Medyanın 2024 bilançosu

10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü vesilesiyle habercilerin geçen yılına odaklanan raporları derledik. Dünya genelinde 104 gazeteci yaşamını yitirdi, tutuklu gazeteci sayısı da yüzde 7 artışla 550'ye ulaştı

08 Ocak 2025 - 11:09

Sınır Tanımayan Gazeteciler (RSF), 2024 raporunu yayımladı. Rapora göre dünyada öldürülen 54 gazeteciden 31'i çatışma bölgelerinde yaşamını yitirdi, tutuklu gazeteci sayısı da yüzde 7’lik artışla 550’ye ulaştı. 

Dünya genelinde, Orta Doğu, Irak, Sudan, Myanmar ve Ukrayna gibi çatışma bölgelerinde haber yaparken öldürülen gazetecilerin sayısı son beş yılın en yüksek seviyesine (yüzde 57,4) ulaştı. Görev başında öldürülen gazetecilerin üçte biri Gazze Şeridi'nde İsrail ordusunca öldürüldü. Gazeteciler için en tehlikeli ülke olan Filistin son beş yılda en fazla gazeteci ölümünün yaşandığı ülke oldu. Ekim 2023'ten bu yana İsrail tarafından 145'ten fazla gazeteci öldürülürken, bunların en az 35'i görev başında hedef alındı veya öldürüldü. En fazla tutuklu gazeteci barındıran ülkeler sırasıyla Çin (11'i Hong Kong'da olmak üzere toplam 124), Myanmar (61), İsrail (41) ve Belarus (40) olarak kayıtlara geçti. 95 kayıp haberci tespit edilirken, rehin tutulan 55 gazetecinin yüzde 70’i Suriye’de tutuluyor.

“GAZETECİLER ÖLMÜYOR, ÖLDÜRÜLÜYOR”

RSF Genel Direktörü Thibaut Bruttin, “Gazeteciler ölmüyor, öldürülüyorlar; hapiste değiller, rejimler onları içeri atıyor; kaybolmadılar, kaçırıldılar. Genellikle hükümetler ya da silahlı gruplarca düzenlenen bu suçlar, uluslararası hukuku hiçe saymakla birlikte çoğu zaman cezasız da kalıyor. Olayların gidişatını değiştirmeli ve vatandaşlar olarak kendimize, gazetecilerin bizim için, bizi bilgilendirmek için öldüğünü hatırlatmalıyız. Saymaya, adını koymaya ve kınamaya, soruşturmaya ve adaletin yerini bulmasını sağlamaya devam etmeliyiz.” dedi. 

“TUTUKLAMANIN YERİNİ ADLİ KONTROL ALDI”

RSF Türkiye temsilcisi Erol Önderoğlu da Türkiye’de tutuklu gazeteci sayısında 2024’te kayda değer bir düşüş yaşandığını belirterek, “Düşüş gösteren tutuklu gazeteci sayısı, Türkiye’de adli kontrolün hızla yaygınlaşması gibi habercilerin hareket özgürlüğü ve zihinlerini teslim almaya dönük antidemokratik başka bir pratiğin varlığını gizlememeli. Nitekim, susturma girişimlerinin ve haberlerin etkisiz kılınmasının yolu olarak, belki de tutuklamanın yerine geçecek tarzda, neredeyse sistematik, endişe verici bir online sansür pratiğini gözlemliyoruz.” ifadesini kullandı.

2024’TE 104 GAZETECİ ÖLDÜRÜLDÜ

Uluslararası Gazeteciler Federasyonu’nun (IFJ) açıkladığı rapora göre de 2024 yılında dünya genelinde 104 gazeteci yaşamını yitirdi. Raporda, öldürülen gazeteci sayısının son 10 yılın en yüksek seviyesine ulaştığına dikkat çekildi. Rapora göre Filistin’de 55 gazeteci yaşamını yitirirken, dünyanın geri kalanında 49 gazeteci hayatını kaybetti. İsrail ordusu Ekim 2023’ten bu yana 75 Filistinli gazeteciyi tutukladı. Tutuklanan gazetecilerin yalnızca 30’u serbest kaldı.  Gazze’deki medya kuruluşlarının yüzde 80’i tamamen yıkıldı. Gazeteciler internet bağlantısı ve elektrik kesintileri nedeniyle haberlerini dünyaya ulaştırmakta zorlanıyor. IJF verilerine göre 2024’te bölgede 49 gazeteci yaralanırken, en az 2 gazeteciden haber alınamıyor.

30. YILINDA RTÜK’ÜN RÖNTGENİ

Medya ve Hukuk Çalışmaları Derneği, “Sansürün 30 Yılı: 30. Yılında Radyo ve Televizyon Üst Kurulu” başlıklı raporunu yayınladı. Raporda, “Radyo ve Televizyon Üst Kurulu (RTÜK), bugün gündemde ‘Açık Radyo’, ‘YouTube’a denetim’ ve ‘sokak röportajları’ gibi konular ile yer alsa da, 30 senedir hayatımızda yer alıyor.” denilen rapor, RTÜK’ün bir röntgenini çekerken, 1 Ocak 2023 ve 30 Haziran 2024 tarihleri arasında RTÜK tarafından verilen cezaların da analizini yapıyor.

Bu tarihlerde yayıncılara verilen toplam idari para cezası 124 milyon lira oldu. Bunun yanı sıra RTÜK, bin 357 defa program durdurma veya yayın durdurma cezası verdi. Toplamda en fazla idari para cezasını FOX (NOW) TV alırken, hükümete yakınlığıyla bilinen Turkuvaz ve Demirören Medya gruplarına ait kanallara herhangi bir ceza verilmedi. Verilen cezaların neredeyse yarısını (61 milyon TL, yüzde 49) iktidara yönelik eleştiriler oluşturdu. Bu kapsamda iktidara yönelik yolsuzluk iddialarını içeren yayınlara 15,6 milyon TL ceza verilirken, seçimle ilgili yayınlara 13,5 milyon TL ceza verildi. RTÜK’ün verdiği cezaları en sık dayandırdığı gerekçe, “tarafsızlık” ilkesine aykırılık oldu. 

HABER KAYNAĞI, KIDEM TAZMİNATI, SİYASİ BASKILAR…

12 basın meslek örgütünün birlikte hazırladığı “Gazetecilik Hak ve Özgürlükler Deklarasyonu”, ifade ve medya özgürlüğü, dijitalleşme ve fikri haklar ile çalışma yaşamı başlıklarında gazetecilerin sorunlarına çözüm önerileri sunuyor.

Yaklaşık 1 sene önce açıklanan bu deklarasyon, Basın Konseyi, Çağdaş Gazeteciler Derneği, Disk Basın İş, Gazeteciler Cemiyeti, Haber-Sen, İzmir Gazeteciler Cemiyeti, Parlamento Muhabirleri Derneği, Türkiye Gazeteciler Sendikası, Foto Muhabirleri Derneği, Türkiye Haber Kameramanları Derneği, Diplomasi Muhabirleri Derneği ve Ekonomi Muhabirleri Derneğinin oluşturduğu “Medya Dayanışma Grubu”nun düzenlediği çalışmalar sonucunda ortaya çıktı.

Deklarasyondan bazı başlıklar şöyle:

  • Basın Kanunu’ndaki gazetecinin haber kaynağını açıklamama hakkı ile ilgili hükme, 'Konusu suç oluştursa dahi' ibaresi eklenerek genişletilmeli. 

  • Gazetecilerin çalışma koşulları güvence altına alınmalı, yıpranma hakları genişletilerek yeniden düzenlenmeli, gazetecinin mesleki sebeplerle haklı fesih hakkı uygulanır hale getirilmeli ve istifa halinde de kıdem tazminatı alınabilmeli.

  • İletişim Başkanlığı tarafından verilen basın kartları hakkında yasal düzenleme getirilerek basın kartlarının gazetecilik meslek örgütleri tarafından verilmeli.

  • RTÜK, yargı işlevi gören ve cezalandıran bir kurul olmak yerine koordinasyonu esas alan bir uzmanlık kurulu haline getirilmeli.

  • Dijital telif yasası çıkarılmalı.


ARŞİV