Hayat Eve Sığmıyor Platformu önderliğinde toplanan insanlar, pandemi ile mücadele kapsamında uygulanan kısıtlamaları proteste etmek amacıyla Kadıköy’de bir araya geldi. Uygulanan yasakların bilimsel bir dayanağı olmadığını ve pandemi sürecinin doğru yönetilemediğine dikkat çeken üyeler, yasakların bir an önce kaldırılmasını talep ediyor. Yapılan basın açıklamasında da şu ifadelere yer verildi: “1 yılı aşkın bir süredir, bazı ülkelerin atmış oldukları doğru adımlar sayesinde üstesinden gelmeyi başardıkları bir salgınla mücadele ediyoruz. Bugün geldiğimiz noktada salgınla mücadele, tutarsızlıkları ve toplum vicdanını rahatsız eden ayrımlarıyla, hepsinden önemlisi bilimsel olarak da salgının seyrine etkisi olmadığı açıkça ortada olan akıl dışı yasaklarla hepimizi ekonomik ve psikolojik olarak yıpratmıştır. Salgın döneminde medyada gördüğümüz ve yönetenler ile yönetilenlerin aynı hukuka tabi olmadığını düşündüren çelişkili görüntülere hepimiz şahit olduk. Salgın tedbiri olarak dayatılan uygulamaların ise salgının bitirilmesine yönelik bir etkisi olmadığı, artık bilim kurulu tarafından dahi kabul ediliyor. Herkesi, yaşanılan bu buhrana sessiz kalmamaya davet ediyoruz.”
“YASAKLAR TOPLUMUN HANGİ KESİMİNE UYGULANIYOR?”
Hayat Eve Sığmıyor Platformu’ndan Tuğçe Yılmaz, “Yasaklar, pandemi ile mücadele etmekten ziyade insanları eve hapsetmeye yönelik bir durum. Bu yasakların insan hakları ihlali olduğunu düşünen insanlarla sosyal medya üzerinden örgütlendik. Tam kapanma sürecinde yaşanan eşitsizlikleri hepimiz gördük. İnsanlar çok rahat bir şekilde Filistin’i protesto etmek için sokağa çıkabilirken, 8 Mart ve 1 Mayıs’ta eylemcilerin yerlerde sürüklenerek gözaltına alındıklarına şahit olduk. Bu yasaklar toplumun hangi kesimine uygulanıyor? 3 hafta bizi eve kapattılar, şimdi 3 hafta önceki zamana bizi tekrar geri döndürüyorlar. Akşam 21.00 ve hafta sonu yasakları hala devam ediyor. İnsanlar sabahları toplu taşıma araçlarında sıkış tıkış işe giderken, akşamları sokakta olmalarına izin verilmiyor. Biz platform üyeleri olarak yaygın aşılamayı savunuyoruz. Eğer aşılama olsaydı, 3 haftalık tam kapanma sürecini verimli geçirebilirdik. Fakat böyle bir şey de mümkün olmadı. Esnafı düşünen yok, eve kapanan insanların psikolojisini düşünen yok. Sadece vaka sayısına odaklanarak bir pandemi süreci yönetilemez” diyor.
HIZLI AŞILAMA YAPILARAK NORMALE DÖNÜLMESİNİ İSTEDİLER
Biz Özgürüz Hareketi Derneği kurucu üyelerinden Ömer Ziya Tuncer, konuyla ilgili şunları söylüyor: “Talebimiz özgürlük, başka hiçbir şey istemiyoruz. 1 yıl boyunca bir sürü yasak getirdiler ve esnafı bitirdiler. Uygulanan tam kapanma sonrası hiçbir değişiklik olmadı. Yasaklar hala devam ediyor, biz bunların kaldırılmasını talep ediyoruz. Madem tam kapanma yaptınız, biz bunun bedelini ödedik, şimdi bu bedele karşılık olarak sefasını sürmek istiyoruz. Biz şu an aşısı bulunmuş olan bir pandemi ile mücadele ediyoruz. Artık batılı ülkeler bunu bitirmiş durumda. Biz her gün %13’ü aşılanmış bir ülkeye uyanıyoruz. Hızlıca aşılamalar yapılmalı ve her şey normalde dönmeli.”