Kuşdili'nin altında İstanbul'un tarih yatıyor!

Antik dönemin en önemli kentlerinden olan Kadıköy’ün Kuşdili Çayırı, önemli bir arkeolojik zenginliği barındırıyor...

17 Nisan 2013 - 15:01
Antik dönemin en önemli kentlerinden olan Kadıköy’ün Kuşdili Çayırı, önemli bir arkeolojik zenginliği barındırıyor...
 
Gökçe UYGUN
 
Yıllarca Salı Pazarı olarak kullanıldıktan sonra, şimdilerde otopark olan, son olarak da tekrar AVM projesiyle gündeme gelen Tarihi Kuşdili Çayırı aslında zengin bir tarihi barındırıyor. Keşfedilmeyi bekleyen tarihi kalıntılara sahip alanlardan biri olan çayırın geçmişine dikkat çekmek ve yetkilileri uyarmak isteyen Arkeologlar Derneği, ilgili kurumlara bir bilgi notu iletti. Kadıköy Belediyesi'ne de ulaşan metinde, derneğin İstanbul Şubesi Yönetim Kurulu Başkanı ve İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Arkeoloji Bölümü Prehistorya Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Doç. Dr. Necmi Karul, hem Kuşdili’nin geçmişi hakkında bilgi veriyor hem de önerilerde bulunuyor. Karul, bu alanın İstanbul’un Antik Dönemi’nin en önemli kentlerinden biri olan Khalkedon’un, Kurbağalıdere alüvyonlarıyla dolmuş olan Khalkedon Liman’ın dolgusu üzerinde yer aldığını anımsatarak, Kuşdili Caddesi, Kurbağalıdere Caddesi, Söğütlüçeşme, Yoğurtçu parkı civarı, Altıyol, Hasanpaşa, Çilek Sokak, Yeldeğirmeni, Rıhtım Caddesi gibi bir çok yerinde yapılmış olan kazı çalışmalarında, Neolitik Dönem’den Roma Dönemi’ne kadar çok geniş bir zaman aralığına tarihlenen çok sayıda kültür varlığı ve dolayısı ile çok önemli arkeolojik bilgi elde edildiğini söylüyor. Doç. Dr. Necmi Karul, şu bilgileri veriyor;
“Antik Khallkedon şehri, günümüz Kadıköy’ünde Kalamış ve Haydarpaşa koylarının arasındaki tepelik burun üzerinde, Moda Burnu ile Yoğurtçu arasını kapsayan alanda MÖ 685-684 yıllarında Megaralı kolonistler tarafından kurulmuştur. Bilicilik merkezi Apollon Tapınağı ile ün salan Khalkedon şehrinin etrafı çevreleyen surlarının bugün Altıyol, Sakızağaçı, Mühürdar, Söğütlüçeşme arasında, kabaca dikdörtgen oluşturacak şeklinde uzandığı düşünülmektedir. Yazılı kaynaklar, antik Kalkhedon kentinin biri günümüz Kadıköy meydanında, ikincisi Fenerbahçe burnundaki Hiera Limanı, üçüncüsü Fenerbahçe burnunun kuzey tarafındaki Eutropo, dördüncüsü ise Kurbağalıdere çevresinden Kalamış Koyu’na doğru uzana alanda yer alan büyük Khalkedon Liman olmak üzere dört limanından söz etmektedirler. Antik yazarlardan Denys ve Byzance, Kalkhedon Limanı’nın, Kalamış Koyu’nun oluşturduğu doğal bir liman olduğundan, 500 m genişliğinde ve iki katı uzunluğunda bir alana sahip olduğundan ayrıca Kurbağalıdere girişinde yer alan liman boyunca uzanan bir caddenin Kalkhedon’u Nikomedia’ya bağlandığında söz etmektedir.”
 
ÖNCE ARKEOLOJİK KAZI!
Arkeologlar Derneği İstanbul Şubesi Yönetim Kurulu Başkanı Doç. Dr. Necmi Karul, metro ve Marmaray projeleri kapsamında, Yenikapı’da yapılan arkeolojik kazılarda alüvyonlarla dolmuş antik bir liman olan Theodosios Limanı dolgusu üzerine yapıldığını ve bu kazı çalışmaları sırasında 36 adet batık gemi,48 adet ahşap 2 adet taş iskele 2 adet taş rıhtım 4500 envanterlik binlerce parça etütlük kültür varlığı bulunduğunu, liman sınırlarının hemen dışında yürütülen çalışmalar da limanı koruyan surlar, depo yapıları, sarnıçlar, mezarlar gibi birçok mimari kalıntıya rastlandığını anımsatarak, “Benzer buluntuların Kadıköy Kuşdili çayırında inşaat yapılması planlanan alanda da çıkması güçlü bir olasılıktır” yorumunu yapıyor. Karul, şunları anlatıyor; “Antik Khalkedon Liman’ının hemen kuzeyinde İstanbul Arkeoloji Müzeleri’nin yaptığı kurtarma kazılarında çok sayıda lahit ve mezar bulunmuştur. Dolayısı ile Liman’ın çevresinde büyük bir nekropol alanının yer aldığı da bu kalıntılardan anlaşılmaktadır. Bunun yanı sıra İstanbul Arkeoloji Müzeleri’nde sergilenen Kadıköy buluntularının çıkış yerlerine bakıldığında büyük bölümünün inşaat yapılması düşünülen alanın yakın çevresinde ortaya çıktığı anlaşılmaktadır. Bu bilgiler ışığında, yapılması planlanan alışveriş merkezi projesinin inşaat faaliyetlerine başlanmadan önce, bu alanda mutlaka arkeolojik bir kazı çalışması yapılması gerekmektedir. Bu kazı çalışmalarının Antik Kalkhedon ile ilgili bilgilerimize çok önemli yeni bilgiler ekleyeceği ve o dönem İstanbul’unun karanlık noktalarına ışık tutacağı açıktır.”
 
‘SALI PAZARI PARK OLSUN’
Öte yandan Kuşdili Çayırı’na AVM yapılmaması için mücadele edenlerin sayısı da giderek artıyor. Kadıköy kamuoyunda büyük tepkiye neden olan Kuşdili Çayırı'na AVM projesine karşı yürütülen mücadeleye destek geldi. Yaşamını bir şekilde Kadıköy’de sürdüren değişik düşünce ve meslek grubundan yurttaşlar biraraya gelerek, Mart ayında “Salı Pazarı Platformu”nu kurdu. Öncelikle Kadıköy’ün daha yaşanılır bir kent olması için mücadele eden Salı Pazarı Platformu, kendini “değişik düşünce ve mesleklerden yurttaşların oluşturduğu aktif bir sivil toplum hareketi” olarak tanımlıyor. Adını Kadıköy’ün hatta İstanbul’un simgelerinden olan Salı Pazarı’ndan alan topluluk, öncelikle şimdi otopark olarak kullanılan alanın yeşil alan olarak düzenlenmesini istiyor ve bunun için çalışıyor. Kadıköy’ün hatta çevre ilçelerin de tek nefes alma alanı olan söz konusu alanın ve çevresindeki uygun alanların (Söğütlüçeşme Tren İstayonu’nun bulunduğu alan, Yoğurtçu Parkı) birleştirilerek yeşil alan yapılmasını talep ediyor. Söz konusu alanın yeşil alan olmasından gayrısını reddeden platform, “İhtiyaç var ise alışveriş merkezi için de, otopark için de, hükümet konağı için de alternatif alanlar bulunabilir. Ancak halkın nefes alacağı, afet anında kullanacağı sadece bu alan var” görüşünü savunuyor. Önceliği “Salı Pazarı’nın park haline getirilmesi” olan platform, bununla birlikte kente karşı işlenen tüm suçların karşısında bir tavır alıyor. Haydarpaşa Gar’ın otel yapılmasına da, Göztepe Parkı’nın imara açılmasına da karşı duruş sergileyip, alternatif projelerini sunacak. Mücadelesini geniş kitlelerle paylaşmak amacında olan Salı Pazarı Platformu üyeleri şunları söylüyor; “Ancak bu paylaşma kitlesel eylemlerden çok, iletişim araçlarıyla algı yönetimi üzerinden olacak. Biz kitlesel eylemlerden daha çok algı yönetimi üzerinden mücadele etmeyi savunuyoruz. Kendi içimizde de dışarıda da hiyerarşik yapılanmayı hantal buluyoruz. Biz acil eylem kararlarıyla, hızlı hareket edebilecek bir grubuz. Ayrıca edilgen olmayı da reddediyoruz.”
Platform üyeleri, logodaki açık mavinin gökyüzünü, lacivertin denizi, yeşilin ormanı, yazının sırtını dayadığı mor çizginin ise kadını temsil ettiğini belirterek, “Bu süreçte en büyük destekçilerimizin kadınlar olduğunu/olacağını görüyoruz” diyor. www.salipazariplatformu.org

KUŞDİLİ'NDE EYLEM ÇAĞRISI
Kuşdili Çayırı Gönüllüleri, odalar, Kadıköy Çarşı ve diğer sivil toplum kuruluşlarından oluşan Kuşdili Çayırı Platformu, 11 Mayıs Cumartesi günü “çayırın beton değil, ağaçlı bir park”' olması için eylem yapacak. Saat 14.30’de Kadıköy İskele Meydanı'nda toplanılarak Kuşdili'ne doğru yürüyüşe geçilecek. 11 Mayıs tarihine dek Kuşdili Çayırı Gönüllüleri de hafta da üç gün açacağı masalarda Kadıköy halkına gelişmeleri anlatacak ve imza toplayacak. Her Salı 15.00-17.00 arası İtfaiye’nin yanında, yeni Salı pazarına servislerin kalktığı yerde, Çarşamba günleri 18.00-20.00 arası Bahariye girişinde, cumartesi günleri de 15.00- 17.00 saatleri arasında çarşı meydanında olacak..
 
‘O AVM KUŞDİLİ'NE YAPILMAYACAK!’
Kuşdili'ne AVM tartışmasını sürekli gündeminde tutan Kadıköy Belediye Başkanı Selami Öztürk, şunları söylüyor: ''Kadıköy'ün yerel yönetimi olarak ilçemizin yeşil alanlarını her zaman için namusumuz gibi koruduk, korumaya da devam ediyoruz. Ama bazen yargı mücadelemiz sonuçsuz kalabiliyor. Göztepe'deki Meteoroloji arsasına yapılan 48 katlı 4 bina konusunda olduğu gibi... Yargıya yaptığımız başvurular bu binaların yapılmasını engelleyemedi maalesef... Şimdiki hedefimiz Kuşdili'ni savunmak! Yine her zamanki gibi önce yargı yoluna gideceğiz. Buradan Kadıköy lehine sonuç alamazsak, Kuşdili'ne o AVM'yi yaptırmamak için gerekirse dozerlerin altına yatacağız! “
 
 
 

ARŞİV