İstanbul’da günde yaklaşık 7,5 milyon kişi metro, İETT, vapur tren gibi toplu taşıma araçlarını kullanıyor. 7.5 milyonun 3 milyonunu İETT’ye ait otobüsler 1 milyonunu da yine İETT’ye ait metrobüsler taşıyor. Metrobüsler, Beylikdüzü’nden Kadıköy’e kadar trenden sonra en uzun mesafeyi kateden toplu taşıma aracı.
Beykent Üniversitesi Sosyoloji Bölümü son sınıf öğrencileri, 55 kilometrelik mesafeyi kapsayan Beylikdüzü-Kadıköy arasındaki 44 durakta 227 kadınla yüz yüze görüşerek bir anket çalışması yaptı. Yapılan çalışmada, kadınlara, metrobüste kendilerini ne kadar güvende hissettikleri, alınan güvenlik önlemlerinin yeterli olup olmadığı ve herhangi bir suç durumuyla karşı karşıya kalıp kalmadıkları soruldu.
YÜZDE 90’I GÜVENLİĞİ YETERSİZ BULUYOR
Her 10 kadından 9’unun güvenlik önlemlerini yetersiz bulduğunu dile getirdiği anket çalışmasında, yetersiz ışıklandırma nedeni ile akşam saatlerinde kendilerini güvende hissetmediklerini dile getirdikleri kaydedildi. Güvenlik personellerinin sayısının artmasını dile getiren kadınlar, var olan güvenlik görevlilerinin de yalnızca kabinlerinde oturduğunu, alana dahil olmadığını ve bu sebeple kendilerini güvende hissedemediklerini aktardılar. Bunun çözümüne dair ise bir hoparlörden verilecek müziğin rahatlatıcı etkisi olabileceğini, ışıklandırmanın artırılabileceğini, güvenlik personelinin sayısının artırılmasından ziyade etkili bir güvenlik eğitimi gerektiğinin de altını çizdiler.
NEREDEYSE YARISI SUÇA MARUZ KALMIŞ
Anket çalışmasında, her 10 kadından 4’ü suça maruz kaldığını, her iki kadından biri de suça maruz kalmaktan korktuğunu dile getirdi.
TACİZ VE İSTİSMAR İLK SIRADA
Bu korkunun yarısı taciz ve istismar korkusu. Aynı zamanda her 2 kadından 1’isi de duraklarda suça şahit olduğunu; şahit olan her 4 kadından yalnızca 1’inin yetkili birime başvurduğu da araştırmada öne çıkan bulgulardan. Tanık olanların tepkilerine bakıldığında yarısının tepkisiz kaldığını görülüyor.
AKŞAM ÇIKMAMAYI TERCİH EDİYORLAR
Her 10 kadından 4’ü akşam saatlerinde dışarı çıkmamayı tercih ediyor, geri kalanlar ise savunma dersleri almak, biber gazı taşımak ya da toplu taşımaya birisiyle binmek gibi kendilerince önlem alıyor. Sabah saatlerinde de korku duyan kadınlar da var. Sabah saatlerinde korku duyanların yaş sıkalasının daha yüksek olduğu, genellikle 35 yaş üstü kadınların sabah saatlerinde daha çok korktuğu araştırma sonuçlarında öne çıkıyor.
ALINABİLECEK ÖNLEMLER
Raporda, alınabilecek önlemler ise şöyle sıralandı:
*İstanbul gibi yoğun bir toplu ulaşım yolculuğunun olduğu bir kentte kent içi ulaşım polisi gibi bir kolluğun olması gerekiyor.
*Kadınların kent içi toplu ulaşımı daha özgürce kullanabilmeleri için İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin 2019 yılında kabul ettiği Avrupa Yerel Yaşamda Kadın Erkek Eşitliği Şartı ve bu şarta bağlı olarak oluşturduğu yerel eşitlik eylem planı var. Planın iki noktasında özellikle kadınlar için kent içi ulaşımın daha güvenli hale getirilmesi ve güvenli bir kent oluşturulması belirtiliyor. Bunların başarı göstergelerinden bir tanesi bahsi geçen alanda yapılacak araştırmaların sayısıdır. Dolayısıyla gençlerin yaptığı bu araştırma İBB’nin kabul ettiği göstergenin başarıya ulaşma kriterlerinden birini de oluşturuyor.
*Bu araştırmalardan yola çıkarak zaman ve lokasyon bazlı risk analizleri yapılması gerekiyor. Risk analizlerinden yola çıkarak nerede ve hangi zamanda tedbir alınması gerekiyor gibi konular tespit edilebilir.
*Fiziki ve çevresel faktörler de kadınların suç korkusu güvenlik algısını çok önemli bir şekilde etkiliyor. Bu kapsamda yapılan araştırmalar duraklarda alınabilecek önlemlerle ilgili bize veriyor.
*Duraklardaki özel güvenlikler tek başına yeterli değil, durakların bağlantı noktaları da oldukça önem arz ediyor. Kollukla mülki makamlar aracılığı ile sorun bazlı kurulacak iş birliği ve farkındalık yaratılması bu anlamda kadınların kendilerini güvenli hissetmelerini olumlu etkileyecektir.