"Maraş, 99'dan ders almadığımızın göstergesi"

17 Ağustos 1999 Gölcük Depremi’nin 24. yıl dönümü, Kadıköy Belediyesi tarafından tüm geceye yayılan etkinlikler ile hatırlatıldı, hayatını kaybedenler için 03.02’de mumlar yakıldı, saygı duruşunda bulunuldu. Kadıköy Belediye Başkanı Şerdil Dara Odabaşı, “55 bin kişinin yaşamını yitirdiği Marş Depremi, 1999 yılında yaşanan depremden ders almadığımızın göstergesidir” dedi.

17 Ağustos 2023 - 15:06

Kadıköy Belediyesi, 17 Ağustos 1999 Gölcük Depremi’nin 24. yıldönümü dolayısı ile Kadıköy Belediyesi Afet Eğitim ve Bilinçlendirme Parkı’nda 16 Ağustos gecesi başlayıp 17 Ağustos 03.02’de sona eren anma programı düzenledi. 

“DEPREM TEHLİKESİNİN FARKINDA MIYIZ?”

Program, Jeofizik Mühendisi Erdal Şahan, Prof. Dr. Haluk Eyidoğan, Kadıköy Belediyesi Afet İşleri Müdürü Menekşe Perdi ve TMMOB Jeofizik Mühendisleri Odası İstanbul Şube Yönetim Kurulu Başkanı Burak Çatlıoğlu’nun konuşmacıları arasında bulunduğu “Deprem Tehlikesinin Farkında mıyız?” başlıklı panel ile başladı. “Afette Gönüllülük ve Yerel Yönetimlerin Önemi” başlıklı ikinci panelde ise Hayata Destek Derneği Türkiye İnsani Yardım Forumu Koordinatörü Mahmut Can İsal, Kadıköy Afet Gönüllüsü Ayşin Aydoğdu, BAK Kadıköy Destek Gönüllüsü Özden Toplar ve Kadıköy Belediyesi Afet Yönetim Büro Sorumlusu ve BAK Kadıköy Takım Lideri Hakan Özdemir birer konuşma yaptılar. Özdemir, Kadıköylüleri gönüllü olmaya çağırdı.

“MARAŞ 99’DAN DERS ALMADIĞIMIZI GÖSTERDİ”

Programların açılış konuşmasını ise Kadıköy Belediye Başkanı Şerdil Dara Odabaş yaptı. Odabaşı, “17 Ağustos, hepimiz için önemli bir tarih ve o gün yaşanan tüm acılara rağmen ülkemizin deprem gerçeğini anlamamız ve buna uygun hareket etmemiz için, bir milat, tarihi bir fırsat olabilirdi. Ancak bu fırsatı nasıl kaçırdığımızı, ülke olarak almamız gereken derslerin neredeyse hiçbirini almadığımızı, 6 Şubat 2023 tarihinde gerçekleşen Kahramanmaraş merkezli depremlerde, bir kez daha acı bir şekilde gördük ve yaşadık” dedi.

1999 depreminden sonra Kadıköy Belediyesi’nin Beton Zemin Laboratuvarı’nı kurduğunun altını çizen Odabaşı, “Buradan iddia ediyorum. 23 yıl önce Kadıköy Belediyesi'nin kurmuş olduğu bu laboratuvarı, bakanlık tüm Türkiye'deki ilçe belediyelerine kurma zorunluluğunu getirseydi, projeler onaylanmadan zemin etüt sonuçları değerlendirilseydi, çıkan sonuca uygun projeler hazırlansaydı, projeye uygun beton kontrollü bir şekilde atılsaydı, 6 Şubat depreminde bu kadar bina yıkılmazdı, 23 yılda depremde yitirdiğimiz canların büyük bir bölümü kurtulacaktı” dedi. Odabaşı, 6 Şubat depreminden sonra bakanlık tarafından Beton ve Zemin Laboratuvarı’nın kurulmasının zorunlu hale getirildiğini vurguladı. 

“SİZE MİNNETTARIZ, İYİ Kİ VARSINIZ”

Odabaşı sözlerine şöyle devam etti: “6 Şubat Pazartesi günü, depremden henüz 10 saat sonra enkaz üstünde olan ve müthiş bir özveriyle çalışmalarına başlayan arama kurtarma ekibimiz. Bir kez daha BAK Kadıköy'deki bütün mesai arkadaşlarıma ve gönüllülere teşekkürü bir borç biliyorum. Teşekkürün en büyüğü elbette onlarla da sınırlı değil. Deprem günü henüz bir dayanışma çağrısı yapmamışken, sabah saat 7’den itibaren belediye binamıza akın ederek, deprem bölgesine ihtiyaç duyulan malzemelerin tedarikini sağlayan, Kadıköy halkına ve günler boyunca gerek birimlerimizde sabahlayarak, gerekse deprem bölgesinde gönüllü bir şekilde kalıp, depremzede yurttaşlarımıza el uzatan her mesai arkadaşıma, sonsuz teşekkürlerimi iletiyorum. Kurtardığınız her biri can, uzattığınız her biri el için size minnettarız, iyi ki varsınız.”

DEPREME HAZIRLIK

Kadıköy Belediyesi’nin ilçe belediyesi olmasına rağmen, her biri günlük 3 bin 500 kişiye yemek çıkarma kapasitesine sahip iki tane Gezici Aşevi ve günde 10 bin ekmek kapasiteli Gezici Fırını olduğunu söyleyen Odabaşı, “2 mobil aracımız, 2 gezici tuvaletimiz, uydu telefonumuz, röleve istasyonlarının yerine kadar hepsini Kadıköy Belediyesi olarak depreme hazır bir duruma getirdik” dedi. Odabaşı, 17 Ağustos günü, anma programının gerçekleştiği Kadıköy Belediyesi Afet Eğitimi ve Bilinçlendirme Parkı’nda, Ankara Çankaya ve İzmir Konak Belediyesi ile afet özelinde kardeş belediye protokolünün imzalanacağını aktardı.

“TÜRKİYE BİR DEPREM ÜLKESİ”

Jeofizik Mühendisi Erdal Şahan, “Türkiye bir deprem ülkesi, Japonya gibi bir deprem ülkesinde yaşıyoruz depremler oldu ve olmaya devam edecek. Fakat bugüne kadar gördüğümüz gibi, her depremden belli bir süre geçtikten sonra maalesef unutuyoruz” dedi. 

Şahan sözlerine şu şekilde devam etti: “1999 depreminden sonra meydana gelen depremler, bizi yine deprem tehlikesi için uyarmaya devam etti fakat, hazırlık anlamında Türkiye genelinde maalesef yine geri kaldık. 4708 sayılı Yapı Denetim Kanunu çıkartıldı ama eksik çıktı. 81 ilimiz var, 2001 senesinden sonra Yapı Denetim Kanunu çıkartıldığında, sadece pilot olarak 19 ilde uygulanmaya başlandı. Fakat bunun içerisinde Adana ve Erzincan gibi Türkiye'nin büyük depremlerini yaşamış olan iller maalesef dahil edilmedi. Daha yeni bundan birkaç sene öncesinde bütün illerde Yapı Denetim Kanunu uygulanmaya başlandı.”

“DEPREM ÖLDÜRMEZ, DENETİMSİZLİK ÖLDÜRÜR”

Kamunun öncelikli misyonunun denetim olduğunu dile getiren Şahan, “Denetimin olmadığı her yerde insanlarımız tehlike ve ölümle karşı karşıya kalır. Rahmetli Ahmet Mete Işıkara’nın bir sözü vardır, ‘deprem öldürmez, binalar öldürür’ diye. Ama Kadıköy Belediyesi'nin sloganı ‘deprem öldürmez, denetimsizlik öldürür’. Biz o yüzden her anlamda her koşulda denetimi ön plana çıkarttık” şeklinde konuştu. 

“7 ŞİDDETİNDEN BÜYÜK DEPREM TEHLİKESİ VAR”

Prof. Dr. Haluk Eyidoğan 2016’da çıkan uluslararası bilimsel bir makaleye göre, İstanbul’un 2 bin yıl geriye giden deprem tarihi ile 1999’dan bugüne kadar Marmara Denizi çevresinde yapılan jeolojik ve jeofizik çalışmalarla, Marmara Fayı üzerinde 7 şiddetinden büyük bir depremin olma ihtimalinin 2016 yılından 2030’a kadar yüzde 50 oranında hesaplandığını söyledi. Eyidoğan “Herhangi bir zamanda olabilir, 2030’dan sonra da olabilir ama böyle bir tehlike var” dedi. Türkiye Deprem Tehlike Haritası’nın en son 2018’de güncellendiğini aktaran Eyidoğan “Şehir haritasını ve tehlike haritasını üste koydum. Karşıma çıkan durum şu; Türkiye Deprem Tehlike Haritası’na göre, 36 ilimiz deprem tehlikesi en yüksek bölge. Hemen hemen bunun yarısı büyükşehir, 50 milyon nüfus 36 şehir, böyle bir coğrafyada yaşıyoruz” dedi. 

“KADIKÖY BETONU”

Kadıköy Belediyesi Afet İşleri Müdürü, Jeofizik Mühendisi Menekşe Perdi “Afet İşleri Müdürlüğü olarak, Türkiye afet müdahale planı doğrultusunda Kadıköy ilçemizi ve halkımızı afetlere hazırlıklı ve dayanıklı kılmak adına afet öncesi, afet sırası ve sonrası için tüm planların yapılmasını sağlamaktadır” şeklinde konuştu. Beton Zemin Laboratuvarı tarafından, şantiyelerde sıfır toleranslı ve objektif bir şekilde yapılan kontroller sonucunda Kadıköy’ün beton kalitesinin arttığını ve sektörde ‘Kadıköy Betonu’ tanımlamasının yaygınlaştığını söyleyen Perdi, “Şantiye denetimine gittiğimizde pompa operatörünün ‘Kadıköy betonunu yolla, Kadıköy belediyesi burada’ dediklerini duyduk. Biz tüm İstanbul'da ve tüm Türkiye'de Kadıköy betonunun olmasını temenni ediyoruz” dedi. Beton Zemin Laboratuvarı’nda zemin etütlerinin de tespitinin yerinde yapıldığını kaydeden Perdi, eğer tespitlerde standartlara veya yönetmeliğe aykırı bir durum tespiti yapıldığında gerekli önlemler alınmadan, hiçbir şekilde işlemlerin devam etmesine müsaade edilmediğini belirtti. 

Perdi sözlerini şöyle sonlandırdı: “1999 öncesi yapılan yapıların mutlaka baktırılması gerekiyor. Bunu yasa kapsamında yaptırabilirsiniz. Üniversitelerde performans hesabı yaptırabilirsiniz veya Büyükşehir Belediyesi’ne hızlı taramayla yapınızın durumunu öğrenebilirsiniz. Öğrendikten sonra da gerekli önlemlerin alınmasını sağlayabilirsiniz.”

KADIKÖY’ÜN ZEMİNİ

TMMOB Jeofizik Mühendisleri Odası İstanbul Şube Yönetim Kurulu Başkanı Burak Çatlıoğlu, “Kadıköy'e baktığımızda büyük bir bölümünün kaya ortamları ifade ettiğini, yani zemin açısından çok büyük problemli alanların olmadığı, sadece Kurbağalıdere ve Kadıköy Stadı ile iskele ve rıhtımın bulunduğu bölgelerde alüvyon zeminler var. Onun dışında genelinde kaya ortamlar olduğu ve zemin probleminin çok fazla olmadığını gösteriyor” şeklinde konuştu. 

BAK GÖNÜLLÜLERİ 

Kadıköy Afet Gönüllüsü Ayşin Aydoğdu, 6 Şubat depreminden sonra arkadaşlarıyla birlikte büyük bir çadır ihtiyacı olduğunu fark ettiklerini ve etkinlik sektöründe çalıştıklarından dolayı çadır ürettirebildiklerini kaydetti. Aydoğdu “Çadırı ürettikten sonra, nasıl ulaştırırız ve nasıl el koymazlar diye düşünmeye başladık. İşte burada Kadıköy Belediyesi ile tanıştık ve gerçekten bize çok güzel yol gösterdiler, TIR sağladılar. Biz çadırları yükledik ve Samandağı’na gittik” dedi. Aydoğdu, “Orayı gördükten sonra, İstanbul'da neler olabileceğinin farkına vardım ve daha bilinçli bir insan olmam gerektiğini anladım. Ben 20 kişiye konuşursam, onların da aileleriyle belki 100 kişiyi etkilerim diye düşünerek Kadıköy afet gönüllüsü oldum.” şeklinde konuştu. 

“BAK KADIKÖY’E TEŞEKKÜR EDERİM”

BAK Kadıköy Destek Gönüllüsü Özden Toplar, Antakya’daki yaklaşık 10 günlük saha tecrübelerini anlattı. Toplar, “Gönüllü olmak gerçekten çok önemli. Her yaşta 7’den 70’e herkesin afet bilinci eğitimi alması gerekiyor ve Kadıköy Belediyesi bence bunu çok güzel, çok donanımlı bir şekilde yapıyor. Bana bu eğitim fırsatını veren, başta BAK Kadıköy ekibine çok çok teşekkür ediyorum” dedi. 

“KADIKÖY AFET GÖNÜLLÜSÜ OLUN”

Afet Yönetim Büro Sorumlusu, BAK Kadıköy Takım Lideri, Jeoloji Mühendisi Hakan Özdemir “biraz fazla eğitim veriyoruz gibi geliyor insanlara. Ama eğitim çok önemli çünkü eğitilen, eğitim almış, işi bilen bir birey, emin olun etrafındaki insanları da yönetince çok büyük bir ordu haline gelebiliyor” diye konuştu. Özdemir “Lütfen Kadıköy Afet Gönüllüsü olun ve bu mücadelede bize omuz verin. Biz elimizden geleni yapıyoruz ve sizi de rahatsız edeceğiz. Bu konuda da emin olabilirsiniz. 17 Ağustos depremi bunun için bir vesile oldu. Yarın öbür gün 12 Kasım olacak, belki 6 Şubat olacak, belki başka bir taşkının yıldönümü olacak. Çünkü biliyoruz ki Türkiye'de afet gitmeyecek” dedi. 

03.02’DE MUMLAR YAKILDI

Konuşmaların ardından “6 Şubat Deprem Belgeseli” gösterimi yapıldı. Depremin meydana geldiği 03.02’de de hayatını kaybedenler için mumlar yakıldı, saygı duruşunda bulunuldu. 

1999 DEPREMİNİN BİLANÇOSU

Deprem, 17 Ağustos 1999 tarihinde 03.02.’de Kocaeli/Gölcük’te meydana geldi. 7.8 şiddetinde ölçülen deprem İstanbul, Bolu, Bursa, Eskişehir, Kocaeli, Sakarya ve Yalova’da yıkıma dene olan deprem, Ankara ve İzmir’de de hissedildi. Resmi rakamlara göre 17 bin 480 kişi, TBMM Araştırma Raporu’na göre 18 bin 373 kişi, gayri resmi rakamlara göre de 30 binin üzerinde kişi yaşamını yitirdi, 5 bin 840 kişi kayboldu, 285 bin 211 ev, 42 bin 902 işyeri hasar gördü. 

MALİYETİ YAKLAŞIK 20 MİLYAR DOLAR

1999 depreminin Türkiye ekonomisine maliyetinin 12 ile 20 milyar dolar arasında olduğu tahmin edilirken, depremin maliyetinin 2001 yılında yaşanan ekonomik krize ciddi etkisi olduğu ifade ediliyor. 

DEPREM VERGİSİ

Depremin maliyetinin karşılanması için geçici bir süre ile getirilen Özel İletişim Vergisi, diğer adıyla Deprem Vergisi 23 yıldır yürürlükte. Araştırmalar, bugüne kadar 800 milyar liranın üzerinde Özel İletişim Vergisi’nin toplandığını gösterirken, bakanlar, bu verginin sadece deprem için kullanılmadığını, duble yollar ve diğer hizmetler için de kullanıldığını açıklamaktan çekinmedi. Bülent Ecevit’in başbakanlık yaptığı hükümet tarafından getirilen verginin gerekçesinde, “Binaların depreme dayanıklı hale getirilmesi ve telekomünikasyon binalarının güçlendirilmesi” yazıyordu.  

RAHŞAN AFFIYLA KURTULDULAR

Deprem nedeniyle toplam 2 bin 100 dava açıldı, 200 kamu görevlisinin de aralarında bulunduğu 6 bin 286 kişi yargılandı, bin 800 dava depremden 1.5 yıl sonra çıkarılan Rahşan Affı ile cezasızlıkla sonuçlandı, 110 davada verilen cezalar ertelendi, kalanları da zaman aşımından düştü. 

SADECE VELİ GÖÇER TUTUKLANDI

Yaptığı konutların yıkılması ile 200’e yakın kişinin ölümüne neden olduğu öne sürülen Veli Göçer, tutuklanan tek kişi oldu. 18 yıl 9 ay hapis cezasına çarptırıldı, 7.5 yıl yattıktan sonra 2011 yılında tahliye oldu. 

 


ARŞİV