Simge KANSU
Caddebostan Gönüllüleri tarafından düzenlenen “Kadın Hakları-İstanbul Sözleşmesi” adlı seminer, Türk Hukukçu Kadınlar Derneği’nden Avukat Süreyya Turan’ın katılımıyla 15 Ocak Çarşamba günü Kadıköy Belediyesi Caddebostan Kültür Merkezi’nde (CKM) gerçekleşti. Kadınların günümüzde hala şiddet gördüğünü söyleyen Avukat Süreyya Turan, son yapılan araştırmalara göre günde 5 kadının erkekler tarafından öldürüldüğünü belirtti.
Avukat Süreyya Turan, konuşmasında Dünya Emekçi Kadınlar Günü’nün önemine dikkat çekti ve Türkiye’de ilk kez 1921 tarihinde kutlanmaya başlandığını aktardı. Turan, “1924 yılında Cumhuriyetin ilanından hemen sonra henüz Birleşmiş Milletler İnsan Hakları Bildirgesi, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi yokken Mustafa Kemal Atatürk Türk kadınlarına dünyanın birçok ülkesinde olmayan hakları vermiş, kadın erkek eşitliğini sağlamıştır.” ifadelerini kullandı.
“LAİK HUKUK DÜZENİ OLMALI”
İnsan haklarının özüne dikkat çeken Turan, “Laik hukuk düzeni olmadığı takdirde o ülkede değil kadın haklarından, insan haklarından bile söz etmemiz mümkün olamaz” dedi ve sözlerine şöyle devam etti; “1990 yılında Kadın ve Aileden Sorumlu Bakanlık kuruldu. Ama geldiğimiz yıllarda buradan bir geri gidiş görüyoruz. Artık böyle bir bakanlık yok. Çalışma bakanlığı ile birlikte kadınlarla ilgili ne yaptığını bir türlü anlayamadığımız bir bakanlık var. 1997 yılında zorunlu temel eğitim 5 yıldan 8 yıla çıkarılmıştı. Burada da bir geri gidiş olduğunu açıkça görüyoruz. 4+4+4 sistemiyle ucube bir eğitim sisteminde çocuklarımız eğitim görmeye çalışıyorlar.”
Avukat Süreyya Turan, Medeni Kanun’da yapılan değişikliklerden de bahsetti; “Evin reisi kavramı kaldırıldı, evlilik birliğini temsil yetkisi kavramı ortadan kalktı ve evlilik birliğini karı koca birlikte temsil etmeye başladı. Kadına kendi soyadını eşinin soyadı önünde kullanma hakkı verildi, velayet hakkında eşitlik getirildi, meslek seçiminde izin kaldırıldı ve edinilmiş mallara katılma rejimi getirildi.”
6284 SAYILI YASA ÖNEMLİ
6284 sayılı yasanın kadın erkek tüm insanları şiddete karşı koruyan bir yasa olduğunu dile getiren Turan, bu yasanın özelliğinin, şiddet olduğu ortamda herhangi bir delile ihtiyaç duymadan acil müdahale edilebilmesi olduğunu söyledi. 6284 sayılı yasaya göre ne gibi tedbirler alındığını açıklayan Turan, “Şiddet uygulayan aile bireyi 6 aya kadar evden uzaklaştırılabilir, telefon gibi iletişim vasıtalarıyla kişilerin rahatsız edilmesi yasaklanabilir, tarafların ekonomik durumlarına göre hâkim uygun bir tedbir nafakasına hükmedebilir.” ifadelerini kullandı.
İSTANBUL SÖZLEŞMESİ UYGULANMALI
Avukat Süreyya Turan, 2011 tarihinde açıklanan ve 2014 tarihinde yürürlüğe giren, Kadınlara Yönelik Şiddet ve Ev İçi Şiddetin Önlenmesi ve Bunlarla Mücadele Hakkındaki Avrupa Konseyi Sözleşmesi yani kısa adıyla İstanbul Sözleşmesi hakkında konuştu. Turan, “Toplumsal cinsiyet eşitliğini benimseyemeyen, hala Şeri hukuk düzeniyle yaşayan bir takım insan grupları bunların kaldırılmasını istiyor. İstanbul Sözleşmesi çok önemli çünkü biyolojik veya hukuki ailevi bağı olup olmadığına bakılmaksızın ev içi şiddete karşı insanları koruyan bir sözleşmedir. Kadınlara yönelik her türlü şiddetin önlenmesi ve bunlarla mücadele için standartlar öngören ve Avrupa ülkelerini hukuki olarak bağlayan ilk sözleşmedir.”
Seminer soru cevap kısmı, ardından Şili’de toplumsal şiddete karşı farkındalık amaçlı ortaya çıkan ve hızla yayılan dans ile son buldu.
KADIKÖY’DE KADIN CİNAYETİ
Kadıköy’de cezaevinden yeni çıktığı öğrenilen bir erkek, çiçekçilik yapan eşi ve annesini silahla vurarak ağır yaraladı. İki kadın da tüm müdahalelere rağmen kurtarılamadı.
Olay,18 Ocak Cumartesi günü saat 18.00 sıralarında Cemil Topuzlu Caddesi üzerinde meydana geldi. Emniyet yetkililerinden edinilen bilgiye göre, cezaevinden yeni çıkan Tahsin Yüksekova(38), cadde üzerinde çiçekçilik yapan eşi Seyhan Yüksekova(37)’nın bulunduğu dükkân önüne gelerek onunla tartıştı ve silahla bir kaç el ateş etti. Seyhan Yüksekova yere yığılırken, Tahsin Yüksekova, aynı cadde üzerinde yine çiçekçilik yapan annesi Zülfiye Yüksekova’ya da ateş etti ve Bostancı istikametine giden dolmuşa binerek olay yerinden uzaklaştı. Daha sonra yakalanan Tahsin Yüksekova, “eşi kasten öldürme” ve “üstsoydan akrabayı kasten öldürme” suçlarından tutuklanarak cezaevine gönderildi.
Tahsin Yüksekova’nın cinayet, kasten yaralama, tehdit ve hakaret, ruhsatsız silah taşıma suçlarından sabıkalı olduğu ve cezaevinden yeni çıktığı öğrenildi.
2019’DA 328 KADIN ÖLDÜRÜLDÜ
Bianet’in 1 Ocak 2019 – 31 Aralık 2019 döneminde Türkiye’deki yerel, ulusal ve internet basınına yansıyan haberlerden derlediği verilerin yer aldığı çeteleye göre erkekler, 2019’da en az 328 kadını ve 15 çocuğu öldürdü, 51 kadına tecavüz etti, 712 kadını seks işçiliğine zorladı, 232 kadını taciz etti, 279 çocuğu istismar etti. Erkekler 2019’da 630 kadına da şiddet uyguladı. 2019’da en az 134 kadının ölümü ise basına "şüpheli" olarak yansıdı.
Bianet, Aralık ayının çetelesini de yayınladı. Buna göre erkekler Aralık 2019’da 23 kadını öldürdü. Ayrıca en az 74 kadına şiddet uyguladı, beş kadına tecavüz etti, 161 kadını da seks işçiliğine zorladı, 32 çocuğa cinsel istismarda bulundu, 28 kadını taciz etti.