“Sekiz öğrenciden biri yurtta kalabiliyor”

Öğrencilerin en büyük sorunu barınma. Son dönem yetersiz yurtlar ve artan ev kiraları bu sorunu iyice su yüzüne çıkardı. Öğrenciler parklarda sabahlayarak bu soruna dikkat çekti. Öğrenci Sendikası üyesi Esma Kara, “Türkiye'de 8 milyon öğrenci var fakat ülkemizde sadece 700 bin kişinin barınabileceği kadar yurt mevcut” dedi.

29 Eylül 2021 - 10:48

Temelde var olan öğrenci sorunları, pandeminin de etkisiyle kendini daha net göstermeye başladı. Büyükşehirlerde artan kiralar ve yetersiz yurtlar nedeniyle öğrenciler büyük bir barınma sorunuyla karşı karşıya kaldı. Bunların yanında devlet tarafından verilen KYK bursları ve kredileri ise öğrencilerin barınma masraflarını karşılamaya bile yetmiyor. Okumak için şehir değiştiren bazı öğrenciler, geçim sıkıntısı sebebiyle eğitimlerini yarıda kesmek zorunda kalıyor.

KADIKÖY’DE ‘BARINAMIYORUZ’ EYLEMİYLE BAŞLADI

Geçtiğimiz günlerde üniversite öğrencilerinin barınma sorunlarına dikkat çekmek için başlattıkları geceyi dışarıda geçirme eylemleri ise devam ediyor. İstanbul Kadıköy’de başlayıp Ankara, İzmir, Kocaeli, Diyarbakır, Çanakkale, Eskişehir ve Antalya’ya yayılan “Barınamıyoruz” eylemi tüm Türkiye’nin gündemi haline geldi. Harekete dahil olan yüzlerce üniversite öğrencisi bu kentlerdeki parklarda geceyi geçirirken, sosyal medya hesaplarından yaptıkları paylaşımlarla da yaşadıkları sorunu dile getirmeye devam ediyorlar.

Öğrenci Sendikası üyesi Esma Kara, öğrencilerin yaşadığını problemler hakkında Gazete Kadıköy’e konuştu. Kara, “Öğrencileri sürekli olarak mağdur ediyorlar” dedi.

“BARINMA İNSAN HAKKIDIR”

Sosyoloji öğrencisi Esma Kara, pandemi döneminde barınmanın çok ciddi bir problem haline geldiğini belirtti ve şöyle devam etti: “Barınma bir insan hakkıdır ve her öğrenciye barınma hakkı tanınmak zorundadır. Türkiye'de 8 milyon öğrenci var fakat ülkemizde sadece 700 bin kişinin barınabileceği kadar yurt mevcut. Bizlere verilen KYK bursu veya kredisi hiçbir ihtiyacımızı karşılamıyor. Devlet yurtlarına her yıl zam geliyor ve aldığımız bursların yarısından fazlasını oraya ödemek zorunda kalıyoruz. Bir eve çıkmak istesek kiralar fahiş fiyatlarda ve aynı zamanda 3 kira bedeli vermeden eve giremiyoruz.”

“ÖĞRENCİLERİ MAĞDUR EDİYORLAR”

Öğrencilerin her konuda mağdur edildiğini belirten Kara, “Üniversiteler açılıyor ama yeteri kadar sağlık önlemi alınmıyor. Derslerin nasıl işleneceği hakkında bize hiçbir bilgilendirme yapılmıyor. Bazı okullardaki öğrenciler mevcut olarak kayıtlı oldukları yurtlardan atılıyor, öğrencileri sürekli olarak mağdur ediyorlar” dedi.

Öğrenci Sendikası’nın bu süreçte neler yaptığına da değinen Kara, “Öğrenci Sendikası olarak 12 ilde her akşam 21.00'dan 00.00'a kadar nöbet tutuyoruz, barınamıyoruz diyerek sesimizi her geçen gün daha gür bir şekilde çıkartmak için çaba gösteriyoruz” ifadelerini kullandı.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan geçtiğimiz günlerde öğrencilerin yurt sorunu olmadığını söyleyerek, “Bizden önceki dönemlerde böyle yurt söz konusu değildi. Bunları biz yaptık. Gayet de lüks yurtlar yaptık. Bu yurtlar çift yatak, bilemediniz üç yataklı odalar olmak üzere gayet modern bir şekilde bu yurtlarımızı yaptık. Ben yurtlarımızla iftihar ediyorum. Kredi Yurtlar Kurumu’muzun attığı bu adımlarla da iftihar ediyorum” demişti.

KYK’nın 2018-2022 Stratejik Planı’nda ise yurt konusu, kurumun “zayıf yönleri” arasında yer alıyor. Planda, artan öğrenci sayısına karşın yetersiz kalabilecek yurt sayısının neden olabileceği “tehdit unsuru” da “Artan üniversite ve öğrenci sayısı ile birlikte barınma talebini karşılayamama riski” diye açıklandı.

Sayıştay da Gençlik ve Spor Bakanlığı 2019 Yılı Denetim Raporu’nda, kiralanan yurt binalarına ilişkin şu tespitlerde bulunmuştu:

  • (Deprem konusunda) Konut ve işyeri binası olarak tasarlanmış binaların yurt olarak kullanılması can ve mal güvenliği açısından tehlikeli.
  • Konut tipi binalarda, yangına yönelik yağmurlama sistemi, otomatik yangın algılama sistemi, durum aydınlatma sistemi, yangına dayanıklı kapı imalatı ve mutfak davlumbazlarında söndürme sisteminin bir kısmı ya da tamamı bulunmamaktadır.
  • Asansörler konut tipi olarak imal edildiğinden, planlanandan daha yoğun kullanılmaları sürekli arıza vermelerine neden olmaktadır. Bu arızalar kullanımdan kaynaklandığı için bakım ve onarım giderleri Bakanlık tarafından karşılanmaktadır.
  • Alt yapı tesisatları yoğun kullanıma uygun değildir. Su deposu, sıhhi tesisat, jeneratör sistemi ve ısıtma sistemleri, kapasitelerinin üzerinde çalıştığından yetersiz kalmakta veya arıza yapmaktadır. Mal sahipleri taahhüt ettikleri halde kapasite ve güç iyileştirmelerini yapmamaktadır.
  • Engelli odası, lavabosu ve tuvaleti yeterli sayıda ya da hiç bulunmamaktadır.
  • Binalarda mutfak ve yemekhane bölümleri olmadığından, binanın depo veya bodrum bölümleri bu maksatla kullanılmaktadır. Bu alanlar gerekli fiziki koşulları sağlamadığından, Ramazan ayı gibi yoğun dönemlerde açık alanlara çadır kurulmaktadır.
  • Binalar daire tipi bölümlerden oluşmaktadır. Daireler ortalama bir aileye göre tasarlandığından, öğrenciler için yeterli lavabo, tuvalet ve çalışma alanı bulunmamaktadır.
  • Öğrencilerin ortak kullanımına yönelik yeterli sayıda faaliyet odası bulunmamaktadır.
  • Bina girişleri ile koridor genişlikleri istenen asgari şartları taşımamaktadır.”


ARŞİV