Kurbağalıdere çözüm bekliyor

Kadıköy’ün kangren haline gelen sorunu Kurbağalıdere, hala çözüm bekliyor.İBB’nin 2 yıldır ıslahını bitiremediği dere, hem çevreye kötü koku saçıyor hem de sel baskınlarına yol açıyor.

07 Ağustos 2014 - 15:01
Gökçe UYGUN

İstanbul’a hemen hemen her yağmur yağdığında taşmasıyla ‘meşhur’ Kurbağalıderenin ıslah süreci yıllardır devam ediyor. Çalışmalardan bir türlü olumlu netice alınamıyor. Bir yandan yağış tehdidiyle yaşayan çevre sakinleri, bir yandan da dereden yükselen kötü kokulara dayanmaya çalışıyor.  Denize dökülen kanalizasyon suları da cabası. Peki ne oldu da güzelim dere bu hale geldi? Islah neden ilerlemiyor? Çalışmalar nasıl yapılmalı? Bu soruların yanıtlarını aramaya başlamadan önce, derenin bugününü anlamak için önce biraz geçmişine bakmak gerekiyor. 67 bin 680 metre uzunluğuyla Kadıköy çevresinin en uzun deresi olan Kurbağalıdere, artık dere olma vasfını yitirmiş sadece kış aylarında yağmur sularının aktığı belli noktalarda da pis su hatlarının aktarıldığı bir hat olma özelliği taşıyor. 1900’lü yıllarda çevresindeki Kuşdili Çayırı’nda eğlencelerin tertip edildiği, sandal sefalarına ev sahipliği yapan Kurbağalıdere, yıllar içinde yapılaşma, altyapı eksikliği, ihmal gibi sebeplerle, “şehrin içinde hoş bir seda sunan bir su kaynağı” olmaktan çıkıp, kötü kokusu ve pis görüntüsüyle Kadıköy’ün “pis deresi” haline geldi. Adı sık sık taşkınlarla gündeme gelen Kurbağalıdere’de, 4 yıl önce olan bir su baskınında Ataşehir Belediyesi işçisi Mevlut Macit hayatını kaybetti.

HEDEF; KURBAĞALIDERE’YE GELEN PİS SULARI ARITMAK
Kurbağalıdere, aslında Kadıköy’de Marmara Deniziyle buluşuyor ama Ümraniye, Ataşehir, Maltepe ve Üsküdar ilçelerindeki irili ufaklı dere bağlantılarıyla tüm Anadolu Yakasının yükünü sırtlıyor. Yağmur yağdığında ise birçok ilçenin yağmur suyu bu derede birleşiyor. Bazı noktalarda da pis su hatlarının da dereye bağlanması nedeniyle, bugün Dereağzı’nda mil ve çamur tabakaları birikmiş durumda. Dereağzı’nda birikmiş olan mil ve çamur tabakası birçok kez taranarak alınmasına karşın hiçbir zaman kalıcı bir çözüm olmadı.Kadıköy ilçesi sınırları içinde olmasına rağmen sorumluluğu İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nde (İBB) olan derenin, ıslah çalışması ise uzun süredir devam ettiriliyor. “Kadıköy, Kurbağalıdere Eski DMO – Kalamış Arası Islah İnşaatı” işi, Ekim 2012’den beri, ÖZKA İnşaat A.Ş tarafından, İstanbul Büyükşehir Belediyesi Altyapı Hizmetleri Müdürlüğü kontrolünde yapılıyor. Çalışmalar kapsamında Kadıköy-Ataşehir sınırından başlayarak derenin denizle buluştuğu Dereağzı olarak bilinen Yoğurtçu Parkı’na kadar olan hatta, hem dere yatağı genişletiliyor, köprüler yenileniyor hem de Eski Salı Pazarı’nın olduğu Kuşdili’nde kolektör bağlantıları yapılıyor. İBB çalışmasının şu anki ana hedefi dereye gelen pis su hatlarının kolektörler vasıtası ile toplanarak arıtma tesislerine aktarılması ve bu şekilde Marmara Denizi’nin kirletilmesinin önüne geçilmesi… Çalışmanın bir diğer hedefi ise dere yatağının genişletilerek taşkın kontrolünün sağlanması.

ISLAH NEDEN GECİKİYOR?
Yaklaşık 2 yıldır ıslah süreci devam eden Kurbağalıdere yağmur nedeniyle defalarca taştı. Özellikle Fenerbahçe ve Fikirtepe mahallelerinde ev ve işyerlerini su bastı, araçlarda maddi hasarlar oluştu.
Kadıköy Belediyesi Fen İşleri Müdürlüğü’nün Kurbağalıdere raporuna göre, bu ıslah çalışmasının yakın bir gelecekte tamamlanması birtakım teknik nedenlerden ötürü oldukça zor görünüyor. Raporda, projenin aksamasına neden olabilecek belli başlı teknik sorunlar şöyle sıralanıyor;
* Şefikbey Köprüsü - Taşköprü Caddesi arası 1. derece SİT alanıdır. Bu bölümde mevcut dere güzergâhı revize edilerek halı saha tarafına kaydırıldığı için kamulaştırma yapılması gerekmektedir.
Derenin bu aralıkta kalan kısmının inşası ancak kamulaştırma işlemlerinin tamamlanmasını müteakiben mümkün olabilecektir.
* Fahrettin Kerim Köprüsü – İETT arası halen İSPARK tarafından otopark işletmesi olarak kullanılmaktadır ve 1. Derece SİT alanıdır. Dere güzergâhı bu bölümde İmar Planına işlenmediğinden bu bölümdeki çalışmaların tamamlanabilmesi için İmar planlarının onaylanması gerekmektedir.

* Mandıra Köprüsü - D-100 Köprüsü sağ sahilinde bulunan Salı Pazarının pazarcıları ile yer verme anlaşmasının sağlanamaması ve aynı yerde yapılması planlanan yer altı otopark ve çarşı inşaatı projesi nedeni ile bu bölgede çalışma yapılamamaktadır.
*Yoğurtçu Parkı Caddesinde yapılması planlanan 3000 mm çaplı mansap hattı inşasına henüz başlanmamıştır.
*Mevcut dere, Söğütlüçeşme Metrobüs duraklarının bulunduğu bölgede kapalı kesite girmektedir. Bu bölümdeki ilave kesit imalatının yapılabilmesi için Metrobüs duraklarının geçici süre ile deplasesi gerekir. Ayrıca bu bölgedeki yer altı geçit ve çarşısının da boşaltılması gerekmektedir.
 
NUHOĞLU: RİSK ALTINDAYIZ
Konuyla ilgili açıklama yapan Kadıköy Belediye Başkanı Aykurt Nuhoğlu, kanalizasyon sularının direkt Kurbağalıdere’ye, oradan da denize aktığını belirterek, derenin ıslahının neden bu kadar geciktiğiyle ilgili şunları söyledi: “Hiçbir şekilde kanalizasyonun akmaması gerekiyor. Bu proje istenirse 4-5 ayda bitirilir, sıkı bir çalışmayla. Toplam 3.2 kilometrelik bir yer, çok büyük bir alan değil. Ciddi bir teknoloji de gerektirmiyor. Yeteri kadar ilgi gösterilmiyor. Büyükşehir yöneticileri gelip bir baksalar, kendileri de olayın ciddiyetine varırlar. Çocuklarınızın burada olduğunu düşünün. Onlar da kendi çocuklarının burada olduklarını düşünsünler. Ciddi bir yaşamsal risk altındayız. Biz burada sorunların çözümüyle ilgili ilçe belediyesi olarak elimizden geleni yapacağız.”
 
DENİZE GİRMEYİN UYARISI!
Kanalizasyon sularının denize karışmasının tehlike yarattığına dikkat çeken Nuhoğlu üç ayrı noktada örnek alarak tahlil yaptırdıklarını söyledi ve şöyle devam etti. Aslında tahlil de yapmaya gerek yok, görüyorsunuz kanalizasyon suyu yani! Bu kadar yüksek bir kanalizasyon suyunun çok ciddi bir kirlilik yaratacağı ortada. Daha önceki dönemlerde kirlilik bu derece yüksek değildi. Ama bu derenin bu şekilde akmasından sonra değerler çok yükseldi. Özellikle Kalamış Koyu’nda, marinanın olduğu kısımda kirlilik oranı çok yüksek çıkıyor”. Vatandaşları denize girmemesi konusunda uyaran Nuhoğlu denizdeki bakterinin ciddi sağlık sorunlarına yol açabileceğini vurguladı.

HEM SU BASKINI HEM KOKU!
-Özen Morkoç (mağaza sahibi): Biz Kurbağalıdere’nin yakınındaki tek giyim mağazasıyız. Birkaç defa su baskını yaşamıştık ancak en büyük subaskını19 Haziran’da oldu. Bizim dükkânımızı da su bastı. Annem 25 senedir burada oturuyor ve 25 yıldır böyle bir su baskını hiç olmamış. Bu baskınlar,  Büyükşehir Belediyesi’nin kazı çalışmalarıyla başladı. Kazı esnasında derenin girişini daralttılar. Bunun taşkına nedenolabileceği konusunda uyarıda bulunduk ama bizi dinlemediler. Biz de kaymakamlığa şikâyette bulunduk, ne yazık ki oradan da bir yanıt alamadık. Dükkânımızda ciddi şekilde hasar var. Mallarımız zarar gördü, her şeyi yeniden almak zorunda kaldık. Bizim masraflarımızın bir kısmını sigorta karşılayacak fakat yine de zor durumda kaldık. Kadıköy Belediyesi Fen İşlerinden çalışanlar geldi. Giderleri genişleteceklerini belirttiler bize. Şimdi o çalışmanın başlamasını bekliyoruz. Esnaf olarak burada bu kadar sıkıntı yaşarken Büyükşehir Belediyesi’nden hiçbir yetkili gelmedi. Tekrar bir taşkın olursa ne yapacağımızı da bilemiyoruz.

-Volkan Çolak (su bayii): Büyükşehir Belediyesi’nin yaptığı kazı işlemlerinden sonra oluşan su taşkınında canı yanan esnaftan biri de biziz.
Su taşkınıyla dükkânımızda hasar oluştu fakat sigortamız olmadığı için biz karşılamak zorunda kaldık. İnşaat firması hasarla ilgili Büyükşehir Belediyesi’ne dava açmamızı söylüyor fakat ne davasüreciyle uğraşacak vaktimiz ne de maddi durumumuz var

-Kamuran Büyükakgül (Oto Yedek Parçacı):  Buradaki ıslah çalışmasını yapan müteahhit firmasının köprünün başındaki yere hatalı su borusu döşenmesinden dolayı yukarıdan Ataşehir, Ümraniye, Örnek mahallesine yağan yağmur suları dereye gelerek künklerin içinden geçemedi ve su dere yatağından dışarı taştı. 10 dakikada her yeri su bastı. Buraya ilk gelen Kadıköy Belediyesi,emniyet görevlileri oldu. Derenin kenarındaki çalışmayı yapan müteahhit firmasının elamanlarıyla konuştular. Onların o gün döşedikleri su borularını çıkarttılar. Künkler çıkarıldıktan sonra derenin su seviyesi normale döndü. 20 senedir burada dükkân işletiyorum, ilk defa başımıza böyle bir şey geldi. Dükkânımın içinde hâlâ derenin tortuları pislikleri duruyor.Buradaki bütün esnafın zararı oldu. Ne yazık ki bize yol gösterecek bir kurum da olmadı. Dava açsak sürecin çok fazla uzayacağını tahmin ettiğimiz için bu yola da başvurmak istemedik. İlgili firma ve Büyükşehir Belediyesin’in karşılıklı iyi niyet ortamında bizimmağduriyetimizi gidermelerini bekleriz.


-Ali Karakoç (vatandaş): Tabii ki Kurbağalıdere’nin kokusundan çok rahatsızız. İlerde lağım patlamış bütün sular dereye dökülmüş, derenin de kapasitesi belli olduğu için kaldıramamış ve taşma meydana gelmiş. Kazı çalışmaları esnasında dere yatağına künk yerleştirmişler. Biz firmanın çalışanlarını defalarca uyardık, “bu künkleri buradan kaldırın, akşama sel gelecek dolayısıyla dere taşabilir” diye. Onlar da umursamaz bir tavırla “bakarız” tarzında söylemlerde bulundular. Onun haricinde herhangi bir yaptırımda bulunmadılar. Biz aşağı yukarı 175tane dilekçe yazarak, Büyükşehir Belediyesi’ne şikâyetlerimizi dile getirdik. Hatta bizzat görüşmelerde yapıldı karşılıklı. Ne yazık ki net, olumlu bir cevap alamadık.


-Barbaros Uç (vatandaş): Ben 1959’dan beri buralıyım Halitağa Caddesi’nde oturuyorum. Oturduğumuz yere kadar derenin kokusu gelmiyor fakat dışarıda oldukça etkileniyoruz. Hem görünüm olarak hem kokuolarak Kadıköy’e hiç yakışmayan bir dere. İnternet üzerinden Kadıköy Belediyesi’ne birçok kez biz de şikâyetlerimizi dile getirdik fakat ondan da bir sonuç alamadık. Büyükşehir Belediyesi’nin başlatmış olduğu kazı çalışması olağan sürecinden oldukça yavaş ilerliyor. Şimdiye kadar çoktan bitmesi gerekiyordu. 1960’lı yıllarda biz buralardan denize giriyorduk, Şu anki Kurbağalıdere’nin olduğu yerde o zamanlar su oyunları yapılıyordu. Buraya gelip piknik yapıyorduk ama ne yazık ki şu an bu kokuda hiç mümkün değil. Eski haline geleceğine dair umudum var ama ne zaman olur bilemiyorum.

 


ARŞİV