Sanat, Sonsuz Şükran Köyü'ne şükranlarını sundu
Sanatçı, işadamı Mehmet Taşdiken’in memleketi Konya’ya bir vefa borcu olarak yaptığı Sonsuz Şükran Köyü, sanatçıların “lümpenlik gösterisine” değil köylü gibi olmaya geldiği farklı bir yaşam alanı.
Sanatçı, işadamı Mehmet Taşdiken’in memleketi Konya’ya bir vefa borcu olarak yaptığı Sonsuz Şükran Köyü, sanatçıların “lümpenlik gösterisine” değil köylü gibi olmaya geldiği farklı bir yaşam alanı. Her yıl uluslararası bir festivale sahiplik yapan köye bu yıl Gazete Kadıköy de davetliydi.
Esma BAYRAKTAR
Kadıköy’de yaşayan, Beyoğlu’ndaki “Fransız Sokağı” gibi önemli işlerde imzası olan Mehmet Taşdiken’in Sonsuz Şükran Köyü’nün kurulduğu Konya’nın Çavuş kasabasında halkla sanatçıları bütünleştiren bir uluslararası sanat festivali gerçekleşti. Bu yıl üçüncüsü yapılan festivale sanatın her dalından insanların bir araya gelerek Anadolu’ya sanatı taşıması Anadolu halkına sanatı sevdirmesi gerçekten alkışlanacak bir hareket. Mehmet Taşdiken’in köyüne bir vefa borcu olarak hayata geçirdiği bu proje gereken ilgiyi görüyor. Çavuş köyünün hemen yanında büyük bir araziye kurulan Sonsuz Şükran Köyü, tamamen kerpiçten yapılmış hepsi birbirinden şirin 3 ayrı tip dâhilinde evlerden oluşuyor. İçinde ressamlar, heykeltıraşlar, seramikçiler, tiyatrocular, modacılar, sinemacılar, yani sanatın her dalından ustaların yaşadığı bu evler, açık hava müzesi gibi herkesin ziyaretine açık.
Türkiye’nin her yerinden hatta yurtdışından ziyaretçilerin gezdiği bir açık hava müzesi gibi… Köyde evi olan sanatçılar kendi eserlerini evlerinin duvarlarında veya bahçelerinde sergiliyorlar. Her sanatçı köyün içine bir eserini hediye ediyor. Dev boyutlarda eserler gezenlerin ilgisini çekiyor.
Bu festival esnasında köy çeşmesi açılışı da gerçekleşti. Belediye Başkanı ve Konya Milletvekillerinin de bulunduğu, çevre köyler ve kasabalardan gelenlerin katılımıyla köy çeşmesinin açılışı yapıldı.
Anadolu topraklarında yaşamış 4 ayrı uygarlığı temsil eden simgelerin bulunduğu bir eser olan bu köy çeşmesi, köy meydanının ortasında bir sanat abidesi olarak köye çok yakıştı.
Köyün çeşitli yerlerinde bulunan eserleri, sanatçılar hiçbir ücret talep etmeden tamamen kendi imkanlarıyla yapıp köylerine hediye olarak sunuyorlar. Festival için gelen konukları sanatçılar kendi evlerinde seve seve konuk ediyorlar. Muhteşem dostluklar kuruluyor Yurdun her yerinden ve her daldan sanatçının ve sanatseverlerin Anadolu halkıyla buluştuğu sanat dolu bir hafta geçiriliyor.
Bizim de bulunduğumuz bir gurubu Ressam Kamer Batıoğlu evinde ağırladı. İki katlı tam bir köy evi gibi düzenlenmiş evinde her sabah kahvaltılarımızı kendi elleriyle hazırlayarak evin avlusunda inanılmaz sabah keyifleri yaşattı. Ayağında şalvarı ve hep gülen yüzüyle, sanatı halka sevdirmenin hazzını o kadar güzel yansıtıyordu ki.
Kamer Batıoğlu bu projenin başından beri Mehmet Taşdiken’in yanında olan, bu projeye gönül verenlerin başında gelen bir isim… Öyle ki iki katlı evini, hatta kendine ait odasını bile konuklarla paylaşan koğuş usulü dizilen yer yataklarında onlarca kişiyi ağırlayan biri… Hatta atölyesini boşaltıp yatakhane gibi kullanan, festivalde sahne alacak sanatçılara açarak katkısını en iyi biçimde ortaya koyan bir isim.
Gündüz Çavuş köyü meydanında kurulan canlı performans alanında ressamlar Belediye’nin belirlediği köyün en yaşlılarının yağlı boya portrelerini yapıyorlar. Meydana kurulan dev sahnede müziğin her dalından gruplar, sanatçılar konserlerini veriyorlar. Geceleri sinema sanatının ödüllü film gösterimleri yapılıyor. Meydan tıklım tıklım, insanlar ilgiyle ve büyük bir merakla etkinlikleri takip ediyorlar. Civar illerden, köylerden akın akın gelip avuçları patlarcasına alkışlıyorlar. Çavuş Belediyesi’nin desteklediği ve her türlü imkanı sunduğu festival uluslararası boyuta taşınmış durumda. Bir hafta süren festival katılan tüm sanatçılara sunulan plaketlerle ve muhteşem bir konserle son buluyor…