Kadıköylüler İBB'yi göreve çağırıyor
Kadıköylülerin sağlığını tehdit eden Kurbağalıdere, tehlike saçmaya devam ediyor. “Temiz hava solumak istiyoruz” diyen vatandaşlar, ıslah çalışmasının bir an önce bitirilmesini istiyor
Erhan DEMİRTAŞ
İstanbul Büyükşehir Belediyesi tarafından üç yıldır ıslah çalışması süren Kurbağalıdere’den denize akan kanalizasyon sularının yarattığı yoğun kirlilik ve kötü koku, Kadıköylülerin çilesi olmaya devam ediyor. Sıcakların artması ve rüzgârın esiş yönüne bağlı olarak yayılan kötü kokular, özellikle derenin çevresinde yaşayan vatandaşları daha çok rahatsız etmeye başladı. Sorunun çözümü için İstanbul Büyükşehir Belediyesi’ne (İBB) başvuran vatandaşlar şimdiye kadar sağlıklı bir yanıt alamadıklarını söylüyor.
Gazete Kadıköy aracılığıyla İstanbul Büyükşehir Belediyesi’ne çağrıda bulunan Kadıköylüler, çalışmaların en kısa zamanda tamamlanmasını istiyor. Kurbağalıdere çevresinde yaşayan Kadıköylüler, yaşadıkları zorlukları gazetemize anlattı.
“SABAH KOKUYLA UYANIYORUZ”
45 yıldır Kadıköy’de yaşayan Ülkü Kıvanç, Kurbağalıdere’nin en kötü günlerini yaşadığını söylüyor. Kıvanç, “Sabah uyandığımızda koku ile uyanıyoruz. Sabah temiz hava almak için pencereyi açmak istersiniz ama biz öyle yapamıyoruz. Tam tersine kötü koku gelmesin diye pencerelerimizi kapatıyoruz. Burada oturmak ölüm haline geldi. Evin ön ve arka tarafında da müthiş bir koku var. Çocuklarımız ve torunlarımızı parka çıkaramıyoruz” diyor. İBB’nin Kadıköylülerin çağrısına kulak vermesi gerektiğini ifade eden Kıvanç, “Büyükşehir Belediyesi bu çalışma yöntemiyle kalıcı bir çözüm bulamaz. Büyükşehir işi ciddiye alıp Kadıköylülerin çağrılarına kulak vermeli ve biran önce çözüm bulmalı.” uyarısında bulunuyor.
“İŞLER YAVAŞ İLERLİYOR”
Kurbağalıdere’nin yarattığı mağduriyetten etkilenen başka bir Kadıköylü ise 2006 yılında Kadıköy’e taşınan Aysel Karayel. Kadıköy’e taşındığı ilk yıllarda derenin şimdiki kadar kötü kokmadığını ifade eden Karayel, “Buraya taşındığımız zaman dere bu kadar kötü kokmuyordu. O dönem ilaçlama yapılıyordu. Islah projesinden sonra kokular yayılmaya başladı” diyor. Geçen yıl yağan yağmurdan sonra su baskını nedeniyle evlerinde mahsur kaldıklarını söyleyen Karayel, İBB’ye çağrıda bulunarak şikâyetlerini şu şekilde belirtiyor: “Projenin Mayıs ayında bitmesi gerekiyordu. Ama çok yavaş çalışıyorlar. Çok fazla koku var sürekli bu şekilde yaşamak cidden çok zor. İstanbul Büyükşehir Belediyesi bu şekilde çalışmaya devam ederse bizim işimiz çok zor.”
“İBB ŞİKÂYETLERE YANITSIZ”Kurbağalıdere’nin yanındaki özel bir şirkette çalışan Esra Rakıcı, en çok mağduriyeti yaşayanlardan biri. Derenin son iki yıldır sürekli koktuğunu söyleyen Rakıcı, ıslah çalışmalarından sonra dereden yayılan kötü kokuların artmaya başladığını ifade ediyor. Her gün baş ağrısı ve mide bulantısı ile uyandığını söyleyen Rakıcı, yaz mevsiminin gelmesine sevinemeyenlerden. Birçok defa İstanbul Büyükşehir Belediyesi’ne şikâyette bulunduğunu ama yanıt alamadığını ifade eden Rakıcı, “Twitter’dan bile yazdım ama cevap vermediler. Birçok kişi projenin Kadıköy Belediyesi’ne ait olduğunu düşünüyor ama Kurbağalıdere’nin ıslah projesini İstanbul Büyükşehir Belediyesi yürütüyor. Kadıköy Belediyesi bütün bunlara rağmen Kadıköylülerin yanında olmalı, Büyükşehir Belediyesi’ne daha fazla baskı yapmalı” diyor. Geçen yıl yağan şiddetli yağmurdan sonra iş yerlerini su basan Esra Rakıcı, “Kadıköy’de yaşayanların da tepkisini ortaya koyması gerek. Geçen sene şiddetli bir yağmur yağışı olmuştu. Derenin pis suyu şirketin bahçesine doldu ve biz saatlerce iş yerinde mahsur kaldık. Bunları tekrar yaşamamak için İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin kalıcı bir çözüm bulmasını ve Kurbağalıdere çilesinin bitmesini istiyorum” diyor.
Yoğurtçu Parkı’nın yanında çalışan Arsun Önal da, her gün kötü görüntü ve kokularla karşı karşıya kalan Kadıköylülerden birisi. Yaz aylarının gelmesi ile birlikte dereden yayılan kötü kokuların ofisin içine kadar girdiğini belirten Önal, bireysel olarak birçok defa İstanbul Büyükşehir Belediyesi’ne şikâyet başvurusunda bulunmuş ama tıpkı Esra Rakıcı gibi yanıt alamamış. Çalışmalar bitene kadar kanalizasyonun kapatılmasını isteyen Önal, “Temiz hava almak istiyoruz. Ama sürekli kötü kokularla yaşıyoruz. Derenin üstünde insan dışkıları var. Her gün bu görüntülerle karşılaşmak psikolojimizi bile etkiliyor” diyor.
KENT DAYANIŞMASI UYARIYOR
Kurbağalıdere çevresinde yaşayan Kadıköy Kent Dayanışması üyeleri Üzeyir Uludağ ve Süha Ertekin ise ıslah projesinin birçok mühendislik hatası barındırdığını söylüyor:
Üzeyir Uludağ (Makine Mühendisi):
Bu proje yaklaşık üç yıl önce başladı. Bana göre burada iki şey yapmayı planlıyorlar. Birincisi; Fikirtepe’deki kentsel dönüşüm sonrası buraya gelecek yaklaşık 100 bin kişinin atık suyunu buradan vermek. İkincisi ise, açık bir çöplük ve kanalizasyona dönüşen derenin temizlenmesi. Onun dışında derenin genişletilmesi de gündemde. Ama ben bu ıslah projesinin de sorunları ortadan kaldıracağını düşünmüyorum. İstanbul’da tüm yeşil alanlara bina yapılıyor. Yağmur yağdığı zaman suyu emecek toprak kalmadı. Şiddetli bir yağmurda seller oluşuyor. Geçmişte burada bir insan derede kayboldu hala da bulunamadı. İstanbul Büyükşehir Belediyesi projeyi hazırladı ve ihaleye açtı ama bunun için bilimsel veriler dikkate alınmadı. İleride oluşabilecek sel felaketlerine karşı da bir önlem alınmalı. Düşünebiliyor musunuz İstanbul’un en merkezi yerinde lağım sularını denize akıtıyorlar. Bu durum Kadıköy’de yaşayanların sağlığını doğrudan etkiliyor.
Süha Ertekin(Elektrik Mühendisi):
Burada düzgün bir iş yapmak için mühendislik harikası projeler yapmak gerekmiyor. Biz atık su ile yağmur suyunun ayrıştırılmasına, semtin kötü kokulardan kurtulmasına karşı değiliz. 3 metrelik kanalizasyon kanalı yapılması gerekiyordu. Yukardan gelecek lağım suları bu kanala akıtılmalı ve sondan kaynağa doğru bir işlem yürütülmeliydi. Böyle yapılsaydı Kadıköy halkının sağlığı ile oynanmayacaktı. Atık suların kanala akıtılması ile dere kirlenmeyecekti. Gelişi güzel plansız bir proje yüzünden hem Kadıköy hem de tüm İstanbul bundan etkilendi.
Kadıköy halkının ve Marmara denizinin bu şekilde kurtulma şansı yok. Yukardan gelen kanalizasyon denize akıtılmamalı. Bugün İspark olarak kullanılan Moda kollektörünün de biyolojik arıtma tesisine dönüştürülmesi gerekiyor.
TAHLİL SONUÇLARI ÜRKÜTÜYOR
Kadıköy Belediyesi Çevre Koruma ve Kontrol Müdürlüğü’nün Kadıköy deniz suyu analiz sonuçlarına göre; Kurbağalıdere’nin denize döküldüğü alandan elden edilen veriler korkunç boyutlara ulaşmış durumda.
Kadıköy Belediyesi Çevre Koruma ve Kontrol Müdürlüğü mühendislerinin verdiği bilgilere göre; deniz suyunda sınır değeri 200 olarak belirlenen E.Coli’nin 6900 olarak çıkması Kurbağalıdere’nin açık bir kanalizasyon olduğunu gösteriyor. Kanalizasyon bakterisi olarak adlandırılan Fekal Koliform ve Fekal Streptokok değerleri de sınır değerinin çok üstünde. Sınır değeri 200 olarak kabul edilen Fekal Coliformun 7.500, 100 olması gereken Fekal Streptokokun ise yine 7.500 çıktığı görülüyor. Çevre Koruma ve Kontrol Müdürlüğü teknik elemanları, sıcakların artmasıyla beraber değerlerin daha yüksek noktalara çıkacağını bunun sonucunda bir kıyı semti olan Kadıköy’de yaz dönemi boyunca denize girilebilme ihtimalinin mümkün olmayacağını belirtiyor.
Tahlil sonuçlarını yorumlayan Kadıköy Belediye Başkanı Aykurt Nuhoğlu; “Vatandaşlarımızı denize girmemeleri konusunda geçen yıl da uyarmıştık. Bu sene de değişen bir şey yok, denize girmek riskli. Dere ıslah çalışmalarının hızlandırılması gerekiyor. Yeterince hızlı çalışılsaydı ıslah şimdiye kadar bitmiş olurdu. Kadıköylülerin sağlığı risk altında. Gerekirse 24 saat çalışılıp bu çalışmaların bitmesi gerekiyor. Kadıköylülerin sağlığını riske atmaya kimsenin hakkı yok” dedi.