Kadınlar, Kadıköy'den haykırdı: "Sözleşmeden asla vazgeçmeyeceğiz"

Kadınlar, Cumhurbaşkanlığı kararnamesiyle İstanbul Sözleşmesi'nden çekilme kararının ardından Kadıköy'de buluştu. Yüzlerce kadın, kararın geri alınarak sözleşmenin uygulanmasını talep etti

20 Mart 2021 - 18:17

Cumhurbaşkanlığı kararnemesiyle gece yarısı İstanbul Sözleşmesi'nin feshedilmesi kararının ardından kadın örgütleri Kadıköy'de buluştu.

Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu'nun çağrısıyla 15.00'da Kadıköy Rıhtım Meydanı'nda toplanan kadınlar, kararın geri çekilerek sözleşmenin uygulanmasını talep etti. 

Eylemde açıklama yapan Fidan Ataselim, “Bıkmayız yılmayız, nice hakkımızı bu meydanda kazandık. AKP’nin koltuğu nasıl titredi ki ne yapacaklarını şaşırmışlar. Eşitlik ve adalet kadınlarla gelecek. Bir gece yarısı çıkarılan kararı geri çektireceğiz. Kadınların yaşamakla beraber, daha eşit ve özgür yaşamasını da istiyoruz. Eşitliğe düşman, özgürlüğe düşman olanlar, İstanbul Sözleşmesi’ni feshedebileceğini düşünüyor. Tek bir kararla bu haktan asla vazgeçmeyeceğiz” dedi.

CHP Genel Başkan Yardımcısı Gökçe Gökçen de eylemde bir konuşma yaptı ve şunları söyledi: "Meydanları doldurduk, doldurmaya devam edeceğiz. Sesimizi yükseltmeye devam edeceğiz. Dün gece korkunç ve insanlık dışı kararmamenin yayınlandığını gördük. Tek adam, 'biz kadınlarla değil yaşam hakkıyla değil tecavüzcülerle, katillerle saf tutuyoruz' dedi. Kararnameyle Cumhurbaşkanı bir şey daha söyledi: Ben TBMM'nin iradesini tanımıyorum da dedi. Birçok partinin uzlaşmasıyla LGBTİ+ların, çocukların kadınların hakkına karşı çıkıyorum dedi. Meclisin iradesine gasp edenler de görecekler ki; biz meydanları, sokakları, hayatı doldurmaya devam edeceğiz."

Eyleme CHP İstanbul İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu, CHP Milletvekili Sera Kadıgil ve Kadıköy Belediye Başkanı Şerdil Dara Odabaşı da destek verdi.

Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu'nun eyleminin ardından Kadınlar Birlikte Güçlü grubu da 17.00'de aynı alanda eylem gerçekleştirdi. 

Kadınların sayısı ikinci eylemde azalmak bir yana artarken, açıklamada şu ifadelere yer verildi:

“2011 yılında mecliste onaylanan sözleşme tek adam kararıyla kaldırıldı. Tüm kadınları ilgilendiren sözleşme, kadınları şiddete mahkum etmeyi kafasına koymuş, kadın düşmanlarının sözünü onaylayan tek bir adam tarafından kaldırıldı. İstanbul Sözleşmesi’nden nefret ediyorlar çünkü kadınların şiddete mahkum olmasını istiyorlar. Kadınlar hayır diyemesin, kadınlar şiddete ses çıkaramasın, kendi hayatları hakkında karar alamasın istiyorlar. Kadınları korumakla yükümlü olan devlet ise erkek devlet olduğunu bir kez daha gösterip kadınların haklarını, can güvenliğini hiçe sayıyor. Aile yapısı bozuluyor, toplum değerleri parçalanıyor diyerek kadın düşmanlığına çağrı yapanlar, kadınların ve çocukların her türlü şiddete maruz kaldığı toplum ve aile düzenini savunuyor. Kadınların özgürleşmesinden korkuyorlar. Kadınlar üstündeki egemenliklerini kaybetmemek için çırpınıyorlar.”

“BU DEVLETİN KADINLARA KARŞI OLDUĞU ANLAMINA GELİR”

Kadınlar adına okunan açıklamada İstanbul Sözleşmesi’nden neden nefret edildiği anlatılmaya devam edildi: “İstanbul Sözleşmesi’nden nefret ediyorlar çünkü toplumsal cinsiyet eşitsizliği lafını dahi duymak istemiyorlar. Eşitsizliği doğallaştırmak, kadınları erkeklere tabi kılmak için fıtrattan, adaletten dem vuruyorlar. Bizler ise biliyoruz ki eşitlik olmadan adalet olmaz. Kadınların şiddetten uzaklaşabilmesi için devlete şiddeti önleme, kadınları koruma, kadınları güçlendirecek destek mekanizmalarını oluşturma ve failleri cezalandırma yükümlülüğü veren bir sözleşmeden çekilmek, devletin bu yükümlülüklerden kaçması anlamına gelir. Kadın cinayetlerine karşı, kadına yönelik şiddeti önlemek için sorumluluk almayı reddettiği anlamına gelir. Bu, devletin kadınlara karşı olduğu anlamına gelir. Dün gece yarısı kadınları dövme özgürlüğü isteyen erkeklere, Samsun’daki İbrahim Zarap gibilere, ‘eşit değilsiniz’ diyerek bizi baskıya, şiddete açık hale getirenlere büyük bir hediye verildi. Karakollarda kadınları şiddete maruz kaldığı evlerine geri yollayan polisler, sığınaklarda kadınlara hapis hayatı yaşatan yetkililer, mahkeme salonlarında kadınları maruz kaldığı şiddet için suçlayan hakimler teşvik edildi.”

“KARARI TANIMIYORUZ”

Kadınlar, açıklamanın sonunda İstanbul Sözleşmesi’nden çıkma kararını tanımadıklarını duyurdular: “Bir sonraki kadın cinayetinde ortalıkta iki yüzlü açıklamalar yaparak, cezasızlığın kol gezdiği bir ülkede, ağır ceza getireceğiz safsataları ile kamuoyunu yatıştırmaya çalışacaklar. Biz ise biliyoruz ki şiddete maruz kalan, öldürülen her kadının, fail kadar suçlusu, devlettir. İstanbul Sözleşmesi bizlerin yıllardır süren mücadelesi sonucu yazıldı. Çıkma kararını asla tanımıyoruz. Bir grup adamın sözünün, tek adamın kararının kadınlar tarafında hükmü yoktur! İstanbul Sözleşmesi gerektiği gibi uygulanana, erkek şiddeti son bulana kadar mücadelemiz devam edecek. Kadın düşmanı devlete karşı yaşasın kadın dayanışmamız.”


ARŞİV