmış. Bunun da sebebi belli, sonradan görme değil, yetişmeden alınan bir kültür söz konusu Kadıköy’de her yerde… Düşünsenize benim oturduğum caddenin az aşağısında Nazım Hikmet’in bir zaman kaldığı konak var. Bir de burası Avrupa’daki herhangi bir şehir gibi aslında… Gündüz işinde çalışan matbaacı, kasap, bakkal, büfeci akşam senin çaldığın müziği dinlemeye geliyor ki bu bence çok önemli bir şey. Bu iş grubundaki insanları genelde rock barlarda görmeye alışkın olmadığımız için böyle örnek verdim ama buranın bakkalı, manavı bile sosyal hayatın içinde…
• Kadıköylü diğer müzisyenlerle iletişim ve işbirliği halinde misiniz?
Çok komik oldu tabi ama ben nasıl becerdiysem burada da ya Egeli ya İzmirli birilerini buldum bir şekilde. Ayda iki kez çaldığımız Shaft Club bizim için sadece bir iş yeri ya da bar değil orda çok önemli organizasyonlar yaptık; örneğin her defasında kadrosuna Akın Eldes, Tanju Eren, Volkan Başaran, Tuncer Tunceli gibi isimleri de alıp genişleyen “Blues Gitaristleri Gecesi”, çok yakın zamanda düzenlediğimiz “Yavuz Çetin Anma Gecesi” gibi. Bu gecelerde yeni insanlarla tanışma şansımız oluyor. Sadece Kadıköylü değil tüm Türkiye’nin önemli, popüler müzik insanları ve o müziği dinlemeye gelen yüzlerce kişiyle buluşuyoruz. Ben şahsen yeni nesil müzisyenlerle aktif iletişim halinde olmayı seviyorum. Bir şekilde onlar da hala benimle çalmayı çok seviyorlar ve açıkçası ben bundan daha geliştirici, kaynaştırıcı bir ortam düşünemiyorum.
• Kadıköy’ün müziğinize yansıması nasıl oluyor?
Ben ilginç bir şekilde en acılı parçalarımı mutlu, huzurlu olduğum yerde yazabiliyorum ve açıkçası Kadıköy de bana bu huzuru nispeten verebilen yerlerden biri ama tabi ki ruhum İzmir’de, Göztepe’de her zaman…
• Bir ‘Kadıköy şarkısı’ yapmayı düşünür müsünüz?
Bunun ısmarlama bir şey olacağını sanmam ama hiç belli olmaz. Zamanında yaptığım bir dizi müziği Beşiktaş’a marş olmuş, stadlarında çalınmıştı. Kadıköy için bir şarkı, marş neden olmasın…
• Sık sık Shaft’ta sahne alıyorsunuz. Kadıköy dinleyicisini nasıl buluyorsunuz?
Tutkulu! Shaft Club bizim evimiz gibi. Kadıköy seyircisi bizi, biz de onları orada çok seviyoruz.
• Biraz da grubunuz Dört x Dört’ten bahsedelim. Adınız neden böyle?
İsmi sevgili Arbak Dal bulmuş. Stüdyomuzun bulunduğu sanayi sitesinde Arbak’a inatla yol vermeyen aracın arkasında 4x4 yazısı ilham kaynağı olmuş. Arbak stüdyoya gelmiş “Arkadaşlar ismi buldum Dört X Dört” demiş, herkes de kabul etmiş. Grup, içinde barındırdığı isimler itibariyle ufak çaplı bir Türk rock müziği antolojisi içerdiği için Dört X Dört, her türlü koşulda iyi müzik yapmak için engel tanımayan bir rock n roll grubu…
• Grupta şarkıları nasıl üretiyorsunuz? 
Şöyle bir işleyiş var; ben besteleri getiriyorum ve stüdyoda onları herkese çalıyorum. Akabinde grup mantığı çalışıyor; biri bir şarkı için acayip bir fikir getiriyor diğeri öbür şarkıyı bambaşka bir hale getiriyor ve bu cidden çok zenginleştirici oluyor. Benim şarkı yazma stilim genellikle şahsen birebir yaşadığım olayları ele almak yönünde ama tabi günümüz Türkiye’sinde siyaset o kadar hayatımızın içindeki bunlardan etkilenmemek de elde değil. Ama yine de popüler kültürden nemalanmak yerine insanlara güzel şeyler vermeyi amaçlayan şeyler üretmeye çabalıyoruz.
• Yeni albüm yolda mı?
Önce İzmir’le ilgili konsept bir albüm, ardından da ana akım müzik piyasasını tınlamayan bir Dört X Dört olacak karşınızda!
• Sizi en yakın ne zaman Kadıköy’de dinleyebiliriz?
Her ay iki Cuma gecesi Kadıköy’deyiz.  4 Eylül’de Shaft Club’tayız ve iki hafta sonra tekrar. Yine Kadıköy Dorock XL’ta da, 80’ler rock cover projem ile ayda bir kez sahnede oluyoruz.

ARŞİV