İstanbul Kadın Meclisi, 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü öncesi Kadıköy’de bir araya geldi. 24 Kasım Cuma günü Süreyya Operası önünde toplanan kadınlar, “Kadın meclisleri gelecek şiddet bitecek” yazılı pankartı açarak Khalkedon Meydanı’na kadar yürüdü. Kadınlar, koruma yasası olan “6284” yazılı maketler ve “Hiçbir şiddet karanlıkta kalmayacak”, “Yalnız değilsin kadın meclisleri var” yazılı dövizleri taşıdı. Eylemde, erkek şiddetiyle öldürülen kadınlardan Özgecan Aslan ve Hatice Sevci’nin fotoğraflarının yer aldığı dövizler taşınırken, “Asla yalnız yürümeyeceksin”, “Kadın düşmanlarından hesap soracağız” sloganları atıldı.
“10 AYDA 337 KADIN ÖLDÜRÜLDÜ”
Yürüyüşün sonunda basın açıklaması okundu. Mine Doğru’nun okuduğu açıklamada 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü’nde kadınlara yönelik her türlü şiddetin arttığı ifade edildi. 2016 yılında 338, 2017 yılının ilk 10 ayında ise 337 kadın cinayetinin işlendiğini söyleyen Doğru, “Kadınlara, yalnızca kadın oldukları için uygulanan fiziksel, cinsel, psikolojik veya ekonomik şiddet; kadın cinayetleri ile sonuçlanabiliyor. Yasaların uygulanmaması, cezasızlığın varlığı, kadınların kazanılmış haklarına yönelik saldırılar gibi sistemli politikalar sonucu kadına yönelik şiddet artıyor. 40 kadın cinayeti olan Ekim ayı, şu ana kadar en yüksek kadın cinayetinin işlendiği ay oldu. Bu bir tesadüf değil. Kadınların kazanılmış haklarına saldıran, laikliğe ve Medeni Kanun’a aykırı olan “müftülere resmi nikah kıyma yetkisi” veren yasanın meclisten geçmesiyle kadına yönelik şiddetin artışı paralellik gösteriyor. Oysa kadın cinayetlerinin azaldığı tek yılın, Koruma Kanunu 6284’ün yasalaşma süreci olan 2011 yılı olduğunu unutmayalım. Kadınların şiddete karşı artık yasal güvencesinin olacağının duyulması bile kadına yönelik şiddeti azaltıyor” dedi.
“HEDEF GÖSTERİLİYOR”
6284 Sayılı Koruma Kanunu’nun bazı medya organlarında “yuva yıkan” yasa olarak adlandırılıp hedef gösterildiğini vurgulayan Doğru, İstanbul Sözleşmesi kapsamında ve kadın örgütlerinin mücadelesi ile çıkarılan 6284 sayılı yasanın, tüm kadınların hayata tutunmasını sağlayan bir kazanım olduğunu da ekledi. Doğru, “Şiddet uygulayanlara uzaklaştırma gibi birçok yaptırımı düzenleyen; kadınlara maddi yardımdan kimlik değiştirmeye birçok hak tanıyan 6284, kadınların can güvencesidir. Tırnaklarımızla kazıyarak kazandığımız 6284’ü de İstanbul Sözleşmesi’ni de uygulamak zorundasınız” diye konuştu.
“CEZASIZLIK ŞİDDETİ ARTTIRIYOR”
2017 yılında öldürülen 337 kadından 115’inin kendi hayatı hakkında karar vermek, boşanmak veya ayrılmak istediği için öldürüldüğünü söyleyen Doğru, şöyle devam etti:” Boşanmak isteyen kadınlar öldürülüyorken, kadınların sorunu boşanamamak iken, boşanmaları zorlaştırmak için arabuluculuk yasası getirilmeye çalışılıyor. Arabuluculuk değil yaşamak istiyoruz. Çocuklara yönelik şiddet ve istismar da artıyor. Son 10 yılda 482 bin 908 kız çocuğu evlendirildi ve çocuk istismarı davaları yüzde 700 arttı. Kadınlara ve çocuklara yönelik şiddetteki artışın tesadüf olmadığını biliyoruz. Son yaşanan olayda, eşinin kendisinden ayrılmaması için çocuğunu öldürmekle tehdit eden baba cezasız kaldı ve en sonunda, dediğini yaparak çocuğunu öldürdü. Kadına ve çocuğa yönelik suçlarda cezasızlığa izin verilmeyeceğiz.”