Türkiye'nin geleneksel alışveriş merkezleri olan semt pazarlarına yeniden düzenleniyor...
Bir kentin alışveriş nabzının en güçlü attığı yerlerden biri olan semt pazarlarının durumu tartışılıyor. Geçtiğimiz günlerde ulusal bir gazetede “sokak ve caddelerde pazar devri kapanıyor” konulu bir haber yer aldı. Ancak bu haberin yayınlanmasından kısa bir süre sonra Gümrük ve Ticaret Bakanlığı'ndan bir açıklama geldi. Bakanlık, pazar yerlerine ilişkin yönetmeliğin 15 Mart 2012 tarihinde yürürlüğe girmesinin söz konusu olmadığını, pazar yerlerinin kapatılacağına yönelik haberlerin de gerçeği yansıtmadığını açıkladı.
PAZARLAR İLK KEZ KANUNDA
Ancak bu açıklama, pazarlara yönelik yeni bir düzenleme yapıldığı gerçeğini değiştirmiyor. Zira 1 Ocak'ta yürürlüğe giren Sebze ve Meyveler ile Yeterli Arz ve Talep Derinliği Bulunan Diğer Malların Ticaretinin Düzenlenmesi Hakkında Kanun'da pazar yerlerinin çağdaş bir sisteme kavuşturulmasına ilişkin düzenlemelere yer verildi. Bu düzenlemelerle, ilk defa pazar yerlerine ilişkin hükümlerin bir kanunda yer almış oldu. Gümrük ve Ticaret Bakanlığı'nca hazırlanan Pazar Yerleri Hakkında Yönetmelik Taslağı ise kurum ve kuruluşların görüşüne açıldı. Gelen görüşler doğrultusunda son şekli verilmek üzere olan yönetmelik taslağının tamamlanması için ülke genelinde yürütülen Hal Kanunu Eğitim Toplantıları'nın bitmesi bekleniyor.
PAZARLAR KAPANMIYOR, STANDART GELİYOR
Gümrük ve Ticaret Bakanlığı'ndan konuya ilişkin yapılan açıklamada, ilgili kanun yürürlüğe girmeden önce, pazar yerlerinin her belediyenin kendi belirlediği usul ve esaslar çerçevesinde kurulup işletildiği, bu durumun, ülkedeki pazar yerlerinde bir standardın oluşamamasına neden olduğu ve sokak aralarında yeterli alt yapı koşullarına sahip olmayan pazar yerlerinin varlığını doğurduğu ifade edilerek, şu görüşler ifade edildi:
“Hali hazırdaki pazar yerlerine ilişkin bu yapılanmadan, hem söz konusu pazar yerlerinde satış yapmakta olan pazarcı esnafı hem de bu yerlerden alış veriş yapan tüketiciler memnun değil.
Yönetmelik taslağında, pazar yerlerinde sebze ve meyveler ile belediyece izin verilen diğer gıda ve ihtiyaç maddelerine yönelik ticaretin; kaliteli, standartlara ve gıda güvenilirliğine uygun olarak serbest rekabet şartları içinde yapılmasını sağlamak, tüketicilere çağdaş, nitelikli ve sağlıklı bir ortamda alışveriş yapabilme imkanını sunmak amacıyla bu yerlerin taşıması gereken asgari alt yapı özellikleri belirtiliyor. Yönetmeliğin yayınlanmasından sonra, kurulacak pazar yerlerinde tespit edilen bu asgari şartlar aranacak, mevcut pazar yerleri için de bu asgari şartları sağlayabilmesine yönelik bir geçiş döneminin öngörüldü. Dolayısıyla, basında yer aldığı gibi pazar yerlerinin kapatılması söz konusu değil.”
‘PAZARLAR, İSTANBUL GERÇEĞİ’
Anadolu Yakası Umum Pazarcı ve Seyyar Esnaf Odası Başkanı Memet Emin Yarar, sözkonusu taslaktaki bazı maddelerin kendileri açısından kabul edilemez olduğunu söylüyor. Örneğin “Taşıt ve yaya ulaşımını olumsuz yönde etkileyecek ve gürültü ve çevre kirliliğine neden olacak şekilde sokak ve cadde üzerleri ile mahalle aralarında pazar yeri kurulamaz” maddesini eleştiren Yarar, “Pazarlar ‘İstanbul'un bir gerçeği’. İstanbul'da 385 semt pazarı kuruluyor. Bunun 370'i cadde ve sokak üstlerinde. Haftada 76 bin tezgâh kurulmuş oluyor. Her tezgâhta birkaç kişinin ekmek yediğini ve bunların da ailelerini düşünürsek, pazarcılık mesleği yaklaşık 1 milyon kişiyi ilgilendiriyor. Bu kadar kişiyi yok sayarak düzenlemeler yapılmamalı” diyor. Yarar, taslakta yer alan “Pazar yerinin kapatılması durumunda, pazar yerinde tahsisli yerler iptal edilir. Bu durumda belediyenin, tahsisli yeri iptal edilen hak sahiplerine yeni bir yer tahsis etme yükümlülüğü yoktur” maddesine de karşı çıkarak, “Eğer pazarlar modernize edilecekse, belediyeler bunun altyapısını oluşturmalı, pazar alanları yaratmalı. Ya da var olan pazarlar, kabul edilebilir makul bir şekilde düzenlenmeli” ifadesini kullanıyor.
BAŞKAN ÖZTÜRK: ‘PAZARLAR KALKMALI’
İstanbul'un en popüler semt pazarlarından olan Salı Pazarı'na evsahipliği yapan Kadıköy'ün Belediye Başkanı Selami Öztürk, semt pazarlarının bugünkü halinden memnun değil. Öztürk,
“Pazarcı esnafı, sabahın 5'inde geliyor tırla, gece 11'e dek pazar yerinde kalıyor. Pazar kalktıktan sonra da belediye temizliğe geliyor. Ne oluyor bu durumda? O sokak sakinleri, bir gün ve gece boyunca evine, işyerine rahatça ulaşamıyor. Ayrıca ne itfaiye, ne ambulans girebiliyor. Engelli, hasta ve çocuklar için de büyük sıkıntı. Bu böyle olmamalı. Pazarın verdiği yük, getirisinden fazla” diyor. Pazarların kesinlikle kaldırılması gerektiğini vurgulayan Öztürk, şu önerileri getiriyor:
“Kişisel görüşüm, pazarlar bugünkü tarzları ve konseptleriyle kesinlikle kente uygun değiller. Pazarların bu oluşumlarıyla hemen kaldırılması gerek. Ama daha sonra esnaf sayısı azaltılarak, belirli kurallar getirilerek bir süre sonra tekrar kurulmalı. Çünkü bunların birden bire dönüşümleri mümkün değil. Yeni konsept tayin edip, yeni kurallar koymadan böyle dönüştüremezsiniz.”
Kadıköy Belediye Başkanı Selami Öztürk, pazarların bu hale gelmesinden ise pazarcı odaları ve derneklerini sorumlu tutuyor. Öztürk, “Kamuoyunda ‘Belediyeler tezgâhı verir’ diye bilinir. Yok öyle değil, belediye vermez. Tezgâh veren onlardır. Tüm pazarcılar o odalara kayıtlıdır. Belediye yer gösterir ama üyeyi onlar belirler. Bu pazarların cılkını çıkaran, bu kadar disiplinsiz hale gelmesini nedene olan pazarcıların mevcut dernek ve odalarıdır” diye konuşuyor. Pazarlar konusunda yapılacak bir düzenlemede, belediyelerin gözardı edilmesinin doğru olmayacağına işaret eden Öztürk, şunları söylüyor:
“Bu işi, sanki pazar esnaf oda ve dernekleri düzeltecekmiş gibi bir yaklaşımla çözmeye çalışmak son derece yanıltıcı olur. Tam tersine şu anda mahkemeler pazarların kaldırılmasıyla ilgili kararlar vermeye başladı. Pazarların temizlik, gıda denetimi, gürültü konularından belediyeler sorumlu. Yani davul belediyenin boynunda zaten. Tokmağı başkalarının eline verirseniz çok farklı sesler meydana getirir ki o da dayanılma olur!”
İstanbul'da 358 pazar kuruluyor
İstanbul Umum Pazarcılar Esnaf Odası verilerine göre Avrupa yakasında 243, Anadolu yakasında 115 olmak üzere kent genelinde haftada toplam 358 semt pazarı kuruluyor. İstanbul'da günlere göre semt pazarları listesi şöyle:
- Pazartesi: 43 pazar
- Salı: 48 pazar
- Çarşamba: 57 pazar
- Perşembe: 59 pazar
- Cuma: 54 pazar
- Cumartesi: 52 pazar
- Pazar: 45 pazar
Kadıköy'de ise Acıbadem, Koşuyolu, Kozyatağı, Erenköy, Göztepe, Fikirtepe ve Sahrayıcedit olmak üzere 7 semt pazarı kuruluyor. Salı Pazarı ise Kadıköy'de kurulmasında karşın İstanbul Büyükşehir Belediyesi sorumluluğunda bulunuyor.
PAZARLARA STANDART GELİYOR
Pazar Yerleri Hakkında Yönetmelik Taslağı'ndan bazı satırbaşları şöyle:
· Taşıt ve yaya ulaşımını olumsuz yönde etkileyecek ve gürültü ve çevre kirliliğine neden olacak şekilde sokak ve cadde üzerleri ile mahalle aralarında pazar yeri kurulamaz.
· Pazar yeri kurma çalışmalarının yürütülmesi amacıyla, ilgili yer belediye başkanı ya da görevlendireceği başkan yardımcısı başkanlığında; zabıta müdürlüğü, fen işleri müdürlüğü, imar ve şehircilik müdürlüğü, sanayi ve ticaret il müdürlüğü, il/ilçe emniyet müdürlüğü, il/ilçe tarım müdürlüğü, il sağlık müdürlüğü/ilçe sağlık grup başkanlığı, ilgili meslek kuruluşu ve o yerde faaliyet gösteren en fazla üyeye sahip tüketici örgütünce belirlenecek birer temsilciden oluşan komisyon oluşturulur.
· Çevreye, alt yapıya ve trafiğe yük getiren, ulaşım imkânları ve alan büyüklüğü yetersiz olan pazar yerleri kaldırılabilir ya da başka bir alana taşınabilir. Buna belediye meclisince karar verilir.
· Sebze ve meyve dışındaki gıda maddeleri açıkta ve ambalajsız satılamaz.
· Malların ayıplı olması halinde satıcı tarafından değiştirilmesi ya da ücretinin iade edilmesi zorunludur.
· Tüketici satın aldığı malın ağırlığının, elektronik terazi veya basküllerde kontrol edilmesini zabıta karakolunda görevli personelden isteyebilir.
· Pazar yerlerinde kese kâğıdı veya bezden imal edilmiş poşetler kullanılır.
VATANDAŞI ALDATAN PAZARCIYA CEZA
Pazar yerinde, şu eylemleri 1 yıl içinde 2 kez gerçekleştirenler, belediye encümeni kararıyla bir aya kadar faaliyetten men edilecek:
· Satış yeri dışında ya da buralardaki geçiş yollarında mal satılması.
· Çevreyi rahatsız edecek şekilde satış yapılması, tüketiciye karşı kötü muamelede bulunulması.
· Satış yerinin temiz tutulmaması,
· Etiketsiz mal satılması, etiket üzerinde kazıntı, silinti ve karalama yapılması, etiketlerde
tüketicileri yanıltacak ifadelere yer verilmesi, satış biriminin tam rakam olarak yazılmaması,
· Belediyelerce belirlenen saatler dışında mal boşaltılması, mal ve boş kasaların kaldırılması,
mal yükleme ve boşaltma saatleri dışında pazar yerine araç girmesi.
· Satış yeri tanıtım levhası ile kimlik kartının kullanılmaması, kılık kıyafet ile el ve yüz
temizliğine dikkat edilmemesi, meslek kuruluşunca temin edilen ve ilgili belediyenin
amblemini taşıyan giysilerin giyilmemesi.
· Tüketiciye eksik mal teslim edilmesi.
Haber. Gökçe UYGUN
Fotoğraflar:Mustafa SÜRMELİ