“Kentsel dönüşüm enkaz haline geldi”

Kadıköy Fikirtepe’deki bitmek bilmeyen kentsel dönüşüm, büyük mağduriyetler yaşanmasına neden oldu. Fikirtepe Derneği Başkanı Sabır Karakoçoğlu, “Artık Fikirtepe tarihte kentsel dönüşümün en hazin hikayeleri arasında yerini alacak” dedi.

06 Ekim 2021 - 14:17

Adı, 15 yıldır kentsel dönüşümle anılan Fikirtepe’de büyük mağduriyetler yaşanıyor. Kentsel dönüşümün Türkiye’nin gündemine girdiği ilk bölgelerden olan Kadıköy Fikirtepe’de yurttaşların sorunları hala çözüm bekliyor.

Büyük vaatlerle başlayan kentsel dönüşümün büyük bir enkaz haline geldiğini belirten Fikirtepe Derneği Başkanı Sabır Karakoçoğlu, kentsel dönüşümün hazin bir sona doğru evrildiğini dile getirdi.

Karakoçoğlu, 2014 yılında kurulan dernek hakkında şunları söyledi: “Amacımız Fikirtepe’de yaşayan mülk sahipleri ile beraber birlik beraberlik içinde, aynı çatı altında yasal haklarımızı korumak, birlik içinde aleyhimize işleyen yasa ve yönetmelikleri lehimize çevirmenin yollarını aramaktı.”

Başlatılan dönüşüm projesi hakkında bilgiler veren Karakoçoğlu, “Fikirtepe 4 bin 500 adet parselden oluşan, toplamda 1 milyon 300 bin metrekare (130 hektar) civarındaydı. Alanda 6 bin 400 adet bina, 48 bin 665 kişilik nüfus ve iş yerleri hariç 14 bin 629 hane vardı. Parsellerin yüzde 60’ı 200 metrekarenin altında olup, alanın yüzde 95’i özel mülkiyet, yüzde 5’i ise İstanbul Büyükşehir Belediyesi ve kamuya aitti” dedi.

Karakoçoğlu şöyle devam etti: “Başlatılan bu dönüşüm projesi ve ilgili planlama sürecinde Kadıköy Belediyesi ile herhangi bir bilgi alışverişi ve iş birliği girişimi olmadı ve Belediye Başkanı durumu şöyle dile getiriyordu: “Fikirtepe baştan yanlış başladı. Önce emsal vererek başladılar. Yüksek bir emsalle birlikte çözeceklerini düşündüler. Oysa önce oranın planlanması gerekiyordu. 4 mahallemizle ilgili bir uygulama yapılıyor ama ilçe belediyesinin hiç haberi yok. Hiçbir şekilde dahil değil, hiç yetkisi yok. Başta kaybedilen nokta bu. Eğer Kadıköy Belediyesi işin içinde olsaydı bu süreç ileri bir noktada olurdu. Hatalı başladığı için şimdi ne geri dönebiliyor ne ileri gidebiliyor.”

“BONUSLAR KARŞILIĞINDA SÖZLEŞMELER İMZALANDI”

Fikirtepe'de ilk defa seçim öncesi bütün siyasi partilerin adaylarının katılımı ile panaller düzenlediklerini belirten Karakoçoğlu, “Amacımız siyasi partilerin gündemlerine Fikirtepe mağduriyetini sokmaktı. Ayrıca tüm Türkiye çapında etkili olan gönüllü hukukçu ve şehir plancılarının bulunduğu Mahalleler Birliği’nin bileşeni olan tek derneğiz. Mahalleler Birliği ile toplam 94 mahalle temsilcileri ile beraber 60 kişilik heyetle tamamen kendi imkanlarımız ile 2 kez Ankara’ya, TBMM'de grubu bulunan siyasi parti başkanları ile görüşmeler yapmaya gittik. 6306 sayılı yasanın aleyhimize olan maddelerinin yeniden düzenlenmesi için Sn. Kemal Kılıçdaroğlu ile görüşerek Anayasa Mahkemesi’ne dava açmaları talebinde bulunduk. Dava dilekçesi verildi, Ayasa Mahkemesi dilekçeyi kabul etti. Yine Mahalleler Birliği ile seçim öncesi siyasi parti belediye başkan adaylarının katılımı ile 3000 kişilik kapalı salonda kentsel dönüşümden doğan mağduriyetlerimizin maddeler halinde yer aldığı bir taahhütname imzalattık ve takipçisi olacağımızı şerh düştük” dedi.

“DÖNÜŞÜM HAZİN BİR SONA DOĞRU EVRİLİYOR”

Yaşanan durumlardan sonra Fikirtepe’de 3/2’lik bir oranın sağlanmış olduğunu ve mülk sahiplerinin ellerindeki inisiyatifi kaybettiklerini dile getiren Karakoçoğlu, “Çantacı müteahhitler, yine kendi gibi çantacı müteahhitlere astronomik rakamlarla devirler yaptılar. Sonuçta 5-6 müteahhitin dışında diğer müteahhitler yükümlülüklerini yerine getiremediler. Projeler yarım kaldı. Yıkılan alanlar büyük ve boş arsalara dönüştü. Banka kredisi ile projeden yatırım için ev alan tüketiciler de mağdur oldu. Kiralar ödenmedi, 2010 yılında büyük vaadlerle başlayan kentsel dönüşüm enkaz haline geldi. Biten 17 projeden 14’ü hala tapu alamadı. Aidatlar 1200- 1500 TL arasında, yönetim ile ihtilaflar mahkemelere taşındı. Mütehhitler iflas etti. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı TOKİ’yi devreye soktu. Yeni plan notları yapıldı. Bu defa Fikirtepe üç etaba ayrıldı. 1. etabın TOKİ tarafından yapılacağı ilan edildi ve 1. etaptaki bütün tapular sorgusuz sualsiz hazineye geçti. Yeni plan notlarında donatı alanları için kesintiler 1. etap için %55, 2. ve 3. etaplar için %65 oldu. 1. etapta herkesin arsasından bu kesintiler hazineye tapu edildi. İnisiyatif tamamen kayboldu. Hak arama yolları kapandı. Mülk sahipleri teslim oldu. Planlara itiraz edilmedi ve tapu iptal ve tescil davası açmadılar. Bütün bunlar olurken Kiptaş’a devredilen Vartaş adasında Kiptaş projeyi bitirdi, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’na teslim etti. Vatandaşın yoğun baskıları ile bakanlık daire teslimlerini şerefiye değerlerini gözetmeden 1+1 olarak binanın en karanlık, en biçimsiz daireleri teslim ediyor, tapuyu da bilahare vereceğini ancak daire teslimi ile şimdilik 1000 TL’ye varan aidatların tahsil edileceğini duyurdu. Dairesini teslim almayanların bir önceki metruk yapısınının değerinin banka hesabına geçeceğini beyan ediyormuş. Kimsenin itiraz etmeye, hakkını aramasına müsaade edilmiyormuş. Bu arada sahadaki bazı derneklerin insanların bir an önce evlerinden çıkmaları için yoğun propoganda yapmaları, hurdacılarla anlaşmaları, bakanlığın da olan bitene göz yumduğunu gözlemliyoruz. Taşınanların çoğu zor şartlar nedeniyle köylerine yerleşti. Trilyonluk daire sahibi olacağını düşünen Fikirtepelilerin süreci iyi yönetememesi, iktidarın yanlı ve yanlış uygulamalarını görmezden gelmesi, hakları için mücadele etmeyi bırakıp mal varlığının insiyatifini kaybetmesine sebep oldu. Fikirtepede dönüşüm, hazin bir sona doğru evriliyor.”

“RIZAMIZ DIŞINDA TAPUMUZ VERİLDİ”

Fikirtepe ile alakalı kendi hikayesini de paylaşan Karakoçoğlu, “Fikirtepe’de 3.etapta, salı pazarının yanındaki adada 4 katlı babamdan kalan bir binamız var. Özel tapulu ve ruhsatlı. 2015 yılında mal ve can güvenliğimizi gözeterek İTÜ’den güçlendirilerek kullanılabilinir raporu aldık. Babam 32 yıl çalışarak, 1983 yılında yaptığı bu binaya bütün birikimini harcadı. 2013 yılında 6306 sayılı yasaya tabi olan ve Bakanlar Kurulu kararı ile hiçbir statik araştırma ve zemin etüdü yapılmadan riskli alan ilan edilen bölge, müteahhitler için 6306 sayılı yasa ve yönetmeliğe tabi oldu. Bu yasa ve yönetmelik tek taraflı müteahhitleri koruyan bir yasa. Bizim anayasal haklarımızı, miras hukukunu hiçe sayan temel kanunlar yokmuş gibi Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından uygulanıyordu. Binalarımız sayılmıyor, arsa olarak kabul ediliyordu.  Bakanlık, mülk sahiplerini müteahhitlerin insafına terk etmişti. Önüne gelen her müteahhite hiçbir inceleme yapmadan ruhsat veriyordu. Biz yasanın doğuracağı mağduriyetler nedeni ile imza vermedik. Ancak bulunduğumuz bölgede komşularımızın yoğun baskıları ile karşılaştık. Müteahhit ve ada temsilcisi bir grup, komşularımızın desteği ve sahte imza ile 3/2’yi oluşturduğunu bakanlığa bildirdi. Henüz ruhsat almadan, proje yapacağına dair hiçbir girişimi olmayan müteahhite 2016 yılında rızamız dışında tapumuz verildi. Davalarımız hala devam ediyor. 4 yıl önce müteahhit bizim adayı yapmayacağını ve çekildiğini beyan etti. Duruşmalarda da bu söylemini tekrar ediyor. Rızamız dışında satış bize çok ağır geldi, madi manevi zarar ettik. Annem kanser oldu, kardeşlerimin psikolojisi bozuldu” ifadelerini kullandı.

“BAŞARILI KENTSEL DÖNÜŞÜM ÖRNEĞİ YOK”

Kentsel dönüşüm sürecinde her anlamda çok yara alan ve mücadelesini devam ettiren Karakoçoğlu son olarak şunları ekledi: “Ülkemizde başarılı bir tane kentsel dönüşüm örneği yok. Yasa yapıcılar mahalle sakinlerini gözde lokasyonlardan sürmek, ticari rantı mülk sahipleri ile paylaşmama üzerine yasa düzenleyip keyfi uygulamalar ile hak arama yollarını tıkıyor. Mülk sahipleri tarafsız, siyaset dışı tutum sergilemeleri ile ancak haklarını koruyabilir. Haklarını korumak çok uzun ve meşakkatli, her babayiğidin harcı değil, maddi manevi yıkım. Ama bu mücadeleyi yılmadan veren mahalleler var. Onların mücadelesine saygı duyuyorum. Bundan sonra artık Fikirtepe Fikirtepelilerin değil maalesef. Tarihte kentsel dönüşümün en hazin hikayeleri arasında yerini alacak. Ancak, yerel yönetimlerle şehir plancıları ve odalarlar ile ortak çalışarak, sosyal devlet anlayışı ile proje yapılırsa belki Fikirtepelilerin yarısı Fikirtepe’de oturabilir. Bundan sonraki süreçte TOKİ’nin inşaatları vaad ettiği gibi 2023’te teslim etmesi mümkün değil. Yeni plan notlarında yer alan %55 ve %65 bedelsiz kesinti ile şuan Kiptaş’ın teslim ettiğinden daha az yer teslimi olacak. Ya sertifika ya da başka bir bölgede yer verilecektir. Ama bu iktidar değişirse daha olumlu yönde beklentilerim var.”


ARŞİV