Şiddet gören kadınlara belediye desteği
Kadıköy’ün evsahipliğinde düzenlenen kadın çalıştayında, kadına karşı şiddet konusunda yerel yönetimlerin karşılaştığı sorunlar tartışıldı, çözüm planları ortaya konuldu.
Gökçe UYGUN
Fotoğraflar: Gürbüz ENGİN
Kadıköy Belediyesi, Kadına Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele ve Dayanışma günü olan 25 Kasım günü önemli bir toplantıya ev sahipliği yaptı. Kozyatağı Kültür Merkezi’nde 25-26 ve 27 Kasım günlerinde ‘’Yerel Yönetimlerde Şiddetle Mücadele Çalışmalarında Karşılaşılan Sorunlara Alternatif Çözüm Önerileri Çalıştayı’’ gerçekleştirildi. Çalıştayın açılış konuşmalarını CHP Ankara Milletvekili Aylin Nazlıaka ile Kadıköy Belediye Başkanı Selami Öztürk yaptı. Konuşmasında 25 Kasım’ın tarihini ve önemini anlatan Öztürk, kadın ve erkeğin aslında doğarken eşit olduğunu ancak bu eşitliğin daha sonra bozulduğunu söyledi. ‘’Bir çocuk doğduğunda ‘neden kız’ diye sorulan bir toplumda, kadına şiddeti azaltmak zor’’ diyen Öztürk, ‘’Ama elbette ki bununla mücadeleye devam etmeliyiz. Bu mücadeleyi esasen kadınlar yürütüyor ama asıl erkeğin eğitilmes şart. Bunu yapacak olan da yine kadınlar, analardır. Anneler çocuklarını oyuncak tabancalardan uzak tutarak, şiddetten arındırarak büyütsünler’’ çağrısını yaptı. Öztürk, şu rakamları paylaştı; ‘’5 yılda 802 kadın öldürüldü aile içi şiddet nedeniyle. 50 bine yakın uzaklaştırma cezası var. Demek ki 50 bine yakın kadınımız yargıya başvurmuş. Bunlar tabi yargıya yansıyanlar, bir de yansımayanlar var! Sırf içinde bulunduğumuz yılda 28 bin kadın şiddet görmüş. Bu çok yüksek bir rakam! Bu rakamı indirmeliyiz.’’
KADIN KONUKEVİ’NDEN 4 BİN KADINA DESTEK
Kadıköy Belediyesi’nin Aile Danışma Merkezleri’ni ilk kuran yerle yönetimlerden olduğunu anımsatan Başkan Öztürk, 11 yıldır hizmet veren Kadıköy Belediyesi Kadın Konukevi’nden de bugüne dek 4 bin 225 kadın ile 2 bin 800 çocuğun yararlandığı bilgisini verdi. Öztürk, şöyle devam etti; ‘’Merkezimize özellikle konukevi dedik çünkü bu kadınlar bizim misafirimiz. Amacımız onlara hem moral hem ekonomik destek sunarak kendi hayatlarını kurmalarına yardımcı olmak. Nitekim öyle de oluyor. Kadınlarımız kendi aralarında anlaşıp ev tutup, çalışıp, dayanışma içinde yaşıyorlar. Bazı kadınlarımıza da belediyemizde iş imkanı sunduk. Bu kadınlar hem daha mutlu hem iş üreten kadınlar haline geldiler zamanla. Bu model ülke çapında yaygınlaşmalı. Şiddeti olmayan bir ülke yaratmalıyız. Öğretmenler Günü’nde öğretmenlere uygulanan polis şiddetini gördük. Devlet önce kendi yaptığı şiddeti durdurmalı ki topluma örnek olabilsin’’
KADINLARA DAYANIŞMA ÇAĞRISI…
CHP Ankara Milletvekili Aylin Nazlıaka da kadın-erkek eşitlik mücadelesinin ne zaman başladığının tam olarak bilinmediğini çünkü tarih yazanların hep erkek olduğu için kadınların eşitlik mücadelesinin yok sayılmasını eleştirdi. Tarih boyunca kadın mücadelesini özetleyen, feminizmden bahseden Nazlıaka, ‘’Başbakan ve bazı hükümet üyeleri benden bahsederken ‘O feminist milletvekili..’ diyorlar ya, o feminist kelimesini öyle bir tonla söylüyorlar ki, sanki yerine ‘terörist’ deseler de olacak gibi. Önce feminizmin ne olduğunu öğrensinler. Biz gurur duyuyoruz. Onlar önce bir hadlerini bilsinler lütfen..’’ dedi.Her gün 5 kadının öldüğü, her 3 kadından birinin şiddet gördüğü ülkemizde kadınları toplumsal muhalefetteki yerine değinen Nazlıaka, ‘’Gezi sürecini düşünün. En önde hep kadınlar vardı; biber gazı yiyen meşhur kırmızılı kadın, suyla dans eden siyahlı kadın ve diğerleri… Kadınlar Gezi’deki barışçı ortamı sağladılar, ta ki erkek polis şiddeti başlayana dek…’’ yorumunu yaptı. CHP Milletvekili Nazlıaka, şunları söyledi; ‘’Kadınlar şiddet sarmalı içinde varolma mücadelesi içindeler. Peki bu tecavüzcüler, şiddet uygulayanlar bu gücü nerden alıyorlar? Kadın erkek eşitliğine inanmadığını söyleyen Başbakan’dan, tecavüzcüyü koruyan yargı kararlarından, kızlı erkekli eğitime karşı olan karanlık zihniyetlerden… Toplumun öznesi olan kadın nesnesi haline getirilmeye çalışılıyor. 81 ilimiz içinde tek 1 tane kadın valimiz var. Bugüne kadarki 9 bini aşkın milletvekilinin sadece 315’i kadındı. Kadınlar iş yaşamında cam tavan sendromu yaşıyor. Oysa kadınlar karar mekanizmalarında daha etkin olmalı. Mesela Yerel yönetimlerde daha çok kadın olmalı. 2 bin 950 belediye başkanının sadece 26’sının kadın olduğunu biliyor muydunuz? Peki biz kadınlar ne yapacağız? Hem şiddeti durdurabilmek hem hayatta daha sağlam varolabilmek için mücadeleye ve dayanışmaya kararlılıkla devam edeceğiz! Gücümüzü içimizdeki isyandan ve kalbimizdeki sevgiden alıyoruz. Dayanışalım, daha fazla sözümüz olsun!’’
3 GÜNLÜK ÇALIŞTAY
Yerel Yönetimlerde Şiddetle Mücadele Çalışmalarında Karşılaşılan Sorunlara Alternatif Çözüm Önerileri Çalıştayı’na, Türkiye genelinde aralarında Diyarbakır, Gaziantep, Adana, Antalya, Eskişehir, Giresun, Çankaya başta olmak üzere kadına şiddete yönelik çalışmalar yapan 30 belediyenin temsilcileri, avukatlar, kadın dernek temsilcileri katıldı. 3 günlük çalıştayda, yerel yönetimlerin kadına şiddetle mücadelede karşılaştığı sorunları masaya yatırıldı ve çözüm önerileri ele alındı. Yerel yönetimlerin karşılaştığı sorunlar, yürürlülükteki şiddet önleme yasalarının uygulama sorunları, çocukların durumu, medyanın şiddet artısında rolünün de tartışıldığı çalıştaya, aralarında gazeteci Ruhat Mengi, avukat Hülya Gülbahar, İstanbul Üniversitesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Neylan Ziyalar, Galatasaray Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Yasemin İnceoğlu, Marmara Üniversitesi Öğretim Üyesi Dr. Gürkan Sert, LGBT Temsilcisi Sosyal Politikalar ve Cinsel Yönelim Çalışmaları Derneği’nden Avukat Rozerin Seda Kip,ve Dr. Gürkan Sert konuşmacı olarak yer aldılar.
KATILAN BELEDİYELER
Adana Büyükşehir belediyesi, Adıyaman Belediyesi, Antalya Büyükşehir Belediyesi, Ataşehir Belediyesi, Bandırma Belediyesi, Bornova Belediyesi, Burhaniye Belediyesi, Çankaya Belediyesi, Denizli Belediyesi, Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi, Düzce Belediyesi, Eskişehir Büyükşehir Belediyesi, Gaziantep Büyükşehir Belediyesi, Giresun Belediyesi, Kartal Belediyesi, Kemalpaşa Belediyesi