On binler demokrasi için Kadıköy’de buluştu

On binlerce insanın akın ettiği Kadıköy mitingi, CHP'nin düzenlediği “Millet İradesine Sahip Çıkıyor” mitinglerinin en kalabalıklarından biri oldu. Mitingde konuşan Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı Özgür Özel, “Hiç şüphe yok ki burayı sadece Cumhuriyet Halk Partililer doldurmadı. Bu meydanı dolduranlar, hedefte olanın bugün Cumhuriyet Halk Partisi değil demokrasi olduğunun, özgürlükler olduğunun, sandık olduğunun farkında” dedi

11 Eylül 2025 - 11:43

Cumhuriyet Halk Partisi’nin başlattığı “Millet iradesine sahip çıkıyor” mitinglerinin 53’üncüsü 10 Eylül Çarşamba akşamı Kadıköy’de yapıldı. İstanbul Emek Barış ve Demokrasi Güçleri üyesi grupların da yer aldığı eyleme çok sayıda meslek örgütü, sendika, dernek katıldı. Mitinge mahkeme kararıyla görevinden uzaklaştırılan CHP İstanbul İl Başkanı Özgür Çelik, Kadıköy Belediye Başkanı Mesut Kösedağı, CHP Kadıköy İlçe Başkanı Ali Narin ve çok sayıda parti yöneticisi katıldı. Ekrem İmamoğlu'nun mitinge gönderdiği mesajı Özgür Çelik okudu.

“SEÇİMLE GELEN, SEÇİMLE GİDECEK”
İmamoğlu, mesajında şu ifadeleri kullandı: “Milletimizin büyük iradesini temsil eden seçilmiş belediye başkanlarımız, bürokratlarımız ve onlarca çalışma arkadaşımızla birlikte, neyle suçlandığımızı dahi bilmeden aylardır özgürlüğümüzden mahrumuz. Bizi hukuksuz bir biçimde zindanlarda tutarak, suç örgütü gibi göstermeye çalışanlar, milletin iradesini gasp etmeye devam ediyorlar. Muhalif olan herkes, Türkiye tarihinin en büyük siyasi operasyonunu yaşıyor. Tam bir şeffaflık içinde gerçekleşen İstanbul il kongremizi ve partimizin kurultayını lekelemeye çalışan bu kötü akıl; yargıyı, emniyet güçlerimizi siyasi hesaplarına alet ediyor.”

“Hukuki meşruiyeti bulunmayan, siyaseten yazdırılmış bir karara dayanarak, İstanbul İl Başkanlığımızı polis zoruyla kayyıma teslim etme girişimine elbette seyirci kalacak değiliz.” mesajını paylaşan İmamoğlu, “Her şart altında, her imkanı kullanarak direneceğiz. Partililerimizin ve milletimizin iradesine sonuna kadar sahip çıkacağız. Türkiye Cumhuriyeti; milletin dediği olsun, yöneticiler hukukun dışına çıkamasın, seçimle gelen seçimle gitsin diye kuruldu. Cumhuriyetimizi, kendini ülkenin mutlak hâkimi zanneden, hanedanlaşma hayalleri kuran bir avuç insana bırakmayacağız. Milletin dediği olacak. Yöneticiler, hukukun dışına çıkamayacak. Seçimle gelen, seçimle gidecek.” dedi. 

“HEP BİRLİKTE İMZA ATACAĞIZ”
“Ortada; Cumhuriyetimize, demokrasimize, milletimize yönelmiş çok büyük ve çok ciddi bir teşebbüs vardır.” diyen İmamoğlu, şunları paylaştı: “Bu karanlık teşebbüse karşı demokrasi, adalet ve hürriyet isteyen herkes, acilen bir araya gelmeye, ortak akıl ve ortak kuvvetle hareket etmeye mecburdur. Tüm siyasi partilerimizi, meslek örgütlerini, sendikaları ve sivil toplum kuruluşlarını ‘Seçim Güvenliği ve Demokrasi Platformu’ oluşturarak, çok partili demokrasimize hep birlikte sahip çıkmaya davet ediyorum. Seçim güvenliğine ve demokrasiye yönelmiş bu büyük tehdidi demokratik yollarla bertaraf etmek, iktidarı hukuk içinde hareket etmeye mecbur bırakmak zorundayız. Bu, önümüzdeki seçimde hangi partinin ne kadar oy alacağından, hangi makama kimin seçileceğinden çok daha büyük ve acil bir meseledir.”

İmamoğlu, mesajının sonunda şunları paylaştı: “Gün bugündür! Gün, devleti kendi tapulu malıymış gibi görenlere, milletin gücünü gösterme günüdür. Gün bugündür! Gün, demokrasiyi istedikleri zaman inip binecekleri bir tramvay gibi gören, güç ve kudret sarhoşlarını esaslı bir demokrasi tokadıyla kendine getirme günüdür. Gün bugündür! Gün, herkes için her yerde adalet ve hürriyet isteyenlerin birleşme, bütünleşme günüdür. Birleşeceğiz, bütünleşeceğiz ve bir avuç insan dışında herkesin kazandığı, herkesi mutlu eden bir zafere hep birlikte imza atacağız. Sizleri çok seviyorum. Her şey çok güzel olacak.” 

“HEDEFTE DEMOKRASİ VAR”
İmamoğlu’nun mesajının okunmasının ardından Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı Özgür Özel, bir konuşma yaptı. Özel, “Hepinize minnet doluyum. Bugün akşam Kadıköy’de, bu meydanda, Kadıköy tarihinin en kalabalık mitinglerinden birinde, son yılların en kalabalık mitinginde, bize iletilen rakamlara göre 125 bin eylemci var bugün burada. Hiç şüphe yok ki burayı sadece Cumhuriyet Halk Partililer doldurmadı. Bu meydanı dolduranlar, hedefte olanın bugün Cumhuriyet Halk Partisi değil demokrasi olduğunun, özgürlükler olduğunun, sandık olduğunun farkında.” dedi.

Özel, şunları söyledi: “Bu meydan, farklı görüşlerden de olsa bütün demokratların, sosyal demokratların, muhafazakar demokratların, milliyetçi demokratların, Kürt demokratların, sosyalist demokratların, liberal demokratların, demokrasiyi güvence altına almak için, darbeyi püskürtmek için omuz omuza verdiği meydandır. 19 Mart darbesinden beri ilk yedi gece Saraçhane’de, sonra köprüyü geçip attığımız adımla Anadolu’ya, Maltepe’de, ardından her hafta sonu bir şehirde, her çarşamba aynı saatte bir ilçede 53’üncü kez darbenin karşısında meydandayız, eylemdeyiz. Bu muhteşem meydan için, son seçimlerde yüzde 70 oyla yetki verdiğiniz partimizin evladı Mesut Başkana, örgütümüzün başkanı Ali Narin Başkana ve direnişin sembol ismi İstanbul İl Başkanımız Özgür Çelik’e yürekten teşekkür ediyorum.”

“13 MİLYON İŞSİZ”
“38 OECD ülkesi arasında enflasyonda birinciyiz” diyen Özel, şunlara dikkat çekti: “Avrupa’da enflasyonun, yıllık enflasyonun ortalaması yüzde 2, bizde 33. Diyorlar ya ‘Bütün Avrupa’da enflasyon yüksek…’ Krizden, pandemiden çıkarken 2 olan 4 oldu, 3 olanınki 6 oldu, tedbir aldılar, döndürdüler. Tek haneli enflasyonu alıp TÜİK’e göre bile yüzde 86’ya çıkaran, gerçekte iki yıl boyunca yüzde 100 enflasyonla fakiri ezen, yoksulu yoksullaştıran, ama Kur Korumalı Mevduatlarla zenginin parasını fakirin sırtından çoğaltan bir iktidarla karşı karşıyayız. Şimdi 27 Avrupa ülkesinde toplam 13 milyon işsiz var, Türkiye’de tek başına 13,5 milyon işsiz var.”

Türkiye’de çok partili siyasetin tehdit altında olduğunu kaydeden Özel, “Bazı sanatçılar konuşuyor, her şeyi göze alıyorlar ama susanlar var. Bazı sendikalar direniyor, ancak teslim olanlar var. Bazı akademisyenler konuşuyor ama cesaret gösteremeyenler. Sıra kendisine gelmeden önce meselenin farkına varmayanlara buradan sesleniyoruz: Susma, sustukça sıra sana gelecek. Kimsenin bu kara düzende tek başına kurtulacağına inancı olmasın. Söylüyorum, hep söyledim, inanarak tekrar ediyorum. Emekliler kurtulmadan emekçiler kurtulmaz. Esnaf kurtulmadan çiftçi kurtulmaz. Polisler kurtulmadan gençler, gençler kurtulmadan gardiyanlar, infaz koruma memurları kurtulmaz. Kurtuluş yok tek başına, ya hep beraber ya hiçbirimiz.” diye konuştu.

“CHP’DE İKİLİK DEĞİL BİRLİK VAR”
Özgür Çelik’in görevden uzaklaştırılmasına ilişkin de konuşan Özgür Özel, şunları söyledi: “Özgür Çelik gibi bir il başkanı olmasın, böyle bir il yönetimi olmasın, sokak sokak direnmeyelim, meydan meydan itiraz etmeyelim istiyorlar. Cumhuriyet Halk Partisi’ne ‘Git Ankara’da otur, partinin başında huzur bul’ diyorlar. Buradan açıkça ilan ediyoruz: Cumhuriyet Halk Partisi, majestelerinin muhalefet partisi değildir, olmayacak. Cumhuriyet Halk Partisi, AK Parti’nin kara düzenini meşrulaştırmayacak. CHP’de ikilik değil birlik var. Ben buradan yürekten teşekkürümü sizlerle paylaşmak isterim. Özgür Başkanın seçildiği çekişmeli kurultayda, neredeyse yarıdan yarıya bir rekabet vardı. O rekabette az bir farkla Özgür Başkan seçildi. Bugün partiye yapılan bu saldırıdan sonra o delegelerin tamamına yakını noterlere koşturdu, darbeye karşı Özgür Başkana sahip çıktı. Türkiye’de bin 300 delegemiz var. Biz yarıştık. Çok küçük farklarla o seçim kazanıldı. Partiye kayyım atamak için 19 Mart’ta harekete geçtiklerinde çağrıda bulunduk. O delege koştu ve geldi. İradesini tazeledi. Geçerli oyların tamamını bana verdi. Geçen hafta 1,5 gün içinde Türkiye’nin 81 ilinde İstanbul delegeleri, doğal delege hariç imzası kurultay toplayabilecek bin 37 delege arkadaşımız koşa koşa gittiler. İmza attılar. Kurultay istediler. Bunu şunun için anlatıyorum. Bizi birbirimize düşürmek isteyene, kumpas kurana, ‘CHP’yi çatırdatacağız, o sayede huzur bulacağız, birbirleriyle uğraşırken, saray düzenini sürdüreceğiz’ sananlar avuçlarını yalayacaklar avuçlarını.”

“BİZİ ŞİDDETE ÇEKEMEZLER”
“İl binası Bahçelievler’e taşındı, mevcut bina genel merkeze kayıtlı. O günden beri İstanbul Valiliği ve İçişleri Bakanlığı bir dilekçeyi sisteme girip, adres değişikliğini yapmamaya direniyorlar. Milletvekillerine, dokunulmazlığı olan milletvekillerine gaz sıkanları, darp edenleri, baba evinde, Atatürk’ün evinde direnenleri, ‘sokağı karıştırmak’ gibi bir şeyle suçluyorlar. O insanları biz baba evine çağırdık. Baba evinin kapısını çevirip, onları sokakta bırakan sizlersiniz. Sokak karışsın diye umutlanan sizlersiniz. Ama bu kitlenin ne sizin o çok korktuğunuz sokaklarda, ‘Aman ha sokaklar karışacak’ tehdidiyle sizden korkacak hali var ne de sizin oyununuza gelecek hali var. Biz ne yaptığımızı biliyoruz. İcap ettiğinde ‘sokağa’ deyince gelenleri, milyonlar olanları, darbeleri püskürtenleri görüyoruz. Meydanları dolduruyor, sokaklara güveniyor ama asla şiddete bulaşmıyoruz. Bizi şiddete çekemezler ancak asla da eve gönderemezler. Direneceğiz.”


ARŞİV