İstanbul’un birçok ilçesinde yerleşkesi bulunan Marmara Üniversitesi’nin Maltepe’de inşa edilen yeni kampüse taşınması uzun zamandır gündemde. Göztepe’de yer alan ve Türkiye’nin köklü eğitim kurumlarından biri olan Atatürk Eğitim Fakültesi’nin de taşınması gündemde. “Taşınmak İstemiyoruz!” açıklamasını yapan öğrenciler taşınma iddialarının bu yılın başında somutluk kazandığını ifade ederek, “Fakültemizin güncel olarak var olan sorunlarının üniversite bileşenleriyle diyalog içerisinde çözülmeli” çağrısında bulundu.
“DÜZENİMİZİ KOLAYCA BIRAKAMAYIZ”
Peki öğrenciler neden taşınmak istemiyor? Öğrencilerin üniversite yönetiminden talepleri neler? Başak Şelik, Helin Başak Atmaz ve Helin Özdemir ile konuştuk. Fakültelerin taşınacağını geçen yılın ekim ayında öğrendiğini ifade eden Başak Şelik “Göztepe'deki birçok fakülteyi Maltepe'de bulunan yerleşkeye taşımak isteyen üniversite yönetiminin gerekçesi yerleşkelerin tek bölgede birleşmesi olarak sunulsa da sebeplerinin bu olmadığını biliyoruz.
Bu kararın uygulanması, öğrenci kitlesinin uzun zamanda oluşturduğu sosyal ve kültürel yaşamın yok edilmesi demektir. Ders çıkışında on dakikalık bir sürede Kadıköy'e gidip arkadaşlarımızla buluşup kahve içebilme, sohbet edebilme, etkinliklere katılma hakkımızın elimizden alınması demektir. Şehir merkezinden uzakta öğrencilere izole bir yaşam sunan bu yeni yerleşkenin adı bile kampüs değil külliyeyken, bizlerin Göztepe'deki düzenimizi kolayca bırakıp bu karara göz yumması mümkün bile değil.” diye konuştu.
“Üniversite yönetiminden, biz öğrencilerin bu konuda fikirlerini dinlemesini istiyorum.” diyen Şelik, “Üniversite kavramının yalnızca inşaatı yeni bitmiş binalardan ibaret olmadığını ve fakülteleri taşımak yerine Göztepe gibi güzel bir konumda bulunan kampüsümüzde öğrenci hayatını renklendirmesini talep ediyorum.” dedi.
“NET BİR AÇIKLAMA YAPILMADI”
Okulun depreme dayanıklı olmadığı öne sürülerek taşınma kararının alındığını ifade eden Helin Özdemir “Öğretmenlerimize ve bize kesin net bir açıklama hiçbir zaman yapılmadı. Herkes kendince edindiği bilgileri birbirine aktardı. Çünkü hiçbirimiz okulumuzun, bölümümüzün taşınmasını istemiyoruz ve bu nedenle ne yapabiliriz diye sorgulamaya başladık. Fakat bu yılın başında okulumuza geldiğimizde resim ve müzik öğretmenliği dışında diğer öğretmenlik bölümlerinin kampüs içinde başka bir binaya taşındığını öğrendik. Resim-İş Öğretmenliği bölümünün de bir duvarı yıkılıyor durumdaydı. Bu yıkımın sonucunda hesaplanamadığı için petekler çalışmadı ve aylarca soğukta ders işlemek zorunda kaldık.” şeklinde konuştu.
Okulun taşınmasını birçok sebepten ve özellikle ulaşım alanında sağladığı olanaklar sayesinde istemediklerini söyleyen Özdemir, şöyle devam etti: “Avrupa yakasında oturuyorum. Evim okula çok uzak ama ulaşım şeklim çok rahat ve birçok alternatifim var. Ayrıca birçok kültürel etkinliğin olduğu Kadıköy'de yer alıyor ve ulaşım çeşitliliğinden dolayı diğer birçok yere de kolaylıkla ulaşabiliyoruz. Üniversitelerin şehir merkezlerinde olması gerektiğini düşünüyorum. Eğitim alanları şehir merkezlerinden izole olmamalı. Bizi taşımak istedikleri Maltepe de şehrin merkezinden hayli uzakta. Hepimiz farkındayız bina biraz eski, eksikleri çok fazla var ama yine de burada okumak istiyoruz. Yıllar önce yapılmış eserler hala atölyelerde duvarlarda asılı duruyor. Geçmiş yılların o tarihi dokusunu yerinde yaşıyoruz.”
“ATÖLYELERİMİZDE KALMAK İSTİYORUZ”
Okul binasının depreme dayanıklı olmadığı için taşınma kararının alındığını söyleyen Helin Başak Atmaz ise taşınma kararında deprem güvenliğinin tek gerekçe olmadığını vurguladı. Atmaz, şunları dile getirdi: “Bu sene okula başladığımızda bir duvarımızın yıkıldığını, ısınma ve elektrik sorununun olduğunu ve fakülte içindeki kantinin kapandığını gördük. Bunlara sebep olarak depreme dayanıksız olduğu bahanesini sundular. Ben Resim-İş öğretmenliği öğrencisiyim. Atölyelerimiz mimari ödül alan doğal ışıklandırmalara sahip. Sanatın ve doğanın ruhunu hissettiğimiz bu atölyelerimiz varken beton yığını sınıflarda okumak istemiyoruz. Göztepe yerleşkesi aynı zamanda öğrencilerin sosyalleşebilmesi için çok önemli.”