Geçtiğimiz haftalarda Türk Tabipler Birliği (TTB) kızamık salgını hakkında “Bugün içinde bulunduğumuz durum ise son kızamık ölümü vakasından 13 yıl sonra ölümlerin başladığı kaygısıdır” ifadeleriyle basın açıklamasında bulunmuştu. Sağlık Bakanı Fahrettin Koca ise sosyal medya hesabında, Türkiye’de kızamığa bağlı herhangi bir ölümün söz konusu olmadığını ve aşı reddi sayısının azaldığını açıklamıştı.
Türk Tabipler Birliği geçtiğimiz hafta yaptığı yeni açıklamada vaka artışlarına dikkat çekerek ölüm endişesini dile getirdi. Vakalarda bir artış olduğunu kabul eden bakanlık, bu vakaların yüzde 86’sının İstanbul’da yaşandığını kaydetti.
Türk Tabipler Birliği 13 yıl sonra ölüm endişesi dile getirdiği, bakanlığın ölüm olmadığına yönelik açıklama yaptığı sırada Türk Tabipler Birliği ile görüştük. TTB, vaka sayısına göre kızamık salgınının geri döndüğü görüşünde.
TTB Aile Hekimliği Kolu Başkanı Doktor Emrah Kırımlı, “Türkiye’den bildirilen kızamık vakaların sayılarına göre, kızamık salgını geri döndü diyebiliriz” şeklinde konuştu. Kızamık salgınının dikkat edilmesi gereken bir boyuta ulaştığını kaydeden Kırımlı, “Eskiden bildirilen vaka sayıları 0 ila 100 arasındaydı, 2013’te Balkanlar’dan gelen vakalar ile sayıda artış oldu ama sonra görmedik. 2022 yılında 140’a yakın vaka vardı, bu yıl ise 10 kat artarak ilk dört ayda bin 400 civarı vaka kaydedildi” dedi.
“AŞI İLE ÖNLENEBİLEN BİR HASTALIKTA ÖLÜM OLMAMALI”
Kırımlı “Bu aşı ile önlenebilen bir hastalık. Biz ekonomisi ve sağlık sistemi gelişmiş bir ülke olduğumuzu iddia ediyoruz, aşı ile önlenebilen bir hastalıkta ölüm olmamalı. 2023 yılında Türkiye için utanç verici bir durum, kızamığın ölüm sebebi olması kabul edilebilir bir şey değil” şeklinde konuştu.
YETİŞKİNLERDE KIZAMIK TEHLİKESİ
Kırımlı sözlerine şöyle devam etti: “Kızamığın şu anki durumu, salgın hastalık tanımına uyuyor. Bu bir bulaşıcı hastalık, tedavisi yok. Biz hastalığı atlatmak için destek tedavisi sağlıyoruz. Dediğim gibi bu aşı ile önlenebilen bir hastalık. Çocuklarda olduğu gibi yetişkinlerde de kızamığa yakalananlar var, yakın zamanda çevrenizde de yetişkinlerin kızamık olduğunu duyacaksınız”.
9’UNCU AYDA EK KIZAMIK AŞISI
Çocukların 1 ve 4 yaşında 2 doz olmak üzere kızamık aşısı olduğunu belirten Kırımlı, bir yaş altındaki bebeklerin kızamık aşısı olan annelerinden emdikleri süt yolu ile bağışıklık kazandığını söyledi. Bebeklerde ek gıda kullanımıyla, 6 ve 12 aylık bebeklerin de riskli gruba girdiğini ifade eden Kırımlı, Sağlık Bakanlığı tarafından 9’uncu ayda ek kızamık aşısı konularak, riskli aşı grubuna alındıklarını belirtti.
AŞI KARŞITLIĞI
Kırımlı “Aşı karşıtlığı bir gerçek, tereddüttü olan aileler bizlere soruyor, aşı hakkında bilgileniyorlar ve yaptırıyorlar. Ama aşı karşıtı söylemler için, Sağlık Bakanlığı herhangi bir açıklama yapmıyor, bu konu mahkemeye taşındığında ise ifade özgürlüğü cevabı ile karşılaşıyoruz” dedi. Eskiden çocuklarına aşı yaptırmayanları Sağlık Bakanlığı’na bildirdiklerini aktaran Kırımlı, “Aşı reddini bildirmek zorunda değiliz, hiçbir yerde resmi kaydı olmuyor. Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, Performans İtiraz Formu’nda azalma olduğunu söylemişti ama gerçeğin tamamı o değil, çünkü aşı reddi durumunda formun doldurulmasına gerek yok” şeklinde konuştu.
Aşısız kişilerin toplum sağlığına tehdit oluşturduğunu ve böylece aşılı kişilerin de risk altında girdiğini belirten Kırımlı, “Aşı kişinin kararına bağlı, yapılmadığında herhangi bir yaptırım yok” dedi. Kovid dönemiyle birlikte artık okullarda 2’inci doz kızamık aşısının yapılmadığını açıklayan Kırımlı, aşının artık Aile Sağlığı Merkezleri’nde yapıldığını söyledi.
DÜZENSİZ GÖÇ
Düzensiz göçün de kızamık salgınının sonuçlarından biri olduğunu dile getiren Kırımlı, “Yurtdışına giderken aşı kartı gerekiyor, ama bu prosedür Türkiye’de yok, ülkeye girerken ‘sağlıklıyım ve bulaşıcı hastalığım yok’ raporu yeterli” şeklinde konuştu. Kırımlı “Suriyeliler bu konu hakkında çok konuşuldu ama, eskiden Suriye’de aşılanma oranının yüzdesi Türkiye ile birbirine çok yakındı, ülkede karışıklığın başlamasıyla beraber aşı yapılamaz oldu, onların bir suçu yok. Biz de, gelenlerden sorumluluk almıyoruz, eskiden aşılarını yapıyorduk ama o iş bırakıldı” dedi. Kırımlı Türkiye’ye girişte her medeni ülke gibi gelenlerin aşıları ve ülkenin aşı programının sorulması gerektiğinin altını çizdi.
DEPREM
6 Şubat’ta 11 milyon kişiyi etkileyen depremle sağlık sisteminin çöktüğünü, aşının yapılacağı bir yer ve aşının korunacağı bir buzdolabının bile olmadığını kaydeden Kırımlı, böylece deprem bölgesinde aşısız kişilerin arttığını belirtti. Kırımlı “Bu bir tesadüf değil, oradan batıya hareket başladı ve böylece batı illerde kızamık vakası artışları da başladı” dedi.
“BÜTÜN TÜRKİYE’YE YAYILACAK”
Kırımlı, Sağlık Bakanı Fahrettin Koca’nın kızamık vakalarının yüzde 86’sının İstanbul’da açıklaması için şöyle konuştu: “İstanbul’a göçle geldi insanlar, kızamık da kalabalık ortamda dolaşacak ve bulaşacak yer buldu. İnsanlar bayramda, batıdan doğuya memleketlerine gittiler kızamık da onlarla gitti. Özetle bütün Türkiye’ye yayılacak. Bu işin basit bir matematiği var. Salgın böyle işler, bize bu akışı kesecek tedbirler lazım.
“EYLÜL AYINDA ARTIŞ GÖRECEĞİZ”
Okulların kapanmasıyla kızamık salgınının sakinleşeceğini söyleyen Kırımlı, “Eylül ayında artış göreceğiz” dedi. 15 yaş altı çocuklar aşı olup olmadıklarını bilmiyorlarsa, aile hekimlerine başvurmaları gerektiğini söyleyen Kırımlı, aşı eksikse yaptırılması gerektiğini vurguladı. Kırımlı “TTB’ye göre 15 yaş altı herkese, 1 doz aşı yaptırılmalı” dedi.