Bundan tam 27 yıl önce kurulduğunda, adeta emekleyen bir bebek gibiydi Kadıköy Belediyesi... Yıllar yılları kovaladı. Geçen bunca zamanda klasik belediyecilik hizmetlerinin yanı sıra onlarca yaratıcı projeye imza attı. Çok şey yaşandı; mutluluklar paylaşıldı, hüzünler sardı kimi zaman, acılar atlatılmaya çalışıldı, umutlar yeşertildi. Artık “yetişkin bir birey” olan Kadıköy Belediyesi'nin 27. yaşı, 10 Nisan akşamı Caddebostan Kültür Merkezi'nde gerçekleştirilen bir davet ile kutlandı. Geceye, belediye çalışanlarının yanısıra, gönüllüler, Kadıköy muhtarları, sivil toplum örgütlerinin temsilcileri, kısacası tüm Kadıköy dostları katıldı.
Gecenin başlangıcında, Ulu Önder Atatürk için bir saygı duruşunda bulunuldu. Bu saygı duruşu aynı zamanda, başta geçtiğimiz günlerde yitirdiğimiz belediye çalışanı Paşa Gezer nezdinde, belediyeye ve dolayısıyla Kadıköy'e emek vermiş ama artık aramızda olmayan herkes içindi. Daha sonra kısa bir film gösterimi bekliyordu CKM'nin büyük salonunu dolduran Kadıköylüleri ve Kadıköy dostlarını. Belediyenin basın bürosu tarafından hazırlanan bu film, çağdaş belediyecilik anlayışıyla geçen 27 yılın kısa bir özetiydi. Kadıköy'ün bundan yıllar önceki nostaljik görüntüleriyle açılan filmde neler yoktu ki; Kadıköy 'ün ilk belediye başkanı Osman Hızlan, sonraki başkan Cengiz Özyalçın ve şimdiki başkan Selami Öztürk'ün göreve gelişleri, sanat, kültür, eğitim, sağlık, çevre ve daha bir çok alanda yapılan çalışmalar, projeler... Kısacası 1984'te başlayan çağdaş yerel yönet yolculuğunun günümüze uzanışıydı akıp giden görüntüler. Perdeye bir an Mustafa Balbay ve Tuncay Özkan'ın görüntüleri yansıdı. Şu an cezaevinde olan bu isimler için güçlü bir destek alkışı koptu salondan.
GÜCÜNÜ ÇOCUKLARDAN ALIYOR
Bu nostaljik filmin ardından, geceyi düzenleyen belediye ekibinin başta Başkan Selami Öztürk olmak üzere tüm konuklara özel bir sürprizi vardı. Sürprizdi zira davetiyelerde gecenin bu bölümünden bahsedilmiyordu. Kadıköy Belediyesi'nin ilçede yaşayan çocuklara ücretsiz olarak sanat eğitimi verdiği Çocuk Sanat Merkezi'nin öğrencileri sahnedeki yerlerini aldı. Belki de geleceğin başarılı müzisyenlerinden oluşan Yaylı Çalgılar Orkestrası, mini bir konser sundular izleyenlere. Salondan yine güçlü bir alkış koptu. Ardından Başkan Öztürk davet edildi sahneye. Orkestra üyesi çocuklar ise sahnede inmedi. Zira Öztürk'ün içinde, 1984'te Kadıköy Belediyesi kurulduğunda, meclis üyesi olarak dizlerinin üstünde not tutarak, şu an parklarda olan banklarda oturarak görev yaptığı zamanlarda bir dilek vardı; “Çocuklar sahnede olsun, ben öyle konuşma yapayım” İşte o gecede öyle bir konuşma yaptı Öztürk. Konuşması bir yanıyla duygu doluydu, hatta kendisinin de bir an gözleri doldu, sözcükler boğazında düğümlendi adeta. Ama aynı zamanda kararlı ve inançlıydı sözleri. Sık sık dile getirdiği “Kadıköy Belediyesi olarak biz bir aileyiz” cümlesiyle başladı, bu özel geceye gelen herkese teşekkür etti ve kendi deyişiyle “Belediyenin 27 yıldaki faaliyetlerinden değil, bu faaliyetlerin temelinde yatan felsefe”den bahsetti.
ÖZTÜRK: ‘BOYUN EĞMEYECEĞİZ’
Öztürk, “Hedefim hiçbir zaman 'kendimi kurtarmak' değildi. Öyle olsaydı 2 dönem belediye başkanlığında, 2 dönem de parlamentoda görev yapardım. Sonra dünyayı gezmeye çıkardım. Böyle bir amacım hiç olmadı. Her zaman ‘Topluma ne verebilirim’i düşündüm” dedi. 1994'de kendisinin başkanlığa geldiği dönemde Türkiye'nin de “genleriyle oynanmaya başlandığını”, kamu kurumlarının radikal sağın eline geçtiğini anlatan Öztürk, daha sonra kadın duyarlılığına temas ettiği şu sözleri söyledi; “O dönemlerde beni sürekli kadın grupları ziyaret ediyordu, endişelerini dile getiriyorlardı. ‘Ne yapacağız?’ diye soruyorlardı. Erkekler, bu sorunun kadınlar kadar farkında değildi. İşte beni o süreçte, 2 ayda ziyaret eden 600'ü aşkın kadının öncülüğünde ilk kez ‘Kadıköy Belediyesi Gönüllüleri’ni kurduk. 29 Ekim'de ilk kez meşaleli yürüyüş yaptık. Sonraki 29 Ekimlerde milyonlarla birlikte yürüdük. Bunlar, ileriye dönük ne gibi sorunlar çıkabileceğini sezen bir yönetimin hareketleriydi. Kadıköy her zaman için ülkenin neresinde bir olay olursa olsun olumlu/olumsuz gereken tepkiyi vermeyi bilen bir ilçe oldu.”
Selami Öztürk, tüm bu çabaların boşa gitmediğine olan inancını dile getirdi ve “Ama” diye ekledi; “Ülkemiz iyiye gitmiyor. Atatürkçü, demokrat kişi ve kurumlar yok edilmeye çalışılıyor. Ama bizim yolumuzdan dönmemiz söz konusu bile değil.” Öztürk, sık sık Kadıköy Belediyesi üzerindeki baskılardan yakındı. Ancak şu sözlerle bitirdiği konuşması, salondan büyük bir destek alkışı aldı:
“Gücümüzü Kadıköylü”nün inancından, desteğinden alıyoruz. Hiçbir şeye boyun eğmeyeceğiz, tüm sorunları aşacağız. Burçlar yıkılmadıkça, kaleler fethedilemez...”
Kadıköy Belediyesi ailesini, dostlarıyla biraraya getiren bu güzel gece, şarkıcı Gülay'ın seslendirdiği birbirinden güzel türkülerle sona erdi.
Gökçe UYGUN