Nihat Genç 'içini döktü'

Gazeteci ve Yazar Nihat Genç, 19 Mart Cumartesi günü Caddebostan Kültür Merkezi’nde gerçekleştirilen etkinlikte, adeta okurlarına içini döktü.

24 Mart 2011 - 14:12


Gazeteci-yazar Nihat Genç, 19 Mart Cumartesi günü 13.00 ile 17.00 saatleri arasında Kadıköy Belediyesi Caddebostan Kültür Merkezi Sanat Kütüphanesi’nde düzenlenen söyleşi ile imza günü etkinliği çerçevesinde okurlarıyla biraraya geldi.
Kadıköylüler’in yoğun ilgi gösterdiği etkinlikte, gazeteci-yazar Nihat Genç, uzun zamandır ülke gündemini meşgul eden Ergenekon Davası başta olmak üzere, hükümeti ve hükümetin uyguladığı politikaları eleştirdi. Ergenekon adı altında usulsüzlüklerin yapıldığına dikkat çeken Nihat Genç, gazete ve televizyon haberlerinde ülkede hiçbir şey olmamış gibi bilgiler verildiğini belirtti, “Sanki hiçbir şey olmamış. İçerde yatan askerler ve gazeteciler görmezden geliniyor. Sabahın dördünde Cumhuriyet aydınlarının evine giriliyor. Bunların derdi başka” dedi.


‘TUTUNACAK DALIMIZ KALMADI’

“Bu toprağın tifosuna, veremine karşı savaşmış, son yıllarını da kız çocuklarının eğitimine adamış Türkan Saylan’ın evine girdiniz. Bunu karşılıksız bırakmayacağız. Hesabını soracağız. Bu boynumuzun borcudur” diyen gazeteci Nihat Genç, sözlerine şu şekilde devam etti:
“Bir ülke; yağ, pirinç, mercimek, nohut, buğday demektir. Hepsi uçtu gitti. İsrail tohumu alacaksınız. İsrail tohum vermezse ekim yapamazsınız. Köylerde oturan kişi yok. Madenlerimizi, derelerimizi ve toprağımızı köylüler yönetmiyor. Yaylarımızda ne ot kaldı ne de toplayan. İneğimiz kalmadı. Tutunacak dalımız artık yok.”
Halkın tembelleştirildiğinin ve köleleştirildiğinin altını çizen Nihat Genç, 12 Haziran’da her şeyin değişeceğini söyledi, “Anadolu’da kuru değnek çok önemlidir. Halkın umudu ve tutunacak daldır. Anadolu’nun bir kuru değneği var. Halk o değneği sallayacak. O değnek de Kemal Kılıçdaroğlu’dur. Kemal Bey ‘aile sigortası’ dedi, ‘bedelli askerlik’ dedi, kızılca kıyameti kopardılar. Onlar yapınca oluyor da Kemal Bey yapınca mı olmuyor” diye konuştu.

‘TOPRAĞIMIZI, SUYUMUZU SATMAYIN’

Konuşmasının genelinde Anadolu’da anlatılan birçok hikâyeyi günümüze uyarlayarak anlatıp hükümete göndermeler yapan Nihat Genç, “Evinizden bir sandalye vermezsiniz ama Karadeniz’in yaylalarını ve Toroslar’ın ormanını peşkeş çekiyorsunuz. Derenin suyunu kaldırıyorsunuz. Bir annenin rahmini alır gibi derenin suyunu alıyorsunuz. Topraktan ve sudan anlamayan bir anlayış var. Biz bu toprakları değerlendiremedik. Kasaba kasaba geziyorum. Bu topraklarda yarım kalmış bir Sakarya bir Çanakkale var. Bunu tamamlayacağız” dedi.
Söyleşinin sonunda ise Genç, son kitabı “Opus 61 Nihat Genç” ile birlikte diğer kitaplarını da okurları için imzaladı. 

Seyhan KALKAN VAYİÇ
 


ARŞİV